PEKİN
Çin Dışişleri Bakanlığı, ABD donanmasına ait gemilerin, Güney Çin Denizi'nde seyrüsefer serbestisi çerçevesinde devriye yapacağı yönündeki iddialara tepki gösterdi.
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Gıng Şuang, yaptığı olağan basın toplantısında, ABD donanmasına ait uçak gemisi görev grubunun, Güney Çin Denizi'nde devriye gezmeye hazırlandığı yönündeki iddiaların sorulması üzerine "ABD'yi Çin'in egemenlik ve güvenliğine meydan okuyacak herhangi bir eylemden uzak durmaya çağırıyoruz." dedi.
ABD'ye Güney Çin Denizi uyarısı
Güney Çin Denizi'nde gerilim tırmanıyor
Pekin yönetiminin, söz konusu bölgede seyrüsefer serbestisi çerçevesinde uluslararası hukuka uygun şekilde görev yapılmasına saygı duyduğunu belirten Gıng, ancak herhangi bir ülkenin "serbesti" adı altında Çin'in egemenliği ve güvenliğine zarar vermesine karşı olduğunu söyledi.
Gıng, Güney Çin Denizi'nde istikrarın Çin ve Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) ülkelerinin çabalarıyla sağlandığını öne sürerek, ABD'yi bu duruma saygı duymaya çağırdı.
ABD basınında, geçen hafta sonu, ülke donanmasına ait Carl Vinson Uçak Gemisi Görev Grubu'nun Güney Çin Denizi'nde devriye hazırlığı yaptığı yönünde haberler çıkmıştı.
Çin, 1947'de yayımladığı 9 kesik çizgili haritayla Güney Çin Denizi'nde bölgenin yaklaşık yüzde 80'i üzerinde hak iddia ediyor. İlgili bölgede kendi öz savunma hakkını uluslararası hukuka göre kullandığını iddia eden ve askeri tesisler inşa eden Çin'in, Nanşa (Spratly) Adalar grubunda Subi Resifi (Cubiciao), Fiery Cross Resifi (Yongşudao) Mischief Resifi (Meciciao) adlı yapay adaları, Şişa (Paracel) adalar grubunda ise Moody (Yongşingdao) adasında askeri ve sivil kullanım amaçlı uçak pistleri bulunuyor.
Hidrokarbon ve balıkçılık açısından zengin kaynaklara sahip olan, aynı zamanda dünyanın en önemli uluslararası nakliye güzergahları arasında yer alan Güney Çin Denizi, dünya deniz ticaretinin 3'te 2'sine evsahipliği yapıyor.
Güney Çin Denizi'ndeki ticaretin en önemli kısmını enerji kaynaklarının taşınması oluşturuyor. Çin, ithal ettiği petrolün yüzde 80'ini, Güney Kore yüzde 65'ini, Japonya ve Tayvan da yüzde 60'ını bu güzergahı kullanarak taşıyor.