Ankara
Arçelik, Bosch, Ford Otosan, Mercedes, Renault, Siemens, Tofaş ve TürkTraktör’ün de aralarında olduğu 186 iş yerindeki yaklaşık 130 bin çalışanı ilgilendiren Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) Grup Toplu İş Sözleşmesinde görüşmeler yarın başlıyor.
Özel sektörün en kapsamlı sözleşmesi olma özelliğini taşıyan MESS Grup Toplu İş Sözleşmesiyle, metal işçisinin yeni dönemdeki mali ve sosyal hakları belirlenecek.
Görüşmelerde, işveren tarafını MESS, işçi tarafını ise Türk Metal, Özçelik-İş ve Birleşik Metal-İş sendikaları temsil edecek. MESS, Türk Metal Sendikası ve Birleşik Metal-İş ile yarın, Özçelik-İş Sendikası ile 8 Ekim'de ilk müzakereleri yapacak.
"Ana eksenimiz çalışma barışının ve rekabet gücünün korunması"
MESS Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol,yaptığı açıklamada, MESS üyesi şirketlerin ekonomiye katkısının 30 milyar doların üzerinde olduğunu belirterek, metal sanayisinin net satışlarının yarısından fazlasının üyeleri tarafından yapıldığını vurguladı.
İmalat sanayi cirosunun dörtte biri ve ihracatının yüzde 39'unun üyelerince gerçekleştirildiğine dikkati çeken Akkol, "200 bine yakın kişiye doğrudan, 1 milyon kişiye de dolaylı istihdam sağlıyoruz. Bu nedenle toplu iş sözleşmemiz sadece metal sanayisi değil, tüm ülke ekonomisi için son derece kritik bir süreç." dedi.
İşçi sendikalarıyla yürütecekleri müzakerelerde ana eksenlerinin "iş yerlerinde çalışma barışının devamı ve ülke sanayisinin rekabet gücünün korunup geliştirilmesi" olacağını ifade eden Akkol, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çalışma arkadaşlarımızın da çalışma barışı korunarak bu sürecin sonuçlanmasını arzu ettiğini biliyoruz. Bu yaklaşımı, muhatabımız işçi sendikalarının da müzakereler boyunca benimsemesini diliyoruz. İşimizin devamlılığında aksama yaratmayacak süreç yönetimi içinde olmalarını umuyoruz.
Geride bıraktığımız toplu iş sözleşmesi döneminde çalışma arkadaşlarımız için iyi koşullar sağlayan bir sözleşme imzaladık. Tamamlayıcı sağlık sigortası gibi daha önce rastlanmayan uygulamalarla çalışma arkadaşlarımızın refahını destekledik."
"Sürecin uzaması yatırım ve üretim kararlarına engel"
Akkol, MESS olarak ülkenin ve sanayicilerin gerçeklerine göre davranmaya özen gösterdiklerine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Ancak geçtiğimiz aylarda yaşanan dış kaynaklı ekonomik çalkantının etkileri sektörümüz üzerinde, otomotiv, beyaz eşya, demir-çelik iş kollarımızda keskin şekilde hissediliyor.
Müzakereler süresince sektörümüzün içinden geçtiği sıra dışı koşulların dikkate alınacağına, başta ülkemiz olmak üzere, bütün paydaşlar için olumlu sonuç doğuracak şekilde ortak akılla hareket edileceğine inanıyoruz."
Toplu iş sözleşmesi sürecinin barışçıl şekilde ve uzamadan tamamlanmasının sanayi için olumlu bir gelişme olacağını dile getiren Akkol, şöyle konuştu:
"Ülkemizde işverenler tarafından 3 yıllık sözleşmeler talep edilse de dünyada, metal sanayisindeki toplu iş sözleşmeleri 4-5 yıllık yürürlük süreleriyle yapılıyor. Ülkemizde maalesef henüz bu sürelerle sözleşme yapamıyoruz. Oysa öngörülebilir bir üretim ortamı oluşturmak önem taşıyor.
Sürecin uzaması, yatırım ve üretim kararlarının önünde engel oluşturuyor. Ülkemiz ekonomisi açısından son derece önemli olan bu sözleşme sürecinin kısa süre içinde çalışma barışı korunarak sonuçlanmasını arzu ediyoruz.
Sözleşmemizin bütün paydaşlarımız için olumlu sonuçlar doğurmasını diliyoruz."
"Amacımız sözleşmeyi uzlaşmayla masada imzalamak"
Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak da MESS Grup Toplu İş Sözleşmesinin, ilgilendirdiği işçi ve iş yeri bakımından geniş bir kapsama sahip olduğunu anımsattı.
İşçilerin sözleşmeye dair beklenti ve önerilerini belirlemek için anket ve saha görüşmeleri yaptıklarına değinen Kavlak, sözleşme taslaklarını, işçilerin talepleri, iş yerlerinin durumu, ülke ekonomisi gibi dengeleri göz önünde bulundurarak hazırladıklarını vurguladı.
Ücretlere 2019'un ilk altı ayında toplam yüzde 26,28 zam talep ettiklerini hatırlatan Kavlak, şunları ifade etti:
"Bir önceki dönem altı aylık enflasyonun 3,2 olduğu koşullarda yüzde 24'ü aşan oranlarda zam aldık.
Yüzyılın sözleşmesi olarak nitelediğimiz bir sözleşmeyle üyelerimiz önemli kazanımlar elde etti. Fakat son dönemde temel tüketim mallarına gelen zamlar, tüm vatandaşlar gibi metal işçisinin de geçim şartlarını zorluyor.
Bilimsel ve gerçekçi temellere dayanarak hazırladığımız taleplerimiz, inanıyoruz ki işverence anlayışla karşılanacaktır. Türk Metal ailesi olarak bizim sloganımız, 'üretmek, kazanmak, kazandırmak'. Amacımız, önceki sözleşmede olduğu gibi bu sözleşmeyi de uzlaşıyla masada imzalamaktır."
Türk Metal yüzde 26,28 oranında zam istiyor
MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi kapsamındaki 130 bin işçiden yaklaşık 120 bini Türk Metal Sendikasına üye durumda.
Bu yönüyle diğer işçi sendikaları arasında öne çıkan Türk Metal, geçtiğimiz ay sözleşme taslağını kamuoyuyla paylaşmıştı.
Sözleşmenin ilk altı ayında toplam yüzde 26,28 zam isteyen sendika, ikinci altı ayda enflasyon oranına artı yüzde 1, üçüncü altı ayda enflasyon oranına artı yüzde 2, dördüncü altı ayda enflasyon oranına artı yüzde 1 ile 2020'de sosyal haklarda enflasyon oranına artı yüzde 3 zam talep etmişti.
- Yeni dönem sözleşme görüşmelerinde işveren tarafını MESS, işçi tarafını ise Türk Metal, Özçelik-İş ve Birleşik Metal-İş sendikaları temsil edecek
- MESS Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol: - "Sözleşme sürecinin uzamadan, çalışma barışı korunarak sonuçlanmasını arzu ediyoruz. Sözleşmemizin bütün paydaşlarımız için olumlu sonuçlar doğurmasını diliyoruz"
- Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak: - "Bizim sloganımız, 'üretmek, kazanmak, kazandırmak.' Amacımız, önceki sözleşmede olduğu gibi bu sözleşmeyi de uzlaşıyla masada imzalamak"