MOSTAR (AA) - Bosna Hersek'in güneyindeki Mostar şehrinde, "453. Geleneksel Mostar Köprüsü Atlayışları" yapıldı.
Mimar Sinan'ın öğrencisi Mimar Hayrettin tarafından 1566'da inşa edilen tarihi Mostar Köprüsü'nde geleneksel olarak düzenlenen atlama yarışlarında, 29 sporcu kendini 28 metre yükseklikten Neretva Nehri'nin zümrüt yeşili sularına bıraktı.
Mostar'da asırlardır devam eden geleneksel atlayışların "baş üstü" kategorisinde 15, "dik atlayış" kategorisinde ise 14 sporcu yarıştı.
Geleneksel atlayışların "baş üstü" kategorisinde Lorens Listo 13. kez birinci olma başarısını gösterdi. Aynı kategoride Stefan Jeftic ikinciliği, Mustafa Saric ise üçüncülüğü elde etti.
Listo, atlayışların ardından yaptığı açıklamada, bugün yarışlara son kez katıldığını ancak atlayışlardan asla vazgeçmeyeceğini ifade etti.
Yarışların ikinci kategorisi dik atlayışta ise İgor Kazic 7. kez birinci oldu. Bu kategoride Kenan Maslesa ikinci, Admir Delic de üçüncü sırada yer aldı.
Kazic, yağmurlu havada gerçekleşen atlayışların kendisini biraz zorladığını aktararak, "Buna rağmen başardım. Mutlu ve gururluyum." dedi.
Bu yıl 453'üncüsü düzenlenen Geleneksel Mostar Köprüsü Atlayışları, yerli ve yabancı binlerce seyirciye görsel şölen yaşattı.
Mostar Köprüsü'nde, 1566 yılında Mimar Hayrettin tarafından inşa edilmesinden bu yana sürdürülen yarışlara Bosna Hersek, Slovenya, Sırbistan, Hırvatistan, Kosova, Makedonya, Karadağ ve diğer ülkelerden de sporcular katılıyor.
Mostar şehrinin "ruhu" olarak bilinen tarihi köprü, 9 Mayıs 1993'te, Bosna Hersek'teki savaşın en acımasız saldırılarından birinin kurbanı olmuştu.
Yüzyıllar boyunca Bosna Hersek'te hoşgörü ve kültürel çeşitliliğin sembolü olan Mostar Köprüsü, Hırvat birliklerinin tank atışlarına dayanamayarak 9 Kasım'da Neretva Nehri'nin sularına gömülmüştü.
Ancak Mostarlılar, köprünün yıkılmasına ve savaş şartlarına rağmen geleneksel köprüden atlama şölenini sürdürmüştü. Mostar Köprüsü, Türkiye'nin girişimleriyle aslına uygun olarak 2004'te yeniden inşa edilmişti. Mostar Köprüsü'ndeki atlama yarışlarına Evliya Çelebi, Seyahatnamesi'nde de yer vermişti.