?>

'Bitki çayları bilinçli tüketilmeli'

Prof. Dr. Yeşilada, "Bitki çaylarının beklenen ve istenilen yararı sağlayabilmesi için bilinçli hazırlanması ve tüketilmesi gerekiyor." dedi. - Anadolu Ajansı

Sağlık - 9 yıl önce

İSTANBUL

Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdem Yeşilada, yaptığı yazılı açıklamada, her yıl etkisini arttıran soğuğun bugünlerde daha fazla hissedildiğini, bu nedenle de hem güçlü bir vücutla kışı geçirmek, hem de yeni yıla hasta girmemek için bağışıklık sistemini güçlendirmenin ve hastalıklara karşı korunmanın önemli olduğunu belirtti.
Birçok kişinin günlük tempodan geri kalmamak için yeni formüller ürettiğini aktaran Yeşilada, en tehlikeli olan düşüncenin de "bana bir şey olmaz" fikri olduğunu vurguladı.
Yeşilada, işin sırrının, önce bakteri ve virüslerin kişiye yaklaşmasını engellemek olduğunun altını çizerek, bunun ardından da korunma formüllerinin öneminin ortaya çıktığını kaydetti.
Özellikle çevrede hasta varsa, toplu taşıma araçları kullanılıyorsa, kalabalık ofislerde veya ortamlarda bulunuluyorsa hastalıktan korunmanın öneminin daha çok attığına işaret eden Yeşilada, "Basit ama etkili koruma yöntemleriyle bağışıklık sistemi güçlendirilebilir. Bunun için en doğal yöntem bitkilerin gücünden faydalanmak. Bitkilerin bu gücünden yararlanılmasında en kolay ve etkin uygulama bitki çaylarıdır. Bitkileri tek tek ya da birbirlerinin etkilerini destekler şekilde karıştırarak sağlık savaşçısı çaylar hazırlanabilir. Her gün 2-3 fincan ıhlamur, zencefil, adaçayı, kuşburnu ya da ekinezya çayı içmek gün içerisinde maruz kalınan bakterilere karşı bağışıklığın güçlendirilmesinde etkili olacaktır." ifadelerini kullandı.

"Uygun olmayan şekilde hazırlanan bitkiler yarardan çok zarar verebiliyor"

Yeşilada, antibiyotikler keşfedilmeden önce insanların soğuk algınlığı dahil her türlü enfeksiyonla savaşta bal kullandığını anlatarak, şöyle devam etti:
"Bitki çaylarının seçiminde ve kullanımında dikkatli olunması gerekir. İçeriği tam olarak bilinmeyen bitkiler kullanılmadan önce iyi araştırılmalıdır. Öncelikle soğuk havaların bizi zorladığı bu dönemde bağışıklık sistemimizi güçlendirerek hastalıklara karşı hazırlıklı olmamız gerekiyor. Ihlamur, zencefil, adaçayı, kuşburnu ve ekinezya gibi bitki çaylarının bağışıklık sistemini güçlendirdiğini artık bilmeyen kalmadı. Ancak önemli olan, bitki çaylarının beklenen ve istenilen yararı sağlayabilmesi için bilinçli hazırlanması ve tüketilmesi gerektiği. Uygun olmayan şekilde hazırlanan ya da nereden toplandığı bilinmeyen, açıkta satılan bitkiler yarardan çok zarar verebiliyor. Bu nedenle güvenilir kaynaklardan elde edilen bitkilerin doğru miktarlarda karıştırılması çok önemli."

"Soğuk algınlığına karşı mücadelede adaçayı etkili bir savaşçı"

Yeşilada, Avrupa'da 27 ülkede gerçekleştirilen, Türkiye'den de iki tıp fakültesinin katıldığı bir araştırmanın sonucunda, insanların soğuk algınlığına karşı hala en çok balı tercih ettiğinin görüldüğünü ifade ederek, şu değerlendirmede bulundu:
"Bu nedenle soğuk algınlığı konusunda etkili olan ıhlamur ve zencefil gibi bitki çayları ile balı bir araya getirdiğinizde, balın güçlü etkisi ıhlamur ve zencefilin etkisini de arttıracaktır. Soğuk algınlığına karşı mücadelede diğer bir etkili savaşçı da adaçayıdır. İçeriğindeki uçucu bileşenler sayesinde adaçayı ağız ve boğaz iltihaplarını gidermeye yardımcı olur. C vitamini bakımından zengin bitkisel kaynaklardan biri olduğu bilinen kuşburnu çayı ise mayhoş tadının yanı sıra kuvvetli antioksidan etkiye sahiptir. Geleneksel lezzetlerden kuşburnu çayı soğuk algınlığı, üşütme gibi hastalıklara karşı korunmayı destekleyici olarak günde 2 defa tüketilebilir. Son birkaç yıldır adını sıkça duyduğumuz ekinezya, hepimiz için tanıdık olan papatyagiller ailesinin bir üyesi ve bağışıklık dostu bir bitkidir. Özellikle üst solunum yolu rahatsızlıkları denince akla ilk gelen bitkiler arasında yer alan ekinezya, soğuk algınlığı şikayetleri durumunda yararlı etkiye sahiptir. Ekinezya aynı zamanda virüslerin yol açtığı iltihap etkenlerinin miktarını kontrol ederek, boğaz ve akciğerlerde oluşabilecek hasarı da engellemeye yardımcı olur."

Muhabir: Hatice Şenses Kurukız

dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

"Bordo Bereliler Suriye" filminin çekimleri başladı

2016-12-26 17:37 - Magazin

'Bizi bize bıraksınlar, dünyayı huzur dünyası yaparız'

2016-12-22 16:22 - Kültür Sanat

Android tabletlerde ebeveyn denetimi

2016-12-24 13:37 - Teknoloji

Terör örgütü PKK'nın sözde eski İzmir sorumlusu yakalandı

2016-12-26 22:17 - Gündem

Hırsızlık için girdiği evde kimliğini düşürünce yakalandı

2016-12-28 16:02 - Gündem

Gümrük Birliği güncellenecek, ticarette yeni sayfa açılacak

2016-12-24 19:12 - Ekonomi

Yıldırım ile Bahçeli bir araya gelecek

2016-12-26 07:42 - Gündem

Yolu kapanan köylerdeki hamilelere 'anne oteli' çare oldu

2016-12-25 14:47 - Çevre-Hayat

Haleplilere yardım için aracını sattı

2016-12-28 13:47 - Çevre-Hayat

Hizan Belediyesine görevlendirilen Hamitoğlu görevine başladı

2016-12-28 17:37 - Gündem

İlgili Haberler

Adana'da karaciğer hastası kadavradan nakille hayata tutundu

11:48 - Sağlık

Ağır yanıkların iz bırakmaması için kök hücre üzerine çalışma yapılıyor

11:43 - Sağlık

Tarihi Süleymaniye Darüşşifası modern psikoterapi hizmetleriyle yeniden hayat buluyor

14:17 - Sağlık

Yerli mobil röntgen cihazı Ankara'da hizmete sunuldu

15:17 - Sağlık

Obezite görme bozukluklarına da neden olabiliyor

12:32 - Sağlık

Günün Manşetleri

Türkiye, Suriye'deki DEAŞ terör saldırısını kınadı

01:08 - Gündem

Katar'da düzenlenen ‘2025 FIFA Kıtalararası Kupası’nda final takımları belli oldu

00:08 - Spor

Filistin: İsrail, Filistin topraklarında etnik temizliğe ve saldırıları tırmandırmaya devam ediyor

23:52 - Dünya

Galatasaray, deplasmanda Antalyaspor’u 4-1 mağlup etti

22:07 - Spor

Tarım ve Orman Bakanlığından Ağyatan Lagünü'nde kumul erozyonuyla mücadele

22:02 - Ekonomi