İstanbul
Memişoğlu, Kuzey Makedonya'nın doğusundaki Koçani kentinde gece kulübünde çıkan yangının ardından getirildikleri Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Yanık Merkezi'nde tedavileri süren yaralıları ziyaret etti.
Ziyaretin ardından gazetecilere açıklama yapan Memişoğlu, yaralıların sınırları aşan bir çabayla Türkiye'ye getirildiğini hatırlattı.
Memişoğlu, hastaların en iyi şekilde tedavi altına alındığını belirterek, "Türkiye artık sadece kendi vatandaşına değil, dünyanın neresinde olursa olsun yardıma ihtiyacı olan herkese umut olan bir ülkedir. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde Türkiye, sağlık alanında sınır tanımayan bir iyilik hareketi başlatmıştır. Bugün burada bu iyilik hareketinin somut bir örneğini yaşıyoruz. Türkiye artık yalnızca bir sağlık hizmeti sağlayıcısı değil, uluslararası bir sağlık dostudur. Yaralıya, mazluma, ihtiyaç sahibine kapılarını açan bir güven limanıdır." ifadelerini kullandı.
Yanığın yalnızca bir cilt yaralanması olmadığını, aynı zamanda insanın metabolizmasını, bağışıklık sistemini, ruhunu derinden etkileyen karmaşık bir süreç olduğunu aktaran Memişoğlu, yanık tedavisinin sadece anlık bir müdahale değil uzun bir iyileşme yolculuğu olduğunu vurguladı.
Memişoğlu, Türkiye'de yanık merkezi ve yatak kapasitesinin çok arttığını belirterek, "Bu basit büyüme değil, sağlıkta güçlü bir altyapı ve küresel vizyon sahipliğidir. Biz yanık tedavisini sadece bir tesis açmak değil, sürdürülebilir sağlık sistemi kurmak olarak görüyoruz. 2006 yılında bu yolculuğa başladık. Yanık tedavisi bilimsel komisyonları, daha sonra da yanık tedavi birimleri hakkında yönetmelik çıkararak, insanımızı ve bütün ekiplerimizi eğiterek, altyapımızı güçlendirerek yaptık." diye konuştu.
Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Yanık Merkezi'nin Avrupa'nın en büyük yanık merkezi olduğunu belirten Memişoğlu, merkezde yanık tedavisinde en ileri teknolojinin uygulandığını kaydetti.
Memişoğlu, yanığın önlenebilir bir durum olduğunu, evlerde, iş yerlerinde, mutfaklarda alınacak küçük tedbirlerle büyük acıların önüne geçilebileceğini söyledi.
"Bugün kan verin, yarın hayat kurtarın"
Memişoğlu, 14 Haziran'ın Dünya Gönüllü Kan Bağışçıları Günü olduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:
"Kan, insanın insana verebileceği en kıymetli, en saf hediyedir. Tek bir ünite kan, bir annenin, bir babanın, bir çocuğun hayata tutunması demektir. Bugün burada ben de kan bağışında bulunarak, bu iyilik zincirine bir halka ekleyeceğim. Çünkü biliyorum ki kan sadece gönüllerde verilir. Burada tüm vatandaşlarımıza sesleniyorum: Bir gün bizim de ihtiyacımız olabilir. Bugün kan verin, yarın hayat kurtarın. Türkiye, güçlü sağlık sistemi, insana verdiği değer ve paylaşma kültürüyle artık tüm dünyada bir umut kapısıdır. Biz de bu kapıyı daima açık tutacağız."
Bakan Memişoğlu, açıklamasının ardından kan bağışında bulundu.