?>

Bitişik nizam yapıların yeni olması, deprem riskini azaltmıyor

İTÜ Mimarlık Fakültesi Yapı ve Deprem Mühendisliği Birimi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çelik, bitişik nizam yapıların yeni olmasının deprem anındaki riski azaltmadığını belirtti.

Gündem - 4 yıl önce

Istanbul
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Mimarlık Fakültesi Yapı ve Deprem Mühendisliği Birimi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Cem Çelik, bitişik nizam yapıların riskleri hakkında bilgiler verdi.
Çelik, başta büyükşehirler olmak üzere Türkiye'nin hemen her yerinde bitişik nizam yapıların önemli bir sorun olduğunu söyledi.
Bitişik nizam yapılara özellikle İstanbul'un Avrupa Yakası'nda daha sık rastlandığını belirten Çelik, "Bunu semt semt değerlendirmek istemem ama, Şişli ve Beşiktaş gibi iş yeri ve konutun birbiriyle iç içe girdiği yerlerde bu tür yapıların sayısı çok fazla.
Tamamen kontrolsüz bir şekilde gelişen yapılaşma şeklidir. Herkes kendi arsa ve parselinden sorumlu. Bir önceki ya da iki yanındaki binalar çok dikkate alınmamış. Bu, uzun zamandır yapı stokumuzdaki sorunlardan biridir." diye konuştu.
Çelik, her yapının deprem esnasında bağımsız hareket edebilme yeteneğine sahip olması gerektiğine dikkati çekerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu, mühendislik açısından mümkün olmakla birlikte, mevcut sorun özellikle büyükşehirlerde var. Avrupa Yakası'ndan Asya'ya geçtiğinizde iç kısımlarda daha düzgün, birbirinden ayrık nizamda ve düzende olan yapılara rastlıyoruz.
Bitişik nizamdaki yapıların birbirine yaslanarak birbirini desteklediği düşünülüyor. Bu çok doğru bir durum değil. Bunlar seri halinde birbirine yapışık olarak inşa edildiği zaman depremde bunların davranışları birbirini etkiler.
Çoğunlukla bu etkileşim de olumsuz yönde oluyor. Bu sıraların iki başındaki binalar önemli depremlerde çok ağır hasar alıyor veya yıkılıyor."
Bitişik düzendeki yapıların değişik zamanlarda inşa edilme durumlarına vurgu yapan Çelik, bu durumun olumsuz sonuçlarına ilişkin şunları söyledi:
"Bu yapıların kat düzenleri de birbirlerini tutmuyor. Yapının birinin kat hizası diğerinin kolonunun tam hizasına geldiğinde bu depremde çekiçleme olayını ortaya çıkarıyor.
Özellikle bir katın döşemesi diğer katın kolonunun ortasına vurduğu zaman bu yapılarda ciddi sorunlar oluşuyor. Bu durum köylere kadar mevcut yapı stokunun en büyük sorunlarından biridir.
Bitişik nizam yapıların yeni olması riski azaltmıyor. Burada yapıların birbirilerini olumsuz düzeyde etkileme gibi bir durum söz konusu."
Çelik, bitişik yapıların arsa durumu nedeniyle ayrık hale getirilmesinin zor olduğunu dile getirerek, riskin güçlendirme çalışmalarıyla azaltılabileceğini kaydetti.
Bu tür yapıların olduğu parsellerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğine dikkati çeken Çelik, bu sorunun yaşandığı ülkelerden birinin de Japonya olduğu bilgisini verdi.
Çelik, Japonya'da Ginza bölgesinin arsa maliyetleri açısından dünyanın üst sıralarında olduğunu anımsatarak, söz konusu bölgede maliyetlere rağmen yapılar arasındaki boşluklara dikkat edildiğini vurguladı.
Türkiye'de mühendislik ve mimarlık açısından çok iyi gelişmelerin yaşandığını aktaran Çelik, özellikle 1999'dan sonra kaliteli yapıların inşa edildiğini söyledi.
Çelik, değerlendirmelerinde güvenli şehir konseptine değinerek, söz konusu kavramın birçok bileşeni olduğunu ifade etti.
Binaların durumuna gelmeden önce güvenli şehir konusunda altyapı, ulaşım, hastanelerin durumu gibi başlıklara vurgu yapan Çelik, şu değerlendirmede bulundu:
"Güvensiz bir ortamda depreme yakalanırsanız bu bütünün içerisinde güvenliğin pek bir anlamı olmuyor.
Güvenli yaşamın ana formülü kentte her şeyin güvenli olmasıdır. Hastaneler, yollar gibi...
Çünkü insanların depreme nerede yakalanacağı belli değil. En çok zaman geçirilen konutlar çok önemlidir.
Devlet kurumlarının binalarının durumu önemli, bunların kesintisiz olarak hayatlarına devam etmesi gerekiyor.
Yurt dışında bazı üniversiteler kendilerini tanıtırken 'Depreme dayanıklı üniversiteyiz.' şeklinde tanıtıyor.
Ülkemizde deprem bilinci fazlasıyla oluşmuş durumda. Şu anda incelenmeyen yer, şehir yok.
Her şeyin, yapı stokunun iyi ve kötü taraflarının bilindiğini, halkın da bilinçlendiğini düşünüyorum."
Kaynak: AA

dikGAZETE.com

Haftanın Öne Çıkanları

AB'den İngiltere'ye 'Brexit anlaşmasını ihlal' suçlaması

2021-03-04 02:16 - Dünya

ASELSAN trafik sorununa da çare olacak

2021-02-28 17:26 - Teknoloji

Rize'de golsüz beraberlik

2021-02-27 21:41 - Spor

Saraybosna'da reklam panolarına 'Love Erdoğan' ilanı yansıtıldı

2021-03-05 06:26 - Dünya

Medipol Başakşehir'in galibiyet özlemi 10 maça çıktı

2021-03-03 23:16 - Gündem

Üsküdar'da yabancı plakalı tır, girdiği ara sokakta sıkıştı

2021-03-04 00:16 - Asayiş

Türkiye'nin altın üretimi 2021'de en az 45 ton olacak

2021-03-03 15:06 - Ekonomi

Libya'da anayasa referandumu önce yapılırsa seçimler 2022'ye sarkabilir

2021-02-27 15:31 - Dünya

Trabzonspor-Fenerbahçe maçının VAR hakemi Cüneyt Çakır oldu

2021-02-28 16:46 - Spor

İdlib'deki ateşkesin 1. yılında 282 binden fazla sivil evine döndü

2021-03-05 14:41 - Dünya

İlgili Haberler

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Türkiye'nin Astana Büyükelçiliği'ni ziyaret etti

19:03 - Gündem

Tokat'ta ormanlık alanda çıkan yangına müdahale ediliyor

17:37 - Gündem

Türkiye'den Hindistan'daki uçak kazasında hayatını kaybedenler için taziye mesajı

17:13 - Gündem

Kırklareli'nde 500 dekarlık buğday ve arpa ekili alan yandı

17:03 - Gündem

Narin Güran cinayetinde sanık Yüksel Güran'a verilen cezanın bozulması için temyiz başvurusu

16:53 - Gündem

Günün Manşetleri

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Türkiye'nin Astana Büyükelçiliği'ni ziyaret etti

19:03 - Gündem

Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı: Üretim gücümüzü daha ileri götürmek gibi bir yükümlülüğümüz var

18:32 - Ekonomi

İsrail İskan Bakanı Goldknopf, partisiyle birlikte hükümetten istifa etti

18:22 - Dünya

Fulbright Burs Kurulu üyeleri, Trump yönetiminin kararlarına tepki olarak istifa etti

18:18 - Dünya

Polonyalı milletvekili Braun, parlamentodaki LGBT temalı sergiyi kaldırdı

18:13 - Dünya