Bakan Çavuşoğlu ile Polonya Dışişleri Bakanı Witold Waszcykowski Dışişleri Bakanlığı'ndaki baş başa görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Waszcykowski, Polonya Savunma Bakanı’nın Rusya’nın NATO ülkelerini tehdit ettiğine yönelik açıklamalarına ilişkin soru üzerine, Polonya Savunma Bakanı’nın düşüncelerine katıldığını söyledi. Waszcykowski, Rusya’nın son 10 yılda 3 farklı askeri itilafa sebep olduğunu belirterek, “Emperyalizm ve saldırganlığı durdurmak için başvurabileceğimiz tek çözüm siyasi çabalar ve ekonomik yaptırımlar. Rusya’nın planlarının farklı olduğunun bilincindeyim. Kendi fikrine göre dünyayı düzenlemeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.
AB- Türkiye Anlaşmasını değerlendiren Bakan Çavuşoğlu, “3 milyona yakın Suriyeli ve Iraklıyı evimizde misafir ediyoruz. Suriye’deki çatışmalar sürdükçe bu insanlar evlerine dönme umudunu kaybetti ve yeni arayışlara girdiler. Türkiye’de 700 bin eğitim çağında Suriyeli var. Bunların 300 binine eğitim imkanı sağladık. 400 bini iyi bir eğitim alamıyorlar. Kaçak göçün engellenmesi, kontrollü göçün sağlanması, yeniden yerleşimin sağlanması konusunda görüş alışverişi ve prensip anlaşmalarımızı var. Bu işe kesin bir çözüm bulmak için 7 Mart zirvesinden önce bir öneriyle Brüksel’e gittik. Bu önerimizi AB yetkilileriyle paylaştık. Olumlu karşılandı. 18 Haziran’da zirvede anlaşmaya vardık. Bu anlaşma çerçevesinde karşılıklı adımlarımızı atıyoruz. Bugüne kadar bunun uygulanması konusunda kaçak göçün engellenmesi, beş Yunan adasına ulaşan Suriyelilerin Türkiye’ye getirilmesi konusunda sıkıntı yok. Türkiye yükümlülüklerini yerine getiriyor” dedi.
“KAÇAK GÖÇMEN SAYISINDA CİDDİ AZALMA OLDU”“Kaçak göçmen sayısında ciddi azalma oldu” diyen Çavuşoğlu şunları söyledi: “Bir günde Yunan adalarına geçen kaçak göçmen sayısı 6 bin 800 civarındaydı. Bu rakam son 15 günde 100’ün altına indi. Diğer taraftan Türkiye’de yaşayan, Suriye’de yaşayan, Lübnan ve Ürdün’de yaşayan Suriyelilerin sorunlarını bu ülkelerin sorunları gibi görürsek haksızlık etmiş oluruz. Avrupa Birliği’nin Suriyeli göçmenlere Türkiye’ye değil, Suriyelilere gelmesi konusunda sıkıntılar var. Avrupa Birliği aday ülke veya üye ülkelerdeki projeleri destekliyor. Ama bunlar proje hazırlanması gerekiyor. Proje hazırlamak iki yıl sürer. Şimdi Suriyelilere bu parayı proje karşılığı vermeye kalkarsanız, peki bu insanların iki yıl yaşam şartları ne olacak? Nerede yaşayacak? 400 bin çocuğa eğitim verebilecek misiniz? Bu insanların günlük ihtiyaçlarıdır. Pragmatik düşünmek lazım. Okul yapılacak belli. İhale yaparsınız, parası aktarılır.”
“TÜRKİYE CUMHURİYETİ VATANDAŞLARININ HANGİ SORUNU VAR DA VİZE UYGULUYORSUNUZ?”Çavuşoğlu, Balkanlardaki aday ülkelerinin çoğuna Avrupa Birliği'nin vizeleri kaldırdığına dikkat çekerek, “Peki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının ne eksiği, hangi sorunu var da vize uyguluyorsunuz. Vize Serbestisi ve Geri Kabul Anlaşması imzaladık. Vize serbestisini öne çektik. Türkiye’nin karşılaması gereken kriterler var. Bu kriterleri yerine getirmek için çalışıyoruz. Türkiye yükümlülüklerini yerine getirecek. Ahde vefa esastır. Türkiye yükümlülüklerine yerine getirdikten sonra, Avrupa Birliği vizeleri kaldıracaktır” diye konuştu.
Cenevre görüşmeleri konusunda Çavuşoğlu, “Cenevre’de üçüncü tur görüşmeleri başladı. Üçüncü tur görüşmelerde rejim statükoyu devam ettirmek istiyor. Bu müzakereler statükoyu değiştirmek için başlamıştır. Muhalefete verilen vaatler vardır. Muhalefetin esas motivasyonu Suriye’de siyasi dönüşüm, istikrar ve geleceğidir. Daha önceki görüşmelerde rejimin saldırgan tutumları sebebiyle sona ermişti. Üçüncü turda da rejimin müzakere heyetinin bu müzakereleri sulandıracak önerilerle geldiğini görüyoruz. Geçiş hükümetini tartışmak istemiyorlar. Suriye’de kesin çözüm, siyasi çözümdür. Muhalefette bu amaçla müzakerelere katılmaktadır. Şu anda ara verilmiştir, çekilme yok. Muhalefetin Cenevre’de kalması ve müzakerelere devam etmesi telkininde bulunduk” ifadelerini kullandı.