Saraybosna
Muzaferija, yaptığı açıklamada, müzisyenlerin salgın döneminde karşılaştıkları sorunlar ve normal hayata dönüş çalışmalarına ilişkin konuştu.
Salgının etkisiyle 2020'de birçok meslektaşı gibi konserlerinin iptal edildiğini veya turnelerinin ertelendiği anlatan Muzaferija, "Salgının bu kadar süreceği hiçbirimizin aklına gelmezdi. 2020 yazında hayatın normale döneceğini umuyorduk, sonra sonbahardan umut etmeye başladık, sonra kıştan. Bu bize ayak uydurmamız gereken yeni bir döneme girdiğimizi gösterdi." ifadesini kullandı.
Turnelerine bu yaz devam edebileceğinden pek umutlu olmadığını dile getiren Muzaferija, "Biraz hazırlıksız yakalandık. Haziranın başında bir iki konser planımız vardı. Srebrenik şehrinde verdiğim konserin ardından eylül ayının sonuna kadar birçok konser rezervasyonu yaptık." dedi.
Meslektaşlarının geçimini müzikten sağladığını anımsatan Boşnak şarkıcı, "Salgın döneminde her ne kadar çevrim içi performanslarla dinleyicilerimizle bağlarımızı koparmadıysak da konser vermeyi, o enerji alışverişini hissetmeyi özledik. Yüzde 200 artışla devam eden turneler hepimizi mutlu etti." diye konuştu.
Ramazan ayında İstanbul'dan Şanlıurfa'ya birçok şehirde sevenleriyle buluştuğunu aktaran Muzaferija, "Her ne kadar pop ve etno pop türünde müzik icra eden bir şarkıcı olarak tanınsam da aslında hayatım ilahi ve sevdalinkalarla harmanlanmış halde. Bu tür müziklerle ilgileniyorsanız haliyle Osmanlı ve tasavvuf müziği ile de bir bağınız oluyor." dedi.
Sık sık Türkçe şarkılar da seslendirdiğini kaydeden Muzaferija, "Uluslararası Bursa Festivali kapsamında 16 Ağustos'ta Bursa'da sevenlerimizle buluşacağız. Bizi ayrıca mutlu eden şeylerden biri de konsere yalnızca Bursa'da yaşayan insanların değil Türkiye'de eğitim gören, Bosna Hersek ve Sancak'tan da birçok dinleyicinin gelecek olması." ifadesini kullandı.
Muzaferija, salgının ardından ilk büyük konserini Türkiye'de verecek olmanın mutluluğunu yaşadığını belirterek, "Türkiye büyük bir ülke, Türk milleti büyük bir millet. Yalnızca coğrafi anlamda değil tarihi ve kültürel anlamda da öyle. Türk milleti müzik dinleme kültürüne sahip, müzikten anlayan bir millet." dedi.
Salgın başlamadan önce Bosna Hersek'in Derventa, Tomislavgrad ve Trebinje şehirlerinde, 1992-1995 arasındaki savaşın ardından ilk kez ilahi konseri verdiklerini aktaran Muzaferija, insanların konserlere gidip eğlemeyi özlediğini ve bu nedenle hayatındaki en güzel turnelerden birini yaşadığını sözlerine ekledi.
Kaynak: AA