İstanbul
Yönetmen, oyuncu ve senarist Şerafettin Kaya, izleyiciyle buluşturmaya hazırlandığı "Ben İyi Biri Olmadan Önce" adlı filmine ilişkin, "Eskiden komşuluklar, yardımseverlik vardı. Bugün bunlar o kadar kötü niyetli insanların eline geçti ki iyilik adı altında insanların güzel duygularını alıp bambaşka bir yerlere götürüyorlar. Diğerlerinin de kötüleşmesi için yatırım yapan bir dünya düzenine dönüştük." dedi.
Çekimleri, Fatih'in Balat, Fener ve Cibali semtlerinde gerçekleştirilen filmin yönetmenliğinin yanı sıra senaryo yazarlığını ve başrolünü de Kaya üstlendi.
Mehmet Çağçağ, Pelin Batu, Nejat Yavaşoğulları, Mehmet Uzunyılmaz, Yaşar Kurt, Ali Konuk, Ayhan Taş, Ersin Kalkan, Murat Muslu, İslam Çamyar, Hacer Aslan, Burcu Karadağ ve Gül Gülsün Yıldız'ın da rol aldığı filmin görüntü yönetmenliğini Sedat Şahin yapıyor.
Daha önce Cibali Oyuncuları tarafından aynı adla sahnelenen tiyatro oyununun beyazperdeye uyarlandığını aktaran Kaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilk kez bir sinema filmine imza atarak, hayalini gerçekleştirdiğini söyledi.
"Filmde teknolojiye dair de hiçbir şey yok"
Şerafettin Kaya, unutulmaya yüz tutmuş iyilik duygusunu film aracılığıyla izleyicilere aktarmaya çalıştığını belirterek, "Eskiden komşuluklar, yardımseverlik vardı. Bugün bunlar o kadar kötü niyetli insanların eline geçti ki iyilik adı altında insanların güzel duygularını alıp bambaşka bir yerlere götürüyorlar.
Diğerlerinin de kötüleşmesi için yatırım yapan bir dünya düzenine dönüştük. Bunu hatırlatmamız gerekiyordu. Ben de bunları anlatmak adına bu filmle, insanlara küçücük bir çakıl taşı atıyorum." dedi.
Anlatmak istediklerini isimsiz bir modern derviş karakteri üzerinden filmde ele almaya çalıştığını vurgulayan Kaya, şu bilgileri verdi:
"Benim yaptığım şey aslında bir farkındalık. Bunu da (filmde) modern bir derviş olarak yapıyorum. Karakterin içerisinde birçok tema da var. Mesela bir camiyi, oradan kiliseyi, oradan da Mevlevihane'yi dolaşan, kendi içinde, kuytusunda ağlayan modern bir derviş. Bütün insanların ortak arayışını kendinde buluşturmuş bir karakter.
Diğer yan karakterler de bizim normal mahalle geleneklerimize göre yaşayan ve sanattan uzak kalan veya uzaklaştırılan insanlar. Ayrıca filmde teknolojiye dair de hiçbir şey yok. Artık birbirimizi anlama noktasında gözlerimize bakarak konuşalım. Çünkü bugün kimin yalan söylediğini de anlayamıyoruz. Ben bu filmde, kendi dünyamdan, gözlemlediğim dostlarımdan, arkadaşlarımdan, iyilerden ve kötülerden topladığım her şeyi sunmak istedim."
"Ayrıntıda çok küçük şeyleri büyüteçle gösteriyoruz"
Şerafettin Kaya, senaryo sürecine de değinerek,şunları söyledi:
"Böyle bir filmin senaryosunu oturup bir günde yazmanız mümkün değil. Bir ayda ya da bir yılda yazmanız da mümkün değil. Bu film en az 3-4 yıl içerisinde pişti. Çünkü filmin içinde film, filmin içinde oyun, oyunun içinde tiyatro yani içi içe girmiş bir hikaye var. 'Ben İyi Biri Olmadan Önce' alışılagelmiş bir film değil zaten. Ayrıntıda çok küçük şeyleri büyüteçle gösteriyoruz. Çok manasız şeyler de yapıyoruz."
"Ben İyi Biri Olmadan Önce"nin tiyatro oyununda farklı bir anlatım tarzının olduğunu, fakat buna rağmen tiyatroseverler tarafından yoğun ilgi gördüğüne dikkati çeken Kaya, şöyle devam etti:
"Oyun gerçekten çok sevildi. 'Hiç kimse anlayamayacak' denilen bir oyunu herkesin anladığını gördüm. Çok mutlu oldum. Metnin anlatım dili zor olsa da salon her zaman doldu.
Oyunu sinema filmine uyarladığımda daha evrensel bir dil kullandım. 'Ben İyi Biri Olmadan Önce'nin sinemada da tiyatroda da Türkiye'nin hikayesiz kurmaca türünün nadir örneklerinden birisi olacağına inanıyorum. Hikayesiz kurmaca cümlesini özellikle koyuyorum. Hikaye hayattır, yani hayatın kendisi hikayedir."
Kaya, filmi çeşitli festivallerde de izlenime sunacaklarını söyleyerek, ilk galayı Almanya'nın Stuttgart şehrinde, ardından Londra'da yapacaklarını kaydetti.