İtalya Londra saldırısı failini bildirdi iddiası

İngiltere'nin başkenti Londra'da düzenlenen terör saldırısının üçüncü failinin, İtalyan güvenlik güçleri tarafından İngiliz muhataplarına "riskli kişi" olarak bildirildiği iddia edildi.

İtalyan Corriere della Sera gazetesinin haberine göre, İtalyan makamları, İngiliz polisinin cumartesi gecesi düzenlenen terör saldırısının üçüncü faili olarak açıkladığı ve iç istihbarat servisi MI5'in izleme listesinde bulunmadığı belirtilen Fas asıllı İtalyan vatandaşı 22 yaşındaki Youssef Zaghba'yı "riskli kişi" olarak İngiliz muhataplarına bildirdi.

Zaghba, Mart 2016'da İtalya'da yaşadığı Bolonya'dan Suriye'ye geçmek üzere Türkiye'ye gitmeye çalışırken sınır polisi tarafından durduruldu. Zaghba'nın tek yön bilet ve sadece bir sırt çantasıyla seyahat etmesinden şüphelenen İtalyan sınır polisi, şahsı gözaltına alarak hakkında uluslararası teröre katılma şüphesiyle adli süreç başlattı.

Ayrıca İtalyan makamları, Zaghba'yı uluslararası muhatapları nezdinde "riskli kişiler" kategorisine aldırarak Zaghba'nın sık seyahat ettiği İngiltere ve Fas'taki ilgili makamlara da bilgi verdi.

Haberde ayrıca Zaghba'nın İtalya'daki adli süreçte aklandığı ve Londra'daki bir restoranda iş bularak kente yerleştiği ileri sürüldü.

Öte yandan İngiltere iç istihbarat servisi MI5 ve polis teşkilatı, son 3 ayda düzenlenen terör saldırılarını engellemedeki başarısızlığı nedeniyle eleştirilere maruz kalıyor.

Londra'daki son saldırının kimliği dün açıklanan faillerinden Khuram Shazad Butt'ın komşuları tarafından polise defalarca ihbar edildiği ortaya çıktı.

Butt'ın ayrıca geçen yıl Channel 4 televizyon kanalında yayımlanan bir belgeselde de aşırı bir grup içinde görüntülendiği tespit edildi. DEAŞ bayrağıyla Londra'daki bir parkta görüntülenen grup içinde yer alan Butt'ın, polis memurlarıyla da sözlü dalaşması belgesele yansıdı.

Pakistan asıllı 27 yaşındaki Butt hakkındaki ihbarlara ve belgeselde görülmesine karşın hakkında önlem alınmamış olması nedeniyle Dışişleri Bakanı Boris Johnson ve Londra Belediye Başkanı Sadık Han da bugün endişelerini dile getirdi.

İnsanların bugün gazetelerin birinci sayfalarına bakacağını ve "Nasıl oldu da bu adam ağdan sıyrılabildi?" diye soracağını ifade eden Johnson, " 'Channel 4 programında görünüp sonra da böyle bir katliam yapmak nasıl mümkün olabilir?' diye sorulacak. Bu, soruşturmalar devam ederken MI5'in ve polisin yanıtlaması gereken bir soru, ben yanıt veremiyorum buna şu anda." diye konuştu.

Londra polisinin kendisine bağlı olarak çalıştığı Sadık Han da "Makul bir şekilde bu sorular soruluyor. Polisin elindeki bilgilere, yapabilecek olduklarına, yapmadıklarına ve neyi farklı şekilde yapabileceklerine dönüp bakacağına eminim." ifadesini kullandı.

İngiltere Başbakanı Theresa May de terör saldırıları nedeniyle kamuoyu baskısı altında. Geçen yıl Başbakanlık makamına oturmadan önce 2010-2016 yıllarında Muhafazakar Parti hükümetinde İçişleri Bakanlığı yapan May, polis teşkilatının kadrosunda yaptığı tenkisat nedeniyle eleştiriliyor.

İngiltere tarihinde İçişleri Bakanlığı görevinde en uzun süre kalan kişi olan May'in döneminde polisin kadrosu yaklaşık 20 bin kişi azaltıldı. Aynı dönemde polise ayrılan bütçe de yüzde 20 düşürüldü.

Perşembe günü erken genel seçim için sandık başına gidecek İngiltere'de seçimin ilan edildiği 18 Nisan'dan bu yana peş peşe iki terör saldırısı düzenlendi. Siyasi gözlemciler İngiltere tarihinde iki terör saldırısının hemen ardından gidilen başka bir seçim olmadığını vurgularken, terör ve güvenlik sorunu seçim gündemine damgasını vurmuş durumda.

Cumartesi gecesi kullandıkları minibüsle Londra Köprüsü üzerinde yayaları ezen, daha sonra da yakındaki Borough Pazarı'nda araçtan inerek çevrede bulunanları bıçaklayan üç kişi, polis tarafından vurularak öldürülmüştü. Olayda, saldırganların yanı sıra 7 kişi hayatını kaybetmiş, 21 ağır 48 kişi yaralanmıştı.

İki hafta önce Manchester'da düzenlenen intihar saldırısında 22 kişi, mart ayında Londra'daki Westminster köprüsündeki araçlı ve bıçaklı saldırıda da 6 kişi hayatını kaybetmişti.