Mersin
Üniversite eğitimi için gittiği İstanbul'da 18 yıl yaşayan 40 yaşındaki matematik öğretmeni İbrahim Pelit, doğup büyüdüğü toprakların gelişmesine katkı sunmak için geri döndüğü Mersin'in Mut ilçesindeki köyünde muhtar oldu.
Toros Dağları'nın eteklerindeki Bozdoğan köyünden 1997 yılında İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesi Matematik Bölümü'nü kazanmasıyla ayrılan Pelit, 2003'te öğretmen oldu.
İş hayatına adım attıktan sonra çeşitli eğitim kurumlarında 13 yıl boyunca görev yapan Pelit, şehir hayatından sıkılınca, doğup büyüdüğü topraklara hizmet etmek için İstanbul’dan ayrılma kararı aldı.
Pelit, Mersin'in Mut ilçesindeki Bozdoğan köyüne dönerek, babasından kalan tarlalarda çiftçilik yapmaya başladı. Öğretmenlik kariyerini de sürdüren Pelit, bölgedeki özel eğitim kurumlarında öğrenci yetiştirmeye devam etti.
Bu süreçte bölgedeki susuzluk sorununu çözmek için hayata geçirdiği gölet projesiyle yöre halkının takdirini kazanan Pelit, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimlerinde mahalle muhtarı adayı oldu.
Yürüttüğü seçim kampanyasıyla köydeki 4 muhtar adayını geride bırakan Pelit, muhtarlık mührünü teslim alarak görevine başladı.
"Köyümüze döndüğüm için pişman değilim"
İbrahim Pelit, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İstanbul'daki 18 yıllık yaşantısının ardından köyüne dönme kararı almasındaki en büyük etkenin, doğduğu topraklara duyduğu özlem olduğunu söyledi.
İstanbul'da yaşadığı yıllarda doğaya özleminin arttığını belirten Pelit, "Bozdoğan köyüne dönerken sadece sıkıldığım için değil, Anadolu'nun ve köylerimizin güçlü olması, ayağa kalkması gerektiği için döndüm.
Üretim ve sosyal yaşamla köylerimizi canlandırmamız lazım. Bunun için döndüm, pişman da değilim.” dedi.
Pelit, köyünün kalkınması adına yürüttüğü faaliyetlerle yöre halkı tarafından desteklendiği için muhtar olmaya karar verdiğini ifade ederek, şöyle konuştu:
“Köy halkı bize çok destek verdi, yüreğine bastı. Burada 5 adayla yarıştık. Çok demokratik bir ortam oldu. Seçim gecesi hiçbir köylü uyumadı. Köylünün, seçim sonuçlarında karar kıldığı kişi ben oldum.
Çok garip bir duygu, tarif edilemez. İstanbul’da da yaşadım. Farklı kültürler, boğucu hayat ve trafik karmaşasından ardından köy hayatı çok sakin ve daha huzurlu."
"Babamın yarım bıraktığı işleri tamamlamak istiyorum"
Hayatını kaybeden babasının da köyde 20 yıl boyunca muhtarlık yaptığını aktaran Pelit, şunları kaydetti:
"Babam bu köyün yollarını yaptırıp suyunu getiren bir insan. Ben de inşallah babamın yarım bıraktığı işi tamamlamak adına projelerimizi hayata geçirmek istiyorum. Yerelden genele doğru bir yönetim anlayışını hayata geçirmek için gerekli çalışmaları yapmayı düşünüyorum."
Pelit, öğretmenlik, muhtarlık ve çiftçiliği devam ettireceğini sözlerine ekledi.