ANKARA
ABD basını, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın boğularak öldürüldüğü ve parçalara ayrıldığını açıklamasının ardından cesedin nerede olduğu sorusunun hala gizemini koruduğunu belirtti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'nda öldürülmesine ilişkin soruşturma ve Suudi Arabistan Krallığı Başsavcısı El-Muceb'in İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına ziyarette bulunmasına ilişkin yapılan açıklama, ABD basınında geniş yankı uyandırdı.
Washington Post (WPost) gazetesinde yer alan "Başsavcılık, Kaşıkçı'nın boğulduğu ve parçalandığını ancak cesedin nerede olduğunun hala bir gizem olduğunu söylüyor" başlıklı haberde, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının çarşamba günü Kaşıkçı cinayetine ilişkin en detaylı beyanı yaptığı kaydedildi.
Başsavcılığın, Kaşıkçı'nın başkonsolosluk binasına girer girmez "Suudi ajanlar" tarafından öldürüldüğü ve cesedin parçalandığı açıklamasına işaret edilen haberde, bu yeni bilginin birçok spekülasyona yol açan "Kaşıkçı'nın cesedi nerede" sorusuna bir açıklama getirmediği vurgulandı.
Haberde ayrıca üst düzey bir Türk yetkilinin, Konsolosluk veya Büyükelçinin rezidansının etrafında bir yerlerde Kaşıkçı'nın cesedinin asitle eritilip yok edildiği teorisi üzerinde çalıştıkları minvalindeki açıklamaları yer aldı.
Aynı haberde, Suudi yetkililerin Kaşıkçı'nın başkonsoloslukta öldürüldüğünü kabul ettiği ancak cesedinin "yerli bir iş birlikçi"ye verildiğini savunduğu bilgisi de yer aldı.
"Türkiye, cesedin akıbetine ilişkin Suudilerin açıklık getirmemesini eleştiriyor"
New York Times gazetesi "Türk Başsavcı, Suudilerin Kaşıkçı'yı boğduğunu söylüyor" başlıklı haberinde de Başsavcılığın cinayete ilişkin açıklamalarına yer verildi. NYT haberinde Kaşıkçı'nın öldürülmesinin Suudi Arabistan ile Türkiye arasındaki gerilimi "önemli ölçüde yükselttiği" yorumu yapıldı.
Haberde buna örnek olarak Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın Suudi Başsavcıyı İstanbul'a gönderse de İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan'ın görüşmelerin "verimsiz" olduğu minvalindeki açıklamaları gösterildi.
Wall Street Journal ise Başsavcılığın açıklamasına ilişkin "Türk Başsavcı gazetecinin (Kaşıkçı) cesedinin akıbeti konusunda Suudilerin açıklık getirmemesini eleştiriyor" başlıklı haber yayımladı.
Haberde "İstanbul'daki görüşmeler, Cemal Kaşıkçı'nın konsoloslukta öldürüldükten sonra cesedine ne olduğuna ilişkin gizemi çözmekte başarısızlıkla sonuçlandı." ifadelerine yer verildi.
Suudi yetkililerin cesedin "yerli iş birlikçiye verildiği" iddiasına yer verilen haberde, bu iddianın Türk yetkilileri ikna etmediği belirtildi.
Cinayetin önceden planlandığına dikkat çekildi
ABD'nin en önde gelen yayın organlarından CNN'in de Başsavcılığın açıklamasına ilişkin haberinde, cinayetin "önceden planlanmış" olduğu açıklamasına işaret edildi.
CNN'in haberinde WPost yazarının yorumlarına atıf yapılarak, Başsavcılığın açıklamasının cinayete ilişkin en detaylı açıklama olduğu kaydedildi.
ABD'de yayın yapan bir diğer kanal ABC News de gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetine ilişkin Türk Başsavcının Suudi Başkonsolosluğuna girer girmez öldürüldüğünü ve cesedinin parçalara ayrıldığını kamuoyuna ilk kez açıkladığını kaydetti.
Açıklamadaki "cinayetin planlı olduğu" ifadelerine işaret edilen haberde, Başsavcı İrfan Fidan'ın Türk yetkililerin Suudi mevkidaşlarına Kaşıkçı'nın parçalara ayrılmış cesedinin nerede olduğuna ilişkin soru yönelttiği ancak bir yanıt alınamadığı yönündeki açıklamasına yer verildi.
"Türkiye Suudi Arabistan'a baskı yapıyor"
Öte yandan Associated Press (AP) İstanbul Başsavcılığının Kaşıkçı cinayetine ilişkin açıklamasını son dakika gelişmesi olarak verdi. i.
Türkiye'nin Kaşıkçı cinayetine ilişkin 2 Ekim'de başkonsolosluğa giren 18 Suudi şüphelinin iadesi için uğraştığı bilgisine yer verilen haberde, "Türkiye, Suudi Arabistan'a aynı zamanda Kaşıkçı'nın cesedi konusunda bir bilgi vermesi için baskı yapıyor." ifadesi kullanıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından dün yapılan açıklamada, "Maktul Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim 2018 tarihinde, evlilik işlemleri için girdiği Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğu'nda, daha önceden yapılan planlama doğrultusunda, başkonsolosluk binasına girer girmez boğularak öldürülmüştür. Cesedi, boğularak yine önceden yapılan planlama doğrultusunda parçalanarak yok edilmiştir." bilgisi verilmişti.