?>

Malatya'da enkaz altında kalan anne ve kızı yakınlarının sesinden güç alarak hayata tutundu

Malatya'nın Doğanşehir ilçesinde, 6 Şubat'taki ilk depremin ardından evlerine döndükten sonra ikinci zelzelede enkaz altında kalan anne ve kızı, yakınlarının seslerinden güç alarak tutunduğu ikinci hayatlarında felaketin izlerini birlikte siliyor.

Çevre-Hayat - 3 yıl önce

Uşak
Doğanşehir'de yaşayan 4 kişilik Günaydın ailesi, merkez üssü Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesi olan 7,7 büyüklüğündeki ilk depremde evlerinden çıktı. Bir süre dışarıda bekleyen Mulla Günaydın (76) ile eşi Rabia Günaydın (76) ve kızları Sibel Günaydın (50) kar yağışı ve soğuk havadan dolayı evlerine döndü.
Sibel Günaydın'ın oğlu 13 yaşındaki Murat Samet Günaydın ise oturdukları binanın girişinde çıraklık yaptığı berber dükkanında ustasıyla kaldı.
Öğle saatlerinde bu kez merkez üssü Elbistan olan 7,6 büyüklüğündeki ikinci depreme yakalanan Günaydın ailesinin evlerinin bulunduğu 3 katlı bina yıkıldı. Sibel Günaydın, anne ve babasıyla enkaz altında kalırken o sırada berber dükkanında bulunan oğlu Murat Samet Günaydın ise kaçarak kurtuldu.

Baba Mulla Günaydın'ın kendi imkanlarıyla enkaz altından çıktığı anne Rabia Günaydın'ın 3, kızları Sibel Günaydın'ın ise 8 saat sonra enkazdan sağ çıkarıldığı Günaydın ailesi hastanedeki tedavileri sonrası Uşak'taki çocuklarının yanına geldi.
Kemalöz Mahallesi'nde kiraladıkları eve yerleşen aile, hayırseverlerin de yardımıyla evlerinin eşyalarını tamamladı, 7'nci sınıf öğrencisi Murat Samet Günaydın ise aynı mahalledeki Ömer-Dönmez Toklu Ortaokuluna yerleştirildi.
Yaşadıkları iki büyük depremde hayata tutunmayı başaran ve yeni bir yaşam için mücadele eden aile, kendilerinde de derin iz bırakan bu büyük afetin izlerini birbirine destek olarak silmeye çalışıyor.
Tip-1 diyabet hastası olan Sibel Günaydın, AA muhabirine, deprem sırasında hareket edemediğini, bir süre sonra da tavanın ayaklarının üzerine düştüğünü söyledi.

Enkazın altında ailesinin ve çocuğunun seslerini duyarak güç aldığını aktaran Günaydın şöyle devam etti:
"İmdat diye bağırıyorum. Toz toprak, böyle nefes alamıyor insan. Ağzın, kulakların yani toz toprak doluyor. Sesimi duyurmaya çalıştıkça iyice sesim gidiyor. Ne yapacağım diye düşündüm. 'Kalbim durur, buradan çıkamazsam çocuğumu bir daha göremem. Allah'ım sen yardım et.' diye dua ediyordum. Başka bir şey yapamıyordum. Annem, babam bir de çocuğumun sayesinde... Çocuğum dedim. Aşağıda şu an beni arıyor. O arıyor, ben onun sesini duyuyorum. Sesleri duyuyorum ama kolayca çıkamıyor insan. Onların sesini duydukça güç alıyordum. 'Sibel çıkman lazım, çık.' diyordum kendime."
Enkazdan kurtulmak için büyük mücadele verdiğini anlatan Günaydın, "Ekipler gelince çok sevindim, çok mutlu oldum. 'Kurtuluyorum. Ne kadar güzel bir duygu. Ölmeden çıkıyorum.' dedim. Allah'ım, kimse kalmasın böyle afetlerde. Kimse yaralanmadan bütün insanlar çıksın. Sağ çıkmak yani çok güzel bir duygu. Dünyalar benim oldu. Yaşadığım için şükrettim ben. Yani tarif etmek imkansız bir şey." diye konuştu.
Uşak'a geldikten sonra herkesin kendilerine yardım etmek için seferber olduğunu, oğlunun öğretmenlerinin yakından ilgilendiğini dile getiren Günaydın herkese teşekkür etti.
Deprem sırasında kıyametin koptuğunu düşündüğünü, enkaz altında eşinin seslerini duyduğunu aktaran Rabia Günaydın, kendisini enkaz altından çıkaran ekip üyelerinin ellerini öpmek istediğini belirterek "Vatandaşlarımız da devletimizde bize çok yardımcı oldular. Allah onların hepsinden razı olsun. Evimizi döşediler. Bize ne lazımsa veriyorlar. Allah hepsinden razı olsun." ifadesini kullandı.

Deprem sırasında bir anda tozun dumanın içinde kaldığını söyleyen Mulla Günaydın da şöyle konuştu:
"Eşim ve kızım 'Beni kurtar.' diye bağırıyordu. Ama çaresizsin, gücün yetmiyor. Jandarmalar gelince dünyalar benim oldu. Biri direkt 'Sibel, Sibel' diye bağıra bağıra girdi. Arkasından da diğerleri girdi, çıkardılar. Polisler de vardı. Onlar da yardım etti. Dünyalar benim oldu. Ailen kurtulmuş, çocuğun kurtulmuş. İnsan sevinmez mi? Mal mülk önemli değil. Can kaybı olmayınca dünyalar senin oluyor."

Kaynak: AA
dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

İsviçre, Almanya'nın tank talebine "şüpheli" yaklaşıyor

2023-03-08 20:48 - Dünya

Vietnam Cumhurbaşkanı Vo Van Thuong’a Türk dostu Ünver Sel’den kutlama

2023-03-05 20:28 - Özel Haber

Deprem bölgesinden İstanbul'a getirilen 1112 yaralının tedavisi devam ediyor

2023-03-05 13:47 - Gündem

Futbolda Kaleci nedir?

2023-03-10 00:07 - İnsan&Hayat

Fransız Senatosu emeklilik reformunun en tartışmalı maddesini onayladı

2023-03-09 11:47 - Dünya

Sevilla, kötü gidişi durdurmak için umudunu Fenerbahçe maçına bağladı

2023-03-05 14:57 - Spor

Nilay Aydoğan, Turgutlu’daki maçta anıldı

2023-03-10 00:11 - İnsan&Hayat

Depremlerde hayat kurtardı, Artvin'deki çığda vefat etti

2023-03-04 22:32 - Gündem

Konya Büyükşehir Belediyesi, Hatay'da su altyapı çalışmalarını kesintisiz sürdürüyor

2023-03-07 19:17 - Gündem

Depremzede teknik direktör, sporla hayata tutunuyor

2023-03-11 11:44 - Spor

İlgili Haberler

Yeni bulgular, kedilerin insanlarla ilişkisinin sanılandan daha geç başladığına işaret ediyor

14:53 - Çevre-Hayat

Kadın iç mimar seramikten takı, obje ve duvar dekoru yapma hobisini kazanca dönüştürdü

12:57 - Çevre-Hayat

Kayseri'deki Kapuzbaşı Şelaleleri yılın her günü çağlıyor

12:42 - Çevre-Hayat

Down sendromlu genç çalıştığı fabrikada azmiyle takdir topluyor

12:28 - Çevre-Hayat

Yaşlı ve engelliler için cami duvarına asansör kurdular

12:18 - Çevre-Hayat

Günün Manşetleri

Kartlı ödemelerin tutarı ekimde 2 trilyon 210,4 milyar lira oldu

15:03 - Ekonomi

Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı: İklim değişikliğinin etkileriyle suya erişim gittikçe zorlaşıyor

14:52 - Ekonomi

Malezya ve Türkiye'nin gelişen ticari ilişkileri dikkati çekiyor

14:32 - Ekonomi

AJet'ten üniversite öğrencilerine yarı zamanlı iş imkanı

14:28 - Ekonomi

Senegal'de okyanus kenarında ateş gösterisi düzenlendi

14:23 - Dünya