“İnme kader değildir” İnmenin kader olmadığını ve önceden belirtileri gösterdiğini söyleyen Prof. Dr. Yusuf Kalko, “İnme kader değil bu önceden aslında öncü depremler gibi bazı sarsıntılar yapıyor insanlarda ben bunlara mahşerin beş atlısı diyorum. Geçici görme kaybınız varsa, geçici şuur bulanıklığınız varsa, geçici konuşma bozukluğu varsa, kolda ve bacakta güçsüzlük ve baş dönmeniz varsa aslında bunlar inmenin habercisidir. Mutlaka bir doktora başvursunlar. Ailenizde eğer inme geçirenler birileri varsa ve sizde yüksek tansiyon, şeker hastalığı, sigara, kolesterol yüksekliği gibi ilave risk faktörleriniz varsa mutlaka senede bir defa şah damarı ultrasonu 45 yaşından sonra yaptırmakta fayda var. Burada amaç inmeyi önleyebilir miyiz? Önceden tedbirimizi alalım” dedi.
“30 dakikada konuşa konuşa ameliyat ediyoruz” Lokal anesteziyle hastayla konuşa konuşa ameliyat ettiklerini belirten Kalko, “Biz orada inme cerrahisini devreye sokuyoruz. İnme cerrahisinde yeter ki hastanın beyninde canlı doku olduğunu tespit edelim. 10-15 güne kadar şah damarınız tam tıkalı bile olsa şah damarı açılabiliriz ve felce kısmen olur, tam olur, yarım yamalak olur faydamız olur. Lokal anesteziyle sadece burayı uyuşturarak 30 dakikada bu işlemi yapabiliyoruz. Konuşa konuşa ameliyat ediyoruz hastayı. Ameliyattan hemen sonra ayağı oynayan hasta da var, hafif kıpırdatan da var, yürüyen de var” diye konuştu.
“Doktorunuzun dediği ilacı, doktor demeden asla kesmeyeceksiniz” Şeker hastalarının mutlaka diyet yapmaları gerektiğini aktaran Kalko, “Damar sertliğinin sebepleri şeker hastasıysanız diyet yapacaksınız. Düzenli doktor kontrolüne gideceksiniz. Sigaradan kesinlikle uzak duracaksınız. Tansiyon hastalığını basit bir baş ağrısı gibi değerlendirip kafanıza göre ilaç almayacaksınız. Doktorunuzun dediği ilacı, doktor demeden asla kesmeyeceksiniz” ifadelerini kullandı.