Ordu
.w3-content { max-width: 100%; margin: auto;} .w3-tooltip, .w3-display-container {position: relative;} .w3-black, .w3-hover-black:hover { color: #fff!important; background-color: #000!important;} .w3-display-left { position: absolute; top: 50%; left: 0%; transform: translate(0%,-50%);-ms-transform: translate(-0%,-50%);} .w3-display-right { position: absolute; top: 50%; right: 0%; transform: translate(0%,-50%);-ms-transform: translate(0%,-50%);} .w3-btn, .w3-button {-webkit-touch-callout: none;-webkit-user-select: none; -khtml-user-select: none;-moz-user-select: none; -ms-user-select: none;user-select: none;} .w3-btn, .w3-button {border: none;display: inline-block;outline: 0;padding: 8px 16px;vertical-align: middle;overflow: hidden;text-decoration: none;color: inherit;background-color: inherit;text-align: center;cursor: pointer;white-space: nowrap;}Pide salonunda sergilenen eşyalar müşterileri geçmişe götürüyorYaklaşık 28 yıldır yemek sektöründe çalışan ve 8 yıldır nostaljik eşyalar biriktiren Kuloğlu, başta Çorum, Sinop, Giresun ve Trabzon olmak üzere farklı şehirlerin yanı sıra Almanya'dan temin ettiği mutfak gereçleri, daktilo, gaz lambası, radyo, dikiş makinesi, ütü gibi eşyaları, Altınordu ilçesindeki işletmesinde sergiliyor.
Üç çocuk babası Kuloğlu, AA muhabirine, "İnsanlar geçmişini unutmasın" düşüncesiyle bu yola çıktığını söyledi.
Çocukluğundan beri eski eşyalara ilgisinin olduğunu dile getiren Kuloğlu, şöyle devam etti:
"Bu tarz eşyalar atılıyor, satılıyor. Ben bunun taraftarı değilim. Tarihimizi, geçmişimizi seviyorum. Bunlarla insanlar yaşadı, benim için değerli şeyler. Büyüklerimle konuştuğumda bunların, bir tencerenin, bir yatağın, bir yorganın çok değerli olduğunu söylüyor. İnsanların da hoşuna gidiyor. Buraya gelip ağlayan insanlar oldu. Hepsinin bir anısı var."
Kuloğlu, eşyaların bazılarını sahiplerinin getirdiğini bazılarını da kendisinin satın aldığını belirterek, "Öyle insanlarla karşılaştım ki bakracı kalmış, kadın onunla konuştuğunu söyledi. Annesinden kalan tek bir şey. Kadın 70 yaşındaydı. Bana, 'Beni hayata bağlayan tek şey, ben ölürsem alırsın.' dedi. Yani gerçekten bizden büyükler bunların değerini çok iyi biliyor." diye konuştu.
Bir tencere için Çorum'a gittiğini, ayrıca bölgedeki diğer şehirlere de giderek eşyalar aldığını anlatan Kuloğlu, "Şu anki dükkanım 7 senedir burada açık. Baştan beri de eşyaları burada sergiliyorum. Hayalimde antik bir restoran açmak vardı zaten. Böyle biraz malzeme biriktiriyorum. İnsanlar mutlu oluyor. Gelen insanlar fotoğraf çektiriyorlar, soruyorlar, ilgilerini çekiyor." dedi.
"Müze içinde yemek yer gibi hissediliyor"
Müşterilerden Soner Özdemir, çocukluğunda önemli yere sahip bakır eşyaları burada gördükçe maziye gittiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Hem yemeğimi yiyorum hem de tarihte bir yolculuk yapıyorum. Cihan ustaya teşekkür ediyorum. Müze içinde yemek yer gibi hissediliyor. Farklı bir his oluyor. Hem yemeklerini beğeniyoruz hem de tarihi yansıtma şekli güzel bir mekan. Tarihimizi unutmama açısından da çok önemli olduğunu düşünüyorum."
Burak Tulgar, severek geldikleri işletmede yemeklerinin yanı sıra dükkanın içinin de gayet hoş olduğunu ifade etti.
Tarihi anıları yemek yerken yaşadıklarının altını çizen Tulgar, "Bundan dolayı da memnunuz, her şey çok güzel. Gayet hoş bir ortam var. Yemek yemekten keyif alıyoruz." ifadesini kullandı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com