İSTANBUL
Geçen yıl mayıs ayında yapılan divan başkanlık seçimini kazanan Yalçın Karadeniz'in aldığı disiplin cezası nedeniyle başkanlığının düştüğünü savunan Beşiktaş Kulübü Yönetim Kurulu, dün internet sitesinden toplantının hukuksuz ve yetkisiz olduğunu belirten bir açıklama yayımladı.
Karadeniz ise olağan toplantının yapılacağını belirterek divan kurulu üyelerini Vodafone Arena'ya çağırdı. Kulüp genel kurul üyesi Ali Rıza Dizdar tarafından mahkemeye taşınan divan başkanlık seçiminin ardından başlayan süreçte Karadeniz'in çağrısı sonrasında yaklaşık 300 divan kurulu üyesi Vodafone Arena'da toplandı. Üyeler stadın kapılarının açık olmaması üzerine içeriye giremezken, noter çağrılarak durum tespiti yapıldı ve imza toplandı.
Karadeniz: "Hukuk karar verene kadar divan başkanı benim"
Disiplin kurulunun verdiği kınama cezasının ardından mahkemeye başvurduğunu söyleyen Karadeniz, divan başkanının kendisinin olduğunu vurguladı.
Basın mensuplarına yaptığı açıklamada toplantılarının engellendiğini vurgulayan Karadeniz, şunları kaydetti:
"Beşiktaş Kulübü Divan Kurulu üyelerinin burada bekletilmesinden rahatsızım. Bundan utanç ve üzüntü duyuyorum. Durumun bu hale gelmesinin nedeni ben ve yönetimim değildir. Bu olayın sebebi benim için başlatılan linç kampanyasıdır. Beni disiplin kuruluna verdiler ve kınama cezası aldım. Bende hemen hukuk yoluna başvurdum ancak kulüp şu anda hukuk dinlememektedir. Biz kanunun gereğini yerine getirmeliyiz. Hiç kimse bana verilen cezanın hükmünü cebinde zannetmesin. Hukuk karar verene kadar divan başkanı benim. Birisi istiyor diye buradan gitmek olmaz. Bu olumsuz olaya sebep olanları kınıyorum. Benim bu konu ile ilgili yaptığım husus tamamen haksızlıklara karşı yapılmış meşru bir savunmadır." şeklinde konuştu.
Divan kurulu üyelerinin Vodafone Arena'ya girememelerine de tepki gösteren Karadeniz, "Hani bu stat hepimizindi. Bu stat kimsenin yeri değildir. 'Katılmayın, gitmeyin.' çağrılarına rağmen buraya gelenlere teşekkür ediyorum." dedi.
Genel kurul üyesi Ali Rıza Dizdar ise yaptığı açıklamada olayların bu noktaya gelmesine sebep olan davayı açanın kendisi olduğunu belirterek, kınama cezasının yanlış olduğunu ve Yalçın Karadeniz'i desteklediğini söyledi.