?>

'Aşırı sağ ve siyonistlerin ortak noktası Müslüman düşmanlığı'

Avusturya'da aşırı sağcı hükümetin antisemitizmle mücadele söylemi ve İsrail'le kurduğu iyi ilişkiler, İslam karşıtı, ırkçı ve popülist politikalarını örtbas etme yöntemi olarak değerlendiriliyor.

Dünya - 7 yıl önce

VİYANA

Avusturya-Arap Toplumu Başkanı Fritz Edlinger, aşırı sağcı hükümetin İsrail ile kurduğu yakın ilişki ve antisemitizmle mücadele söylemine ilişkin, "Müslümanlara, Türklere, Afrikalılara kaşı ırkçı tutum sergileyen birilerinin antisemitik olmadıklarını iddia etmeleri hiçbir şekilde tutarlı değil. Doğal olarak bunlar aslında ırkçıdırlar. Siyonistler de ırkçıdır. Bu iki kesimi ortak noktada buluşturan Müslüman düşmanlığıdır." dedi.
Avusturya'da Başbakan Sebastian Kurz başta olmak üzere, sağ popülist ve aşırı sağcı çok sayıda siyasetçi, antisemitizmle mücadele söylemini yüksek sesle dile getirirken, ülkede son yıllarda ciddi oranda artış gösteren İslam düşmanlığının görmezden gelinmesi tepkilere neden oluyor.
Müslüman ve mülteci karşıtı, popülist söylemlerle iktidara gelen Avusturya Halk Partisi (ÖVP) ve aşırı sağcı Özgürlük Partisi (FPÖ) koalisyon hükümetinin, İsrail ile kurduğu iyi ilişkiler doğrultusunda açtığı "Yahudi karşıtlığı ile mücadele bayrağı" temelde aşırı sağcı hükümetin ırkçı ve popülist politikalarını örtbas etmek için başvurduğu bir yöntem olarak değerlendiriliyor.
Avusturya ve İsrail arasındaki yakınlaşmanın her iki tarafa da fayda sağladığına dikkati çeken uzmanlar, aşırı sağcıların antisemitizmle mücadele maskesi altında İsrail tarafından tanınarak, uluslararası alanda kabul görmeyi hedefledikleri, özellikle Kurz ile iyi ilişkiler içinde olan İsrail'in ise Avusturya üzerinden dünyaya, "İsrail ve Siyonizm eleştirisi antisemitizmdir" mesajı verdiği belirtiliyor.

"FPÖ İsrail tarafından tanınmak istiyor"

Avusturya-Arap Toplumu Başkanı Fritz Edlinger, AA muhabirine yaptığı açıklamada, aşırı sağcı FPÖ'nün 1950'li yıllarda eski Nazi görüşlü kişiler tarafından kurulduğunu, parti bünyesinde siyaset yapan birçok kişinin ırkçı ve antisemitik olduğunu anımsatarak, partinin İsrail'e yakınlaşarak uluslararası alanda kabul görmek istediğini söyledi.
Edlinger, koalisyon hükümetinin aşırı sağcı kanadının Başbakan Kurz'un popülaritesinden yararlanarak, İsrail'in FPÖ'ye uyguladığı ambargoyu kaldırmak ve Avusturya Yahudi Cemaati ile ilişkilerini düzeltme çabasıyla, "antisemitik olmadıkları, Yahudi dostu oldukları yalanına başvurduklarını, ancak halihazırda bu partiden çok sayıda kişinin Yahudi düşmanlığı nedeniyle siyasi arenadan çekilmek zorunda kaldığını" anlattı.

"Müslüman düşmanlığı ortak nokta"

Başta Avusturya olmak üzere Avrupa genelinde aşırı sağcı, sağ popülist siyasilerin son yıllarda yüksek sesle dillendirdikleri antisemitizmle mücadele sloganının samimiyetten uzak olduğuna dikkati çeken Edlinger, "Aşırı sağcıların antisemitizmle mücadele söylemi kesinlikle inandırıcı değil. Müslümanlara, Türklere, Afrikalılara kaşı ırkçı tutum sergileyen birilerinin antisemitik olmadıklarını iddia etmeleri hiçbir şekilde tutarlı değil. Doğal olarak bunlar aslında ırkçıdırlar, Siyonistler de ırkçıdır. Bu iki kesimi ortak noktada buluşturan Müslüman düşmanlığıdır." görüşünü paylaştı.
Edlinger, aşırı sağcıların antisemitizmle mücadele adı altında yürüttükleri çalışmaların gerçekte ırkçı politikalarını örtbas etmek için başvurdukları bir yöntem olduğunun altını çizdi.
İsrail'i eleştirmenin antisemitizm kapsamında değerlendirilemeyeceğini belirten Edlinger, şunları dile getirdi:
"Siyonistlerin arzusu bu yönde ancak her ülke gibi İsrail de eğer yanlış yapıyorsa eleştirilmelidir. Kaldı ki İsrail insan haklarına aykırı, çok sayıda Birleşmiş Milletler (BM) kararını hiçe sayan eylemlerde bulunmuştur. Bundan dolayı eleştirilmelidir ve bu eleştiriler kesinlikle antisemitizmle ilişkilendirilemez. Dünya genelinde herkes tarafından kabul edilen kurallar vardır ve hiçbir ülke bu kuralların üzerinde değildir."
Edlinger, 2015'te yaşanan mülteci krizi sonrasında Avrupa'da yaygınlaştırılmak istenen "mültecilerin antisemitizmi Avrupa'ya getirdiği" iddialarına işaret ederek, antisemitizmin 18. yüzyılda Avrupa'da doğduğunu, dünyaya yayıldığını, konunun mültecilerle ilişkilendirilmesinin her şeyden önce tarihi gerçeklerle çeliştiğini ifade etti.
Georgetown Üniversitesinde kıdemli araştırmacı olarak çalışmalarını sürdüren Siyaset Bilimci Dr. Farid Hafez de aşırı sağcı hükümet ve özellikle FPÖ'nün İsrail'e yakınlaşma, daha iyi ilişki kurma çabasının ardında aşırı sağcıların ana akım siyasi parti olarak kabul görmek arzusu olduğunu dile getirdi.
Hafez, Avrupa'da aşırı sağcı bütün partilerin İsrail ile iyi ilişkiler kurmaya çalıştığınına işaret ederek, "Aşırı sağcı partiler böylelikle 'kötü Naziler' olarak değil de uluslararası alanda tanınmış partiler olarak kabul görmek istiyorlar." şeklinde konuştu.

"Kurz'dan İsrail'e özel ilgi"

Aşırı sağcı FPÖ'nün eski Genel Başkanı Jörg Haider'in İsrail'e girme yasağı olduğunu hatırlatan Hafez, son 10 yılda yalnız Avusturya'da değil Avrupa genelinde aşırı sağcıların İsrail'e karşı tutumunun değiştiğini, çok sayıda aşırı sağcı siyasetçinin bu ülkeye ziyarette bulunarak, İsrailli politikacılarla görüşmeler yaptığını anlattı.
Hafez, Avusturya-İsrail arasındaki yakınlaşmada Kurz'un önemli rol oynadığına dikkati çekerek, Kurz'un iki ülke arasındaki ilişkilere özel ehemmiyet verdiğini dile getirdi.
İsrail'in, Kurz'un bu ülke yanlısı yaklaşımlarından fayda sağladığına değinen Hafez, "Örneğin Avusturya'nın Avrupa Birliği (AB) Dönem Başkanlığı kapsamında düzenlediği Antisemitizm ve Antisiyonizm ile Mücadele Konferansı'yla dünyaya, İsrail'i ve siyonizmi eleştirmenin, antisemitizmle eşit olduğu mesajı verildi. Bilindiği üzere Avrupa'da önemli siyasiler bu görüşü paylaşmıyor ve bu çok tartışmalı bir konu." diye konuştu.
Hafez, Avrupa'da sağ popülist siyasilerin antisemitizmle mücadele söylemlerinin tamamen siyasi gücü elde tutmak için kullandıkları bir yöntem olduğunu kaydetti.

Kaynak: AA .

dikGAZETE.com

Haftanın Öne Çıkanları

34 milyon kişi soyunu araştırdı

2019-02-27 18:18 - Medya

Gevrek’ten ‘VAR’ tepkisi

2019-03-03 23:01 - Spor

DHKP/C operasyonunda 'yeşil' kategorideki isim tutuklandı

2019-03-02 21:12 - Gündem

Kanada’daki Huawei CFO’sunun ABD’ye iade süreci başladı

2019-03-02 12:37 - Genel

Ferrari’den 720 HP’lik F8 Tributo sürprizi

2019-03-02 14:32 - Genel

Belçika’dan teröre karşı ikiyüzlü tutum

2019-03-04 13:18 - Dünya

Mevkidaşlarının korkulu rüyası defans oyuncuları

2019-02-28 17:17 - Spor

Büyükelçiler Erzurum'da kar raftingi yaptı

2019-03-03 17:57 - Gündem

Otomobilin çarptığı bisikletli yaralandı !

2019-03-02 22:02 - Asayiş

HÜRKUŞ-C jandarma için siyaha boyandı

2019-02-28 14:02 - Gündem

İlgili Haberler

İsrail'in, Küresel Sumud Filosu'na katılan 170 kişiyi yarın sınır dışı etmesi bekleniyor

00:37 - Dünya

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar: GKRY, adeta bir silah deposuna dönüşmüş durumda

22:43 - Dünya

İsrail, Trump'ın Gazze planını görüşmek üzere müzakere heyetini Mısır'a gönderiyor

22:33 - Dünya

Sırbistan'da, İsrail'in Gazze'de 2 yıldır sürdürdüğü soykırıma dikkati çekmek için gösteri düzenlendi

21:47 - Dünya

İsrail'in alıkoyduğu Küresel Sumud Filosu'na katılan Tunuslu aktivistler havaalanında karşılandı

21:12 - Dünya

Günün Manşetleri

İsrail'in, Küresel Sumud Filosu'na katılan 170 kişiyi yarın sınır dışı etmesi bekleniyor

00:37 - Dünya

Serie A'da Milan, Juventus'la golsüz berabere kalarak liderliği Napoli'ye kaptırdı

00:13 - Spor

Kabine üyelerinden ‘Gazze Kararlılık Yürüyüşü’ne destek

23:27 - Siyaset

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Sumud artık sadece denizde değil, her yerdedir

23:18 - Siyaset

Gazze'de 2 yıldır devam eden İsrail saldırılarında ölen çocuk sayısı 20 bini aştı

22:52 - Analiz/Röportaj/Dizi/Rapor