Kahraman Yağız, AA muhabirine yaptığı açıklamada, olaydan önce düğün yerinde olduğunu, 10 dakikalığına alandan uzaklaştığında patlama sesi duyduğunu söyledi.
Hemen olay yerine koştuğunu ve karşılaştığı manzara karşında büyük bir şok yaşadığını anlatan Yağız, "Oraya gittiğimde kimsem kalmamıştı. Yaralıları, cesetleri kaldırdık. Eşimi kaybetmiştim, 4 çocuğum yaralı, birinin ayağı koptu." dedi.
Düğün yerinden ayrılmadan önce çocuklara eve gitmelerini tembihlediğini aktaran Yağız, yaşadıklarını şu sözlerle özetledi:
"Derneğe gitmiştim, tam oturacaktım patlama sesi geldi. Patlamadan dolayı buradaki eşyalar devrildi. Marketten ses geliyor dediler. Sonra düğüne koştuk. Kokudan, dumandan nefes alınmıyordu. Ben kınanın olduğu alana girdim. Nefes alamıyordum, eğilirken gözümü açamadım. Nasıl anlatayım çok pis bir şeydi. Böyle bir şey görmedim. Orada yaralılarımızı kaldırdık. Önce ağır olanları kaldırdık. Zaten ölenlere ne yapabilirdik. Onlara hiçbir şey yapmadık, kurtarabildiğimizi kurtardık. Birinin bile yaşaması bizim için çok büyük bir şeydi. Bir aileden 50-60 kişinin gitmesi çok zor bir şey. "
Yaralıların içinde en son oğlunu bulduğunu dile getiren Yağız, "Onu da tesadüf sonucu cesetlerin üzerine battaniye almak için içeri gittiğimde gördüm." dedi.
Oğlunun bu sırada şoka girdiğine işaret eden Yağız, "Kendinden geçmişti. Beni dayısı zannediyordu, sırtladım çıkardım. Kalp hizasında ve kafatasının yan tarafında yarası vardı. Ciğerlerine hasar veren parçalar vardı. Esma nın dışındaki 3 çocuğum yoğun bakımda. Oğlumu orada bulmasam kan kaybından ölebilirdi. Gerçi öldürmeyen Allah öldürmüyor. Allah beterini vermesin." diye konuştu.
Olay yerinde eşi Aliye Yağız ın da cesedini bulduğunu anlatan Kahraman Yağız, şöyle devam etti:
"Olay yerinde eşimin cenazesini gördüm ama yaralıları kaldırana kadar sahip çıkmadım. Gözleri yarım açıktı ben tam kapattım. 7 çocuğumdan 4 ü yaralandı. Ablalarım, amcalarım ve yengelerimin kimi öldü, kimi sakat, kimi yaralı... Bütün Gaziantep hastanelerini doldurduk. Olay anında çocuklarımın hepsini gördüm ama kızım Esma yı hiç görmedim. Yaralıların hepsini gönderdikten sonra Esma yı aramaya başladım. Cesetlerin arasında onu aradım. Çok şükür biri almış hastaneye götürmüş ayağından yaralanmıştı, taburcu oldu. Ailenin diğer üyeleri yoğun bakımda. İyi olan da yoğun bakımda kötü olan da yoğun bakımda hepsi yanmışlar."
"Provokatörlerle hiçbir ilgimiz yok"
Cenaze törenlerinde ve taziye ziyaretlerinde provokatörlerin yaptıklarının kendilerini çok rahatsız ettiğini belirten Yağız, o insanların kendileriyle uzaktan yakından ilgisinin olmadığını söyledi.
O kadar acıları varken provokatörlerin yaptıklarının kendilerini çok üzdüğüne değinen Yağız, "Zaten durumumuz ortada. Acıdan nefes alamıyoruz. Yuhalamalar, alkışlamalar bunlar bizim midemizi bulandırdı. Tanımadığımız insanlar bizim cenazemize geliyor bize sıkıntı veriyor. Bizden ne istiyorlar. Cenazelerimizi kaldıracağız kaldıramıyoruz. Cenazelerimizi unuttuk. Tabutlar orada bekliyor. Bunların sıkıntısından kaldıramıyoruz. Misafirlerimiz geliyor kovuyorlar. Bizim bunlarla bir alakamız yok. Biz zaten bitmişiz ancak kendi acımızı kaldırıyoruz. Bizim kimseyle bir düşmanlığımız yok. Herkes cenazemize gelebilir ama duasını okuyup gitmeli." şeklinde konuştu.
dikGAZETE.com