Bayındır İçerenköy Hastanesi Üroloji Bölümü'nden Uzman Dr. İlhan Ofluoğlu, her 4 kadından birinin üriner inkontinans (idrar kaçırma) ile karşı karşıya geldiğini belirterek, "Kadınlarda doğum süreci pelvik taban kaslarında güçsüzlüğe yol açıyor.
Bu nedenle çok doğum yapma en önemli risk faktörlerinden biri." ifadelerini kullandı.
Türkiye İş Bankası grup şirketleri arasında yer alan Bayındır Sağlık Grubu'ndan yapılan açıklamaya göre, 30 yaş sonrası başlayabilen ve sıklığı çeşitli nedenlere bağlı olarak artabilen idrar kaçırma, hijyenik problemlerden dolayı bireylerin sosyal yaşamdan kısıtlamalarına yol açan önemli bir sağlık sorunu olarak görülüyor.
Kadınları, erkeklere göre 4 kat daha fazla etkileyen idrar kaçırma problemi, menopoz sonrası dönemde yüzde 30-50 sıklıkta görülüyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Bayındır İçerenköy Hastanesi Üroloji Bölümü'nden Uzman Dr. Ofluoğlu, her 4 kadından birinin idrar kaçırma sorunuyla karşı karşıya geldiğini belirterek, "Kadınlarda doğum süreci pelvik taban kaslarında güçsüzlüğe yol açıyor.
Bu nedenle çok doğum yapma en önemli risk faktörlerinden biri. Erkeklerde ise prostat hastalığında, radikal prostat cerrahisinden sonra, radyasyon tedavisinden ve nörolojik hastalıklardan kaynaklanan sfinkter bozukluğu nedeniyle idrar kaçırma problemi ortaya çıkabiliyor.
Ayrıca, hem kadınlarda hem de erkeklerde sigara kullanımı, obezite, sağlıksız beslenme ve doğuştan pelvik taban kaslarının zayıflığı gibi risk faktörleri de bulunuyor." ifadelerini kullandı.
İnkontinansın birden fazla nedeni olabileceğini aktaran Ofluoğlu, idrar kaçırma probleminin tiplerine ilişkin şunları kaydetti:
"Stres tip: Kadınlarda idrar kaçırmada en sık rastladığımız stres tiptir. Bu tipte hapşırma, öksürme, ıkınma ve ağır kaldırmaya bağlı olarak idrar kaçırma yaşanır. Bu durum karın içi basıncın atışına bağlı olarak gerçekleşir.
Buna yol açan en önemli neden pelvik taban kaslarında güçsüzlüğe yol açan doğum sürecinde oluşan hasardır. Cerrahi operasyon, ileri yaş ve özellikle menopoz ile kasların esneklik ve gücünde azalma yaşanır, genellikle rahim ve idrar kesesinde sarkmalar söz konusudur.
Sıkışma (urge) tipi: İstemsiz mesane kasılmaları ile ilişkili olarak, hasta tarafından hissedilen ani ve güçlü işeme isteğini takiben idrar kaçırma olarak tanımlanır. Özellikle su sesi, soğuk içecekler ya da soğuğa maruz kalma rahatsızlığı tetikleyebilir.
Karma tip: Her iki tipin de bir arada yaşandığı durum olarak karşımıza çıkar.
Taşma tipi: Nörolojik bir sorundur ve hastalarda nadiren görülür. Bu tipte mesane idrarı hissetmez. İleri diyabet hastalarında, bazı nörolojik hastalıklarda ve ileri prostat büyümelerinde görülür."
- "İdrar kaçırmada tedavi mutlaka nedene göre yapılmalı"
Uzman Dr. İlhan Ofluoğlu, idrar kaçırmada tedavinin mutlaka nedene göre yapılması gerektiğini belirterek, tedavi seçeneklerini "cerrahi" ve "cerrahi olmayan yaklaşımlar" şeklinde ele aldıklarını bildirdi.
Ofluoğlu, "Cerrahi olmayan tedavilerde, öncelikle enfeksiyon varlığı tespit edilerek tedaviye başlanır. Öksürüğe yol açan hastalık, sigara kullanımı ve fazla kilo durumu ortadan kaldırılır. Mesane eğitimi, pelvik taban kas egzersizleri, inkontinans cihazı (biogeribildirimi), elektrik stimülasyonu, vajinal ve üretral araçlar ve ilaç tedavisi cerrahi olmayan tedavide başvurduğumuz yöntemlerdir." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: AA