Kuşlarının sesine uyanan Aras ve Ayaz kardeşler, enkazdan 33 saat sonra kurtarıldı

10 yaşındaki Aras ve 9 yaşındaki Ayaz Baki Dövme, depreme Antakya ilçesi General Şükrü Kanatlı Mahallesi Fevzi Paşa Caddesi'nde 6 katlı Yurdagül Apartmanı'nın son katında babaannesi, dedesi ve halasıyla yakalandı.

Apartmanın yıkıntıları arasından, 33 saat sonra İstanbul İtfaiye ekiplerince kurtarılan kardeşler, teyze ve eniştelerinin yardımıyla Mersin'e getirilerek, Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi altına alındı.

Aras Dövme, AA muhabirine, deprem sarsıntısında kardeşiyle büyük korku yaşadıklarını söyledi.

Kuşlarının ses çıkarmasıyla uykudan uyandıklarını aktaran Aras, "Kardeşimle hemen koridora gittik. Babaannemiz de oradaydı. Halam aşağıya inmeye kalktı, babaannem elinden tuttu. Çünkü merdivenler o sıra çöküyordu. Sonra birden duvar patladı, biz mutfağa düştük. Gece hiçbir şey göremiyorduk. Sabah baktık ki kafamızın üzerinde kocaman duvar var. Babaanneme sarılmıştık. Babaannemin tam arkasında kocaman delik vardı. Sol bacağımı kurtarabildim ama sağ bacağım kolonların altındaydı. Kurtarmaya çalışırken deliği gördüm. Delik o kadar kocamandı ki attığımız taş aşağıya düşüyordu." diye konuştu.

Aras, kardeşiyle umutlarını kestikleri anda ekiplerin ve akrabalarının seslerini duyunca çok mutlu olduklarını dile getirdi.

Ekiplerin müdahale ettiğini anlatan Aras, "Yakınlarımız da geldi bize seslendi. Sesimizi duydular, kurtarmaya çalıştılar. İstanbul'dan gelen itfaiye ekipleri ayağımızın üzerindeki kolonları kesti. Bizi kurtardı. Üzerimizi değiştirip, yorgana sarıp hastaneye götürdüler." şeklinde konuştu.

Kardeşi 9 yaşındaki Ayaz da kendilerini uyandıran kuşlarını enkazda kaybettiklerini ifade etti.

Yaşadıkları korku dolu anları anlatan Ayaz, şöyle konuştu:

"Kuşlarımız bizi 'cik cik' sesiyle uyandırdı. Televizyonumuz düştü, evimiz yıkıldı. Üstümüze duvar düştü. Ayağımın üstüne kapı düşmüştü. Yakınlarımız bize 'Sakin olun, nefesinizi boşa harcamayın.' dedi. Bizi Mersin'e getirdiler. Sonra bu hastaneye getirildik. Yavaş yavaş bizi iyileştirmeye çalışıyorlar. Şimdi çok iyiyim."

Baba Kenan Dövme, deprem anında kendisi ve çocuklarının annesinin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde olduğunu belirtti.

Depremin şiddetini anlayınca hemen kente ulaştıklarını anlatan Dövme, "Hatay'daki akrabalarımız enkazın altında kalan ailemi yaklaşık 33 saat boyunca konuşarak uyanık tutmaya uğraştılar. Sonrasında ekipler müdahale edip, enkaz altından çıkardılar. 6. katta oturuyorlardı. Bina tamamen yıkıldı. Şükürler olsun ki ufak tefek zayiatla atlattık." dedi.

Çocuklarının da Kıbrıs'ta yaşadığını ancak pandemi döneminde Hatay'a gelip eğitimlerini burada sürdürdüklerini kaydeden Dövme, ilgilerinden dolayı hastane personeline teşekkür etti.

Mersin Üniversitesi Hastanesi Üroloji Araştırma Görevlisi Dr. Can Arici, depremzede kardeşlerin durumlarının iyi olduğunu bildirdi.

Kardeşlerin 7 Şubat gecesi geldiğini anlatan Arici, "İki depremzede kardeşimiz servisimizde akut böbrek yetmezliği ile takip edildi. Gerekli tedavilerine devam ettik. Şu an durumları gayet iyi. Yatışlarının 7. günlerinde akut böbrek yetmezliği durumu da giderilmiş oldu. Taburcu etmeye kadar gelmiş olduk." ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA