MOSKOVA - ÖZEL
Rusya Federasyonu’na bağlı Başkortostan Cumhuriyeti’nde düzenlenen ve dikGAZETE’nin yabancı medya sponsoru olduğu Zauralye-2025 Sabantuy forumunda Türkiye-Rusya ekonomi işbirliği geniş şekilde masaya yatırıldı.
Konuşmacılara göre, “Tüm uluslararası zorluklara rağmen, Rusya ve Türkiye arasındaki dış ticaret cirosu yüksek bir dinamik gösteriyor. Geçen yılki sonuçlara göre, karşılıklı ticaret hacmi 52,6 milyar dolara ulaştı. Bunun 44 milyar dolarını Rusya ihracatı, 8,6 milyar dolarını ise Türkiye'den ithalat oluşturdu.”
İki ülke temsilcileri, Zauralye-2025 yatırım sabantuyu kapsamında düzenlenen "Rus-Türk dış ticaret ilişkileri: ihracat ve ithalatta olası büyüme noktaları" oturumunda, ticaret cirosunun daha da büyümesi için fırsatları ele aldı. Katılımcılar, gelecek vaat eden alanları belirlemekle kalmadı, aynı zamanda başarılı iş birliği araçlarını ve örneklerini de paylaştı.
Konuşmacılara göre Türk iş dünyası özellikle Rusya'nın bölgeleriyle ilgileniyor. Çarpıcı bir örnek olarak, 2024 yılı sonuçlarına göre cumhuriyetin dış ticaret cirosu yapısında %10,7'lik bir payla ikinci sırada yer alan Başkurdistan gösterilebilir. Aynı zamanda, Türkiye'ye yapılan ihracat %89,4, ithalat ise %10,6'dır.
"Tarar Un ve Gıda San.Tic.Ltd.Şti." şirketinin kurucusu Birol Tarar, ülkenin tarım sektörünün gelişimine yatırım yapmaya ve kaliteli ayçiçeği tohumu üretimindeki deneyimlerini paylaşmaya hazır olduğunu belirtti. Türk iş insanı, Şirketin dayanıklı tohum ıslahı konusunda geniş deneyime sahip olduğunu ve Rus çiftçilere kapsamlı destek sağlamaya hazır olduğunu vurgulayarak, “Yatırımın temel hedefleri, tarımla uğraşan yerel halkın gelirini artırmak ve Türk tarım teknolojilerinin Rusya'ya ihracatını artırmaktır. Rus pazarında her zaman fazla ayçiçeği olması ve bu yağın dünya pazarlarında satılması için deneyim ve bilgimizi Rus meslektaşlarımızla paylaşmaya hazırız." dedi.
Forumda şu da önemle vurgulandı: Büyük ölçekli iş birliğinin başarılı bir örneği, Rus şirketi Rosatom tarafından Türkiye'de inşa edilen ilk Akkuyu Nükleer Santrali'dir. Yaklaşık 20 milyar dolar değerindeki bu stratejik proje, ülkenin temel sorunu olan artan elektrik açığını çözüyor. Rusya sadece inşaat sektöründe faaliyet göstermiyor, aynı zamanda ileri teknolojiler de tedarik ederek Türkiye'de yepyeni bir sektör yaratıyor. Bu durum, yerel işletmeler ve tedarikçiler için büyük fırsatlar yaratıyor. Proje, uzun vadeli ve karşılıklı fayda sağlayan bir teknoloji ortaklığının parlak bir örneği niteliğinde.
SIMPLEIST pazarlama ajansının uluslararası bölüm başkanı Ekaterina Özbilek, başka bir alandaki önemli potansiyelden bahsetti. Türkiye'yi Rus kültürel ve dijital içeriklerinin ihracatı için stratejik bir pazar olarak sundu.
Özbilek, “Rus şirketlerinin, BDT, Orta Doğu ve Avrupa'daki müşterilerinin Türkiye pazarına girmesine yardımcı olarak, yalnızca prodüksiyon değil, aynı zamanda ihracatın tüm "paketlenmesini" de sağladığını belirtti: dijital tanıtım, radyo reklamları ve ürünün bölgenin kültürel özelliklerine uyarlanması.” dedi.
Özbilek’e göre “Bu tür iş birliklerinin başarılı örnekleri arasında, gişede 2,5 milyon dolardan fazla hasılat elde eden "Kholop" filminin Türkiye uyarlaması da yer alıyor. Ayrıca, "Usta ve Margarita" ve "Peygamber: Aleksandr Puşkin'in Hikayesi" adlı Rus filmlerinin Türk sinemalarında dağıtımı ve pazarlaması için çalışmalar devam ediyor.”
Özbilek, Türkiye'nin yaratıcı endüstrisinin ülke GSYİH'sinin %3'ünü oluşturduğunu ve izleyici kitlesinin genç, aktif ve kaliteli yerelleştirilmiş içerikler için ödeme yapmaya hazır olduğunu vurgulayarak, “ Çarpıcı bir örnek: Ay Yola grubu, hit şarkıları Homay'ı Türkçeye çevirdi ve Başkurt müzisyenlerin efsanevi besteleri artık Türkiye'de de duyuluyor.” dedi.
Konuşmacıya göre, Türkiye pazarında başarının anahtarı, dampingde değil, ortaklık ve ortak projelerde yatıyor. Başkurdistan başta olmak üzere Rus bölgeleri, bu iş birliği formatına entegrasyon için önemli fırsatlara sahip.