Az yem ve az suyla yola koyulma özelliğine sahip Rahvan atlarının nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya.
Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethederken bindiği ve padişah atı olarak da bilinen, bakımları dahil her konuda sahibine kolaylık sağlayan, az yem ve az suyla yola koyulma özelliğine sahip Rahvan atlarının nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya.
Nesli tükenmek üzere olan Rahvan atlarının korunması için uğraştıklarını belirten Mardinli Rahvan atı yetiştiricisi Şehmus Toprak, eskiden bir çok amaçla kullanılan Rahvan atlarına duyulan ilginin azlığı nedeniyle, yetiştiriciliğinin de yok olmaya başladığını belirtti. Mardin’in dar sokaklarında ulaşımı kolaylaştırmak için kullanılan Rahvan atlarına sevgisini dile getiren Toprak, 'At merakım çok küçük yaşlarda başladı. At sevgisi bambaşkadır. İnsandan alamadığınız sevgiyi atlardan görebilirsiniz. Kısa mesafelere ulaşım için atı tercih ederim ve atın zevkini arabaya değiştirmem' dedi.
Aç kalabileceğini, fakat atlarını aç bırakamayacağını aktaran Toprak, 'Günde 3 saat atlarımla ilgilenirim. Bu atlara illa ki bakmalıyım. 3 saat dahi atlarla ilgilenmem için kısa bir süre ancak imkanlarım bunu gerektiriyor. At da çocuk gibidir. Çocuğuna nasıl bakıyorsan atını da öyle bakacaksın. At ile çocuğun hiçbir farkı yok' diye konuştu.
Rahvan atlarının bölge insanı için en makbul at türü olduğuna dikkat çeken Şehmus Toprak, 'Rahvan atların hepsi bir olmuyor. Bazı Rahvan atları koşarken dizden vuruyor bazıları sırttan gidiyor bazıları ise koldan gidiyor. En makbul Rahvan dizden gidenidir. Dizden giden Rahvan binicisini sarsmaz. Rahvan ata bindiğiniz zaman bir araba konforunda hissediyorsunuz kendinizi. İnsanı üstündeyken sıkmaz. Ata bindiğiniz zaman insanın tüm stresini alıyor. Rahvan atının en güzeli doru renk olanıdır. Doru renkte olan at kolay bozulmaz. Kır renk olanı da tay iken güzeldir. Kır renk olan büyüdükçe rengini ve güzelliğini kaybediyor, vücudu beneklenmeye başlıyor. En makbul olan Rahvan atı Güneydoğu Rahvan’ıdır İran’dan getirilen Rahvan atı da mevcuttur. Ancak İran’dan getirilenler istenilen düzeyde olmuyor' şeklinde konuştu.Bir süre önce Ege ve Akdeniz bölgelerine at satabildiklerini, ancak şu an ellerindeki atları satamadıklarını kaydeden Toprak, insanların ata duydukları merakın gün geçtikçe tükendiğine dikkat çekti.
Yer sıkıntısını, Rahvan atının yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmasının nedeni olarak gören Toprak şunları söyledi:'Mardin’de at merakı yavaş yavaş tükeniyor. Eskiden Mardin’de 8 tane han vardı. Bu hanların hepsi at doluydu. Köylüler at için şehre gelirdi. Atlara çok talep vardı. Ancak atlara duyulan ilginin azalması Rahvan atı yetiştiriciliğini de azalttı. At almak isteyen yer sıkıntısı nedeni ile vazgeçiyor. Atlara merakım çok ancak atlarımın şu anki yerleri pek iyi değil. Şehir içinde at koşabileceğimiz alan yok. Mardin’de atların koşmalarına müsait sahalar yapıldığı takdirde atçılığa ilgi artacaktır. Son olarak Atların ilgililerine sunulması için pazar alanı oluşturulmalıdır. Bu vesile ile Rahvan atların nesli tükenmez, atlara duyulan sevgi artar ve bu meslek ölmez.'
dikGAZETE.com