Kılıçdaroğlu burada yaptığı konuşmada, siyasetçilerin sanat ve sanatçılar için yapacağı çok şey olduğuna işaret ederek sanatçıların da toplum için çok büyük işler yapabileceğini dile getirdi.
Sanatın insancıl ve toplumsal olarak daha fazla özgürlük ve demokrasiyi aradığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Sanat var olan ile yetinmez. Çünkü kendisini yinelemek istemez. Bilindiği gibi kendisini yineleyen sanat özgünlüğünü yitirir. Sanat olağan akışına bırakıldığında güzeli, insancıllığı ve daha fazla özgürlüğü arama sürecinde kendini yeniden oluşturur. Sanatın bu öz yapısı tutucu ve baskıcı iktidarların sanatı tehlike olarak görmelerine yol açar. Tarihte bunun çok sayıda örneğini biliyoruz, görüyoruz, okuyoruz."
Kılıçdaroğlu, bir yönetimin sanata ve sanatçılığa özgürlükçü pencereden bakması durumunda o ülkede sanatın önünün açıldığını belirtti.
Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Sanat, sanat yapıtlarından oluşur ve onlar da sanatçılar tarafından yapılır. Sanatın var olması için sanatçıların insanca özgürce yaşayabileceği koşulların yaratılması gerekir. Sanat, sanat dışı etkilerle yönlendirilemez, yönlendirilirse özgün ürünler üretemez. Bizim amacımız sanatın özerkliğini sanatçının özgürlüğünü ve gelecek güvencesi de dahil insanca yaşamasını güvence altına almaktır. Bizim amacımız sanatı her türlü dış belirlemenin dışında tutmaktır. Bizim amacımız sanatçıyı parti yandaşı yapmak değil onları özgürleştirmeyi ve üretkenleştirmeyi sağlamaktır. Özerk bir sanat kurumu aracılığıyla kamu kurumlarının kaynaklarının eşit dağıtılmasını sağlamak ve amaçlamaktır."
Hürriyet gazetesi yazarı Doğan Hızlan'ın da aralarında bulunduğu çok sayıda yazar, tiyatro ve sinema oyuncusunun katıldığı çalıştay açılış konuşmalarının ardından basına kapalı devam etti.
dikGAZETE.com