Artvin
İstanbul'da dünyaya gelen Kamil Yılmaz, üniversite eğitiminin ardından 12 yıl farklı tekstil firmalarında çalıştı.
Son olarak İstanbul'daki uluslararası bir tekstil firmasının bölge tanıtım sorumlusu olarak görev yapan Yılmaz, büyükşehir yaşamı ve yoğun temposundan sıkılarak işten ayrıldı.
Satın aldığı minibüsü babasının yardımıyla karavana dönüştüren Yılmaz, çalıştığı dönemde görmesi gereken yerleri gezemediği gerekçesiyle Türkiye'yi gezmeye karar verdi.
Karavanıyla Çanakkale'den başladığı tur kapsamında bugüne kadar 73 il gezen Yılmaz, Artvin'in "sakin şehir" ünvanlı Şavşat ilçesine geldi.
Yılmaz, gittiği bölgelerde farklı şirket, kurum ve kuruluşlara çektiği tanıtım filmleriyle geçimini sağlıyor.
34 yaşındaki Kamil Yılmaz, doğayla iç içe olmanın kendisine iyi geldiğini söyledi.
Doğduğu toprakların tamamını gezmeyi amaçlandığını belirten Yılmaz, "Tüm Türkiye'yi gezmek için çıktığım yolda üç yıl sonunda 73 ili gezerek hayallerimin bir kısmını gerçekleştirdim hatta İran'a da gittim. Gezmeyi seven, ruhu özgürlükçü, bulunduğu noktada uzun süreler kalamayan bir insanım." dedi.
"Karavan hayatında zorlanmıyorum"
Tam zamanlı karavan hayatının herkes için kolay olmadığını dile getiren Yılmaz, "Ben bu duruma alıştım. Bir insan için evi konfor alanıdır. Çadırda kaldığında zorlanır. Artık karavan da benim konfor alanım. Burası benim evim. Buranın dışında bir şey yaptığımda zorlanıyorum ama karavan hayatında zorlanmıyorum. 1000 günden fazla bir zaman diliminde bu karavanda yaşıyorum." diye konuştu.
Kamil Yılmaz, 3 ay önce evlendiğini, eşinin kendisine destek olarak aldığı kararlara saygı duyduğunu dile getirerek, şunları söyledi:
"Eşim bir süre benimle kaldı, sonra işi gereği İzmir'e döndü. Annem babam bana 'çılgın' diyor. Bu maceraya ilk atıldığımda annemin beklentisi bir ayda sıkılıp geri döneceğim yönündeydi.
Onlar da alıştılar ve bana destek oluyorlar. Bu, şehir hayatından kaçarak hem Türkiye'deki kültürel ve doğal zenginlikleri görmek hem de farklı insanlar tanımak için çıktığım bir yolculuk."
Yılmaz, karavan macerasının yaban hayatını yakından tanıma fırsatı sağladığına işaret ederek, ayı, domuz, çakal, tilki gibi çok sayıda yabani hayvan gördüğünü söyledi.