Almanya'daki Müslümanların demokrasi ve özgürlüklere karşı olduğu propagandasının doğru olmadığını vurgulayan Chebli, “Bazen biz Müslümanlara, adeta uzaylıymışız gibi bakıldığı hissine kapılıyorum. Gerçek şu, tabii ki Müslümanlar da daha fazla demokrasi arzuluyor.” diye konuştu.
Alman kamuoyundaki tartışmalarda İslam ile demokrasinin, İslam ile Almanya Anayasasının sürekli birbiriyle çelişiyormuş gibi gösterilmesine anlam veremediğini belirten Chebli, “Benim için, buradaki Müslümanların çok büyük çoğunluğu için Almanya anayasası tartışmasız olarak esastır. Aslında bu Müslümanlar için çok daha değerli bir anlam taşıyor çünkü burada azınlık olarak onları koruyor, onların dini özgürlüklerini de güvence altına alıyor.” ifadelerini kullandı.
Chebli, dini kullanan aşırılık yanlısı grupların aslında Müslümanlar için tehdit olduğuna işaret ederek, terör saldırılarında ölenlerin çok büyük çoğunluğunun da yine Müslümanlar olduğunu anımsattı.
Almanya'da son dönemde yükselen göçmen karşıtı ve aşırı sağcı AfD partisinin söylemlerini sert dille eleştiren Chebli, bu partinin “Müslümanların Almanya'ya entegre olmak istemediği” iddiasına da tepki gösterdi.
Chebli, “Benim babam dinine bağlı bir Müslüman, neredeyse hiç Almanca bilmiyor, okuyup yazamıyor. Ancak Almanya Anayasasını sorgulayan AfD üyelerine göre Almanya'ya çok daha entegre olmuş bir kişi olduğunu söyleyebilirim.” şeklinde konuştu.
AfD'nin Müslümanlara karşı nefreti körüklemeye çalıştığını söyleyen Chebli, Almanya toplumunun ırkçılığın her türlüsüne karşı net tavır göstermesi gerektiğini vurguladı.
dikGAZETE.com