Bozdağ'dan başörtü açıklaması

Ortaöğretimde başörtüsü serbestliği getiren yönetmelik hükmünün iptali isteminin Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne ve anayasaya aykırı olduğunu belirten Bakan Bozdağ, “Danıştay savcısı belli ki 'Çocuk Hakları Sözleşmesini' okumamış ya da ideolojisi, okuduğunu anlamasını engellemiş olabilir" dedi.Konuyla ilgili Bozdağ'ın Twitter'dan yaptığı açıklamalar şunlar:“Danıştay savcısının ortaöğretimde başörtüsü serbestliği getiren yönetmelik hükmünün iptali istemi, Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne, anayasaya aykırıdır. Çocuk Hakları Sözleşmesi, başörtüsü yasağına gerekçe yapılmaz, yapılamaz. Aksine, başörtüsü serbestliğine gerekçe ve dayanak oluşturur. Danıştay savcısı belli ki 'Çocuk Hakları Sözleşmesini' okumamış ya da ideolojisi, okuduğunu anlamasını engellemiş olabilir. Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin ilgili maddelerini aynen yazıyorum. Savcının haklı olup olmadığına siz karar verin. İşte sözleşme hükümleri: 'Taraf devletler, çocuğun düşünce, vicdan ve din özgürlükleri hakkına saygı gösterirler.'"“Taraf devletler, ana-babanın ve gerekiyorsa yasal vasilerin, çocuğa yol gösterme konusundaki hak ve ödevlerine, saygı gösterirler. 'Çözümler düşünülürken, çocuğun etnik, dinsel, kültürel ve dil kimliğine gereken saygı gösterilecektir.' 'Her çocuğun özel yaşantısına, aile, konut ve iletişimine keyfi ya da haksız bir biçimde müdahale yapılamayacağı gibi, onur ve itibarına da haksız olarak saldırılamaz.' 'Çocuğun bu tür müdahale ve saldırılara karşı yasa tarafından korunmaya hakkı var.' Sözleşme; her çocuğun özel yaşantısı, ailesiyle ilişkisi, onur ve itibarının haksız müdahalelere karşı yasayla korunmasını hak olarak görür. Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne göre ortaöğretimde çocuğun din ve vicdan hürriyeti gereği başörtüsü takması tartışmasız bir insan hakkıdır. Yine sözleşmeye göre her çocuğun özel hayatı, ailesiyle ilişkisi, onur ve itibarının haksız müdahalelere karşı yasayla korunma hakkı vardır. Sonuç olarak Çocuk Hakları Sözleşmesi, çocuğun başörtüsü takma yasağının değil; çocuğun başörtüsü takma hakkının tartışmasız bir delilidir. Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin bu hükümleri, çocukların din ve vicdan özgürlüğüne, inancını açıklama özgürlüğüne saygıyı esas almaktadır.”