İstanbul
Sultangazi'de bulunan bir sanayi sitesinde otomobil bakım merkezinin hem ustası hem de sahibi olan Ahmet İlhan, küçük yaşlarda otomobillere eklemeler yaparak maket yapmaya başladı.
İlerleyen yaşlarda Gümüşhane'deki köyüne giden İlhan, burada hayran olduğu köy evlerinin maketlerini yapmaya karar verdi.
Sanayideki atıl malzemeleri değerlendirmeyi düşünen İlhan, köyündeki evlerin maketlerini yapmaya başladı.
Gördüğü evleri kafasında modelleyen İlhan, atıl malzemelerle köy evlerinin neredeyse bire bir aynısını oluşturdu.
Ahmet İlhan, köyünü özlediğini söyleyen arkadaşlarına da evlerinin maketlerini yaparak hediye ediyor.
"Cebim sürekli atıl malzemelerle doldu"
Ahmet İlhan, AA muhabirine, maketleri yapmaya köyüne olan özlemi nedeniyle başladığını anlattı.
Yaklaşık 30 yıldır Sultangazi'deki sanayi sitesinde esnaflık yaptığını kaydeden İlhan, şunları söyledi:
"Bu hobiye duygu dolu başladım. Eski evlere bakıp, hayal kurarak başladım. Küçük yaşta köye gittiğim zaman hep 'Ben bu evin maketini yapacağım.' diye hayalini kurdum. Köyden İstanbul'a döndüğümde sürekli bir özlem oluyordu. Köyü özlüyordum. Önce ufak araçlarla başladım. 90'lı yıllarda Kur'an kursundan çıktığımda bakkalda satılan küçük arabaları alıp, cam filmi, paçalık yapardım. Bunu yaparken 10 yaşındaydım. Sonra alışkanlık yaptı. Şimdi de ev, araba, uçak yaparak devam ediyorum."
İlhan, maket yaparken şişe kapağı, conta gibi malzemeler kullandığını belirterek, "Tabi ki herkes basit şekilde yapmak ister. Mesela 3 boyutlu yazıcıyla yapınca, eski evlerdeki detayları yakalayamıyorsun." dedi.
Evlerin yapımında atıl malzemeler kullandığın aktaran İlhan, şunları söyledi:
"Evde pimapen, ahşap kapı yapacağım zaman yazıcı kullanmak yerine, el yapımı olması için atıl malzeme kullanarak yapıyorum. Aklınıza ne gelirse kullanıyorsunuz. Bu işlerle uğraşmaya başlayınca zaten eşyalara daha farklı bakmaya başlıyorsunuz. Conta buluyorsunuz, kapının üzerine güzel pervaz olur diyorsunuz. Cebim mesela sürekli atıl malzemelerle dolu. Çamaşır suyu şişesinin kapağıyla mesela pervane çıkarabiliyorum. Ne kadar anlatsam az kalır aslında. Bir şeyi görüyorsunuz ve nasıl kullanabileceğinizi hayal ediyorsunuz."
"Bunu ticarete dökmek istemiyorum"
Yaptığı maketlerden maddi beklentisi olmadığını ifade eden İlhan, "Bir arkadaşımın köyünde evi var. Yaptığım maketleri gördü. Evin maketini yapmak istediğini ancak böyle yetenekleri olmadığını söyledi. Ben de evin fotoğraflarını çekip getirmesini söyledim. Yapıp, hediye etmek istedim. Benim amacım, köyündeki evine bakarak özlem gidermesi. Yaptıklarımı zaten hediye ediyorum. Böyle de devam edeceğim. Bunu ticarete dökmek istemiyorum." diye konuştu.
Ahmet İlhan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Sanayide şunu yapmak o kadar iyi geliyor ki. Mesela canım bir şeye sıkılıyor, hemen yukarı çıkıp pencere yapıyorum. Bunu görüp yaşamanız lazım. Benim için farklı bir boyut. Ben bunu yaptığım zaman farklı hissediyorum. Herkesin farklı bir değeri, hobisi vardır. Benim rahatladığım şey ise bu. Benim terapim bu. Bambaşka bir his."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com