Ankara
Kyodo ajansı, İkinci Dünya Savaşı'nın son yılında ABD'nin Hiroşima ve Nagazaki'ye attığı atom bombası saldırılarından sağ kurtulan 79-104 yaş aralığındaki 1532 kişi ile anket yaptı.
???? Anket sonuçlarına göre, katılımcıların yüzde 68,6'sı nükleer silahların tekrar kullanılma riskine ilişkin soruyu "Risk artıyor" diye cevaplarken, yüzde 6,7'si "Artmıyor", yüzde 24,7'si ise "Bilmiyorum" yanıtını verdi.
Katılımcılar, bu riskin artmasına "Rusya, Çin ve Kuzey Kore gibi ülkelerin nükleer tehditleri, nükleer silah kullanımına ilişkin tartışmaların yeterince dikkatli değerlendirilmemesi" gibi gerekçeler gösterdi.
ABD'nin atom bombası saldırılarına ilişkin soru karşısında katılımcıların yüzde 45,7'si bu ülkeyi "affedemediklerini" belirtirken, yüzde 24,3'ü "bu konuda özel bir düşüncesi olmadığını" kaydetti. Katılımcıların yüzde 16,9'u "kararsız kaldıklarını" dile getirdi.
Ankette, Japonya'nın nükleer silahlara ilişkin politikaları değerlendirildi
Atom bombası mağdurlarının yaklaşık yüzde 70'i, Japonya'nın Birleşmiş Milletlerin (BM) nükleer silahlanmanın önüne geçen anlaşmaya taraf olmadığını belirterek, ülkenin nükleer silah kullanımını sona erdirmeye yönelik çabaları hakkında "olumsuz düşünceleri olduğunu" kaydetti.
Öte yandan, katılımcıların yaklaşık yüzde 25'i Japonya'nın, ABD'nin "nükleer güvenlik şemsiyesinden" çıkması gerektiği yönünde görüş bildirdi.
Katılımcıların yüzde 43,9'u "eninde sonunda bu korumadan çıkılması gerektiğini ancak henüz erken olduğu" düşüncesini paylaşırken, yüzde 19,6'sı Japonya'nın ABD'nin koruması altında kalması gerektiğini ifade etti.
Atom bombaları
1939-1945'te yaşanan İkinci Dünya Savaşı'nın son yılında ABD, 6 Ağustos'ta Hiroşima'ya, 9 Ağustos'ta Nagazaki'ye atom bombası atmıştı.
Hiroşima'da ilk etapta 66 bin kişi ölürken, 69 bin kişi yaralanmıştı. 195 bin kişinin yaşadığı Nagazaki'de ise 39 bin kişi ölmüş, 25 bin kişi yaralanmıştı.
Yıl sonuna dek toplam ölü sayısı Hiroşima'da 135 bin, Nagazaki'de 75 bine çıkmıştı. Ancak Japonlar, iki şehirdeki ölümlerin toplam 500 bine yakın olduğunu savunuyor.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com