?>

İran’da kuraklık ve kötü yönetim nedeniyle su krizi derinleşiyor

Uzmanlar, İran'da her yıl giderek derinleşen su krizinin temelinde, yalnızca kuraklığın değil, su yönetimi konusundaki eksikliklerin de yattığını belirtiyor.

Dünya - 5 saat önce

İstanbul
Ülkede, tarımsal sulamada kullanılan verimsiz yöntemler, yeraltı suyunun aşırı kullanımı, şehirleşmenin artması ve iklim değişikliğinin etkileri birleşerek uzun vadeli bir su stresi yaratmış durumda.
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın, başta su krizi olmak üzere çeşitli sebeplerle başkentin güneye taşınması yönündeki açıklamaları da su stresinin siyasal yansıması olarak karşımıza çıkıyor.
????
AA'ya konuşan uzmanlara göre, İran, hem yeraltı hem yerüstü su kullanımı bakımından ciddi bir krizli karşı karşıya kalabilir.
Ülkede su yönetiminin siyasallaştığına vurgu yapan uzmanlar, İran'ın, suyun kullanımıyla alakalı uzun vadeli planlara sahip olmadığını dile getirdi.
İngiltere’de Wolverhampton Üniversitesi Çevresel Teknoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilirlik ve İklim Değişikliği Yüksek Lisans Programı Direktörü Hamid Pouran, İran’daki su krizinin hem yüzey suları hem de yeraltı suları açısından kritik boyutlara ulaştığını söyledi.
Pouran, iklim değişikliği nedeniyle İran’da yağış rejiminin köklü biçimde değiştiğini belirterek, artan sıcaklıklar ve azalan kar yağışları nedeniyle dağlık bölgelerdeki doğal kar rezervlerinin işlevini büyük ölçüde yitirdiğini ifade etti.

"Yeraltı suyu krizi daha kritik ve daha tehlikeli"

Pouran, İran’ın, yalnızca kısa vadeli bir kuraklıkla değil, ciddi ve yapısal bir su kriziyle karşı karşıya olduğunu belirterek, "İran’da hem yerüstü ve yeraltı suları ciddi baskı altında." dedi.
Yüzey suyu konusunda "İklim değişikliği yağış biçimlerini köklü biçimde değiştirdi." diyen Pouran, ortalama sıcaklıkların artmasıyla İran’ın dağlık bölgelerinde kar yağışının azaldığını söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
"Nehirleri ve barajları besleyen kademeli kar erimesi yerine, yağışlar kısa süreli ve şiddetli sağanaklar şeklinde gerçekleşiyor. Bu durum ise ani sellere, hızlı yüzey akışına ve son derece sınırlı kalan su depolanmasına ya da yeraltı suyu beslenmesine yol açıyor."
İran’da yeraltı suyu krizinin büyük oranda görünmemekle birlikte "daha kritik ve daha tehlikeli" olduğunu ifade eden Pouran, İran’ın son 20-30 yılda yüzey sularındaki azalmayı yeraltı sularıyla telafi etmeye çalıştığını aktardı.
Pouran, "Birçok bölgede, önceden 40–50 metre derinlikte suya ulaşılan kuyuların bugün 250-300 metreye hatta daha derinlere açılması gerekmektedir. Bu durum, ciddi düzeyde aşırı su çekimine işaret etmektedir." dedi.

Yönetilemeyen su krizi

İran’da su yönetiminin giderek siyasallaştığı ve etkin biçimde yönetilemediği yönündeki eleştirilerin büyük ölçüde haklı olduğunu ifade eden Pouran, sorunun yalnızca siyasi değil, aynı zamanda "kurumsal ve yapısal bir yönü bulunduğunu" kaydetti.
Pouran, uzun yıllardır tarım sektörüne gıda güvenliği ve istihdam gerekçesiyle öncelik verildiğini belirterek, "Ancak, yeterince verimli sulama, bitki desenine ilişkin zayıf politikalar ve su tasarrufunu teşvik eden mekanizmalar etkili biçimde uygulanamadı." diye konuştu.
Yerelde milletvekillerinin ve bölgesel yöneticilerin baskılarıyla su stresi altındaki bölgelerde yeni yerleşim alanları ve derin kuyu izinlerinin verildiğine dikkati çeken Pouran, "Mesele yalnızca siyasi değil, aynı zamanda yönetişim, eşgüdüm ve uzun vadeli planlama alanlarında yaşanan daha geniş çaplı bir başarısızlık." ifadelerini kullandı.

Su kullanımına tüketim sınırı

İran’ın, Umman Denizi açıklarından ülkenin iç kesimlerine su taşıma projesinin maliyet bakımından cazip hale geldiğine dikkati çeken Pouran, ancak deniz suyu arıtmanın İran’ın "sistematik yapısal su krizine kalıcı bir çözüm sunmadığını" vurguladı.
İran’da asıl sorunun içme suyundan ziyade suyun kullanım biçimi olduğunu söyleyen Pouran, aşırı yeraltı suyu çekiminin arazi çökmesi, obruklar ve altyapı hasarlarına yol açtığını bu yüzden suyun kullanımına ilişkin kurallar ve fiyatlandırma yoluyla tüketim sınırı getirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Pouran, "Günün sonunda, İran’da suyun geleceği, mühendislik çözümlerinden ziyade uzun vadeli kaynak yönetimine bağlıdır." ifadelerini sözlerine ekledi.

İran’da kar kuraklığı

İstanbul Teknik Üniversitesi, Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü İklim ve Deniz Bilimleri Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Yusuf Aydın, İran’da altı ana su havzasında son 45 yıl boyunca tarımsal gelişme ile iklim değişikliğinin etkileri incelendiğinde, suya bağlı temel çatışma alanlarının giderek arttığı ve su sorunlarının politik, ekonomik ve toplumsal ayrışmaları derinleştirdiğine vurgu yaptı.
Kar kuraklığının, sıcaklık artışına bağlı olarak yağışların kar yerine yağmur şeklinde gerçekleşmesi sonucu ortaya çıkan bir olgu olduğu hatırlatmasında bulunan Aydın, "İran’ın 1990’lı yılların sonlarından itibaren birçok bölgede kar kuraklığı ile karşı karşıya kaldığı anlaşılmaktadır. Artan kuraklık şiddetine rağmen İran genelinde tarım alanlarını genişletmek amacıyla, yüzey ve yeraltı suyu kaynaklarının kullanımı çok sayıda baraj ve kuyunun inşa edilmesiyle sürdürülmüştür." şeklinde konuştu.

İran'da su krizi su yokluğundan ziyade yönetim sorunu

İran'da, kuraklığa çözüm olarak sık sık yeraltı sularına başvurulduğunu hatırlatan Aydın, "İran, son 45 yılda çeşitli havzalarda sulamalı tarımı genişletmek ve hidroelektrik enerji üretmek amacıyla 400’den fazla baraj inşa etmiş ve 100 binlerce kuyu açılmıştır. İran'da özellikle 1999-2024 yılları arasında gözlenen şiddetli kuraklık sırasında yeraltı suyu çekimi, derin ve yarı derin kuyular vasıtasıyla belirgin (dramatik) biçimde artmıştır." dedi.
Aydın, İran’da su yönetiminin siyasallaştığı ve suyun yönetilemediği yönündeki eleştirilere katıldığını belirterek, İran’daki su yönetiminin teknik ve bilimsel bir mesele olmaktan ziyade, siyasi ve kısa vadeli önceliklerin etkisi altına girmiş bir mesele olduğunu söyledi.
Bilimsel çalışmalarının sonucunda, İran’da suyun, sürdürülebilirlik esas alınmadan yönetildiği olgusu ile karşılaştığını vurgulayan Aydın, İran’daki su krizini su yokluğundan ziyade yönetim sorunu olarak tanımladı.

Körfez ve Umman Denizi ekosistemi tehlikede

İran’ın, Umman Denizi ve Basra Körfezi'nden, beş ayrı boru hattı ile ülkenin orta kesiminde yer alan ve kuraklıkla boğuşan eyaletlere su taşımayı hedefleyen projesiyle ilgili de konuşan Aydın şunları kaydetti:
"Bu proje teknik olarak mümkün olsa da, uzun vadede İran’ın su krizine kalıcı bir çözüm sunacağını düşünmüyorum. Deniz suyunun 1.350 kilometrelik boru hatlarıyla ülkenin iç kesimlerine taşınması son derece maliyetli, enerji yoğun ve çevresel etkileri yüksek bir girişimdir. Deniz suyunun arıtılması ve geri deşarj süreçleri Körfez ve Umman Denizi ekosistemleri üzerinde ciddi baskılar yaratabilir. Özellikle tuzlu atık suyun denize geri verilmesi, kapalı ve yarı kapalı deniz sistemlerinde uzun vadeli çevresel tahribata yol açma potansiyeline sahiptir."

Yapısal sorunlar devam ediyor

İran’ın su yönetiminin iyileştirmesi amacıyla Tahran Üniversitesi bünyesinde "Su Yönetimi" adlı yeni bir fakülteyi faaliyete geçirdiğini ifade eden Aydın, su krizinin daha sık dile getirilmesine rağmen, atılan adımların büyük ölçüde sorunun nedenlerini ortadan kaldırmaktan ziyade sonuçlarını yönetmeye odaklandığı dile getirdi.
Aydın, İran’da, tarımda aşırı su kullanımı, yeraltı sularının denetimsiz çekilmesi ve suya ihtiyaç duyan sanayi tesislerinin su stresi altındaki bölgelere yönlendirilmesi gibi yapısal sorunların hala devam ettiğini ve su talebini azaltmaya yönelik kapsamlı ve bağlayıcı politikaların yeterince uygulanmadığını öne sürdü.

İran’da su yönetiminde kurumsal parçalanmışlık

İran’da su yönetiminde kurumsal parçalanmışlık ve karar alma süreçlerinin merkezi ve siyasi baskılara açık olduğu hatırlatmasında bulunan Aydın, bu baskının uzun vadeli ve bilim temelli planlamayı zorlaştırdığını belirtti.
Aydın, İran’ın su krizinin farkında olunduğunu ancak krizin ölçeğiyle uyumlu, entegre ve sürdürülebilir bir su yönetimi yaklaşımının henüz hayata geçirilemediğinin altını çizdi.
İran’ın gelecek yıllarda su krizinin artık ertelenemez bir ulusal güvenlik ve kalkınma meselesi olduğunu kabul etmesi gerektiğini vurgulayan Aydın, aksi bir durumda yeraltı sularının tükenme noktasına geleceği ve kuraklığın etkisiyle göç, tarımsal üretimde düşüş, kırsal yoksullaşma ve yerel toplumsal huzursuzlukların artabileceği uyarısında bulundu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

Tunceli'de karlı dağlara yapılan tırmanışlar kış turizmine canlılık katıyor

2025-12-18 11:58 - Spor

Rusya: Bu yıl Ukrayna'da 300'ü aşkın yerleşim yerini ele geçirdik

2025-12-19 02:08 - Dünya

Samsunspor, son 16 turu için play-off oynayacak

2025-12-19 01:13 - Spor

ABD'de Demokratlar, Epstein'in albümünden yaklaşık 70 yeni fotoğraf paylaştı

2025-12-19 02:02 - Dünya

28. Geleneksel Tüketici Ödülleri Töreni yapıldı

2025-12-19 14:48 - Ekonomi

PFDK, Yeni Malatyaspor'u küme düşürdü

2025-12-19 01:08 - Spor

Lafarge davasında sanık avukatı, firma ile Fransız istihbaratı arasında 'yakın bağlar' olduğunu savundu

2025-12-18 22:11 - Dünya

Avcı İHA TALAY, deniz testlerine hazırlanıyor

2025-12-19 11:40 - Teknoloji

Kerkük'teki sel mağdurları için yardım kampanyası düzenlendi

2025-12-18 23:58 - Dünya

Sahte faturayla suç gelirlerini akladığı belirlenen 43 zanlıya gözaltı kararı

2025-12-19 08:57 - Asayiş

İlgili Haberler

Ukrayna: 1003 Ukraynalı askerin cenazesini Rusya'dan teslim aldık

20:43 - Dünya

ABD Adalet Bakanlığına, Epstein dosyalarını açıklaması için verilen 30 günlük süre bugün doluyor

20:18 - Dünya

Lafarge'ın yargılandığı 'tarihi' davada karar 13 Nisan 2026'da açıklanacak

19:43 - Dünya

Alman Silahlı Kuvvetlerinden 4,2 milyar avroluk zırhlı muharebe aracı siparişi

18:58 - Dünya

Putin, Batı'nın Rusya'ya saygı göstermesi halinde başka operasyon düzenlemeyeceklerini söy

18:08 - Dünya

Günün Manşetleri

Gaziantep FK ile yeniden anlaşan Burak Yılmaz'dan açıklama

20:57 - Spor

Ukrayna: 1003 Ukraynalı askerin cenazesini Rusya'dan teslim aldık

20:43 - Dünya

Arnavutköy'de CHP'li iki belediye meclis üyesi partilerinden istifa etti

20:38 - Gündem

Ankara Valiliğinden AŞTİ'de çok sayıda evsizin barındığı iddialarına ilişkin açıklama

20:22 - Gündem

ABD Adalet Bakanlığına, Epstein dosyalarını açıklaması için verilen 30 günlük süre bugün doluyor

20:18 - Dünya