İSTANBUL (AA) - Medicana Çamlıca Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Alper Uçak, derin toplardamar tıkanıklığının toplumda oldukça sık görülen bir hale geldiğini, ani tıkanma sürecinde damar içindeki pıhtının akciğere doğru hareket etmesinden dolayı akciğer içi damarın tıkanarak "Pulmoner Emboli" denilen hayatı tehdit eden önemli durumlarla sonuçlanabildiğini bildirdi.
Uçak, yaptığı yazılı açıklamayla damar tıkanıklıkları hakkında bilgi vererek, tedavide uygulanan yöntemleri anlattı.
Derin toplardamar tıkanıklığının toplumda oldukça sık görülen bir hale geldiğini belirten Uçak, ani tıkanma sürecinde damar içindeki pıhtının akciğere doğru hareket etmesinden dolayı akciğer içi damarın tıkanarak "Pulmoner Emboli" denilen hayatı tehdit eden önemli durumlarla sonuçlanabildiğini dile getirdi.
Uçak, zamanında ve etkili tedavi edilmeyen toplardamar tıkanıklığının sonradan gelişen bacak yaraları, ilerlemiş varis ve bacakta ciddi ödemlere neden olarak bireyin sosyo-kültürel yaşam kalitesini önemli ölçüde olumsuz yönde etkilediğini bildirdi.
Derin toplardamar tıkanıklığının ailesel pıhtılaşma bozukluğu olan bireylerde, gebelikte, uzun yolculuklardan sonra, aşırı kilolu hastalarda, büyük cerrahi operasyonlardan sonra uzun süreli doğum kontrol hapı kullananlarda, bacaklarında varis hastalığı olanlarda ve şiddetli travmaya maruz kalanlarda daha kolay gelişebildiği bilgisini veren Uçak, şunları kaydetti:
"Bu bireyler normal topluma göre daha fazla risk altındadırlar. Bu hastalar sıklıkla hekime geç başvurduğundan dolayı damar içi pıhtı iyice yerleşerek damarın yapısını bozarak damar içi kapak hasarına neden olmakta ve ciddi toplardamar yetmezliğine yol olmaktadır. Özellikle kasık bölgesi ve üzeri seviyesinde derin toplardamar tıkanıklığı geçiren genç hastalar hayatının önemli bölümünü bacakta ciddi şişlik, varis ya da iyileşmeyen ayak bileği yarası ile geçirerek yaşam kalitesini ciddi manada bozmaktadır."
-"Erken teşhis ve tedavi bu hastalıkta oldukça önemli"
Alper Uçak, son 10 yılda bacakta tıkanan derin toplardamarları açmada çeşitli tedavi yöntemlerinin geliştirildiğini bildirdi.
Bunlardan birisine Girişimsel Farmako-Mekanik tedavi yöntemi denildiğini aktaran Uçak, bu tedavi ile damar içine teller vasıtasıyla gönderilen cihazla damar içindeki pıhtının hem mekanik olarak, hem de farmakolojik olarak parçalanarak ortadan kaldırıldığını dile getirdi.
Uçak, bu işlemin seçilen yönteme göre 1 saat ile 12 saat arasında değişebildiğinin altını çizdi.
Bu tedavide başarıyı etkileyen en önemli durumun hastanın hastalık başladıktan sonra özellikle ilk 48 saat içerisinde tespiti olduğuna işaret eden Uçak'ın açıklamada şu görüşlerine de yer verildi:
"Bu da damarlara uygulanan renkli dopler ultrasonografi tetkikiyle hızlıca ortaya konulabilmektedir. Bu süreçte uygulanan tedavilerin sonuçları oldukça başarılı ve yüz güldürücüdür. Ancak 14 güne kadar tüm hastalar bu tedavi için başvurarak faydalanabilirler. Kısacası erken teşhis ve tedavi bu hastalıkta oldukça önemlidir. Özellikle kasık ve üstü bölgelerde oluşan derin toplardamar tıkanıklığı akciğere pıhtı atması açısından önemlidir ve hayati öneme haizdir.
Bu bölgenin tedavileri de pıhtı atmayı önleyen filtreler ile desteklenmektedir. Yine bu bölgenin iyi tedavi edilememesi orta dönemde bacak fonksiyonlarını ileri derecede bozan yaygın ödem, varis ve yaralara neden olmaktadır. Özellikle bu bölgenin tıkanmaları daha hassas ve mutlaka etkin tedavi edilmelidir. Özetle derin toplardamar tıkanıklığında farmako-mekanik yöntemler oldukça başarılıdır. Özellikle kasık ve kasık üstü bölgesi tedavi de önem arz etmekle birlikte erken teşhis ve müdahale başarıyı yakalamada ve hastaya hastalık sonrası konfor sağlamada oldukça önemlidir."