?>

Sosyal medyada olumsuz içeriklere odaklanmak beden ve ruh sağlığını tehdit ediyor

Uzmanlar, dijital platformlarda "felaket kaydırması" (doomscrolling veya doomsurfing) olarak adlandırılan çok fazla olumsuz içeriğe maruz kalmanın beden ve ruh sağlığını olumsuz etkilediğini belirtti.

Sağlık - 2 ay önce

İstanbul
Sosyal medyada çok fazla olumsuz habere maruz kalmanın, birey ve toplum psikolojisi açısından yarattığı sorunları değerlendiren psikiyatrist Prof. Dr. Kemal Sayar, bu durumun koronavirüs salgınında doomscrolling veya doomsurfing (felaket kaydırması) terimleriyle kavramsallaştırılmaya çalışıldığını belirtti.
????
Sosyal medya platformlarının insan hayatının bir parçası olduğu dönemden beri "felaket kaydırması" yapıldığını söyleyen Sayar, pandemi döneminde ise felaketin yaygınlığının ve rakamsal niteliğinin baskın hale geldiğini vurguladı.
Sayar, borsa endeksi izlenir gibi virüsten ölenlerin sayılarının takip edilmeye başlanmasıyla, "felaket kaydırması"nın salgın gibi yayıldığını dile getirdi.
İnsan türünün geçirdiği tarihsel ve toplumsal koşullar sonucunda "tehdit" ve "tehlike" algılaması geliştirdiğini kaydeden Sayar, şöyle devam etti:
"Tehlike, baskı, stres altında bedenlerin salgıladığı kortizol, bir acil durum kitidir. Kısa kullanımlıdır ama hayatta tutar. Bugün felaket algısı süreğendir, aşırılaşmış kortizol salınımı bizleri hasta ediyor bu yüzden. Otoimmün hastalıkların büyük oranda psikosomatik olduğu düşünülüyor. İltihaplanan bedenler ve zihinler 'bundan sonra kıyamet' beklentisiyle alakalı biraz da. Buna yol açan depresyon ve kaygı bozuklukları bugün her zamankinden daha yaygın. Panik ataklar, 'felaket kaydırmacılığı' yüzünden daha yoğun. Keza ekran süreleri uzadığı için, uykusuzluğa bağlı şikayetler de artmış durumda ve elbette, toplu bir delüzyon ve histeri tehlikesinin de ufukta belirdiğini söylemek gerekiyor."

"Çığ gibi enformasyon ve manipülasyon kütlesi üzerimize yuvarlanıyor"

"Felaket kaydırması" alışkanlığının bireyde dünyaya ve insana karşı güveni yıktığını ifade eden Sayar, geleneksel topluma kıyasla modern kent toplumunda kaygı, depresyon ve yalnızlık riskinin arttığına dikkati çekti.
Prof. Dr. Sayar, "Çığ gibi enformasyon ve manipülasyon kütlesi üzerimize yuvarlanıyor. Öğrendikçe daha çaresiz ve yorgun hissediyoruz kendimizi. Byung Chul Han 'performans toplumu' diyor, sürekli bir şeyler yapmak, varlığını 'dijital sistemler veya otomatlar gibi' sürekli işler halde kalarak haklı çıkartan özneler kitlesine. Bir şeyler yapmak zorunda hissediyoruz ama çok az şey yapmaya muktediriz. Bu duygular hem ekran sürelerini artırarak hem de uykuya dalma huzurunu bozarak, bizleri uykuda yoklayıp uyandırarak uyku bozukluğu şikayetlerini de artırıyor." değerlendirmesini yaptı.
Olumlu ve iyimser içeriklerin geri planda kalma nedenlerine değinen Sayar, "Biz neyi arıyorsak onu buluruz. Mevlana'nın daha güzel bir ifadesiyle, 'Madendeki inciyi aradıkça, madensin. Ekmek lokmasının derdine düştükçe, ekmeksin.' Güzeli arayan, güzelleşme istikametinde ve istidadında olandır. Güzeli bu sayede bulur. Modern yazılım algoritmaları bu eski bilgeliğin neredeyse parodisi. En çok dikkat süresi harcadığımız, etkileşime girdiğimiz, yemlediğimiz (clickbate) şeyler, en fazla önümüze sürülüyor." dedi.
Negatif içeriklere odaklanmanın yarattığı döngüyü kırmak için takip edilen hesapların alanının daraltılması gerektiğini belirten Sayar, "felaket kaydırması"nın karşıtı olarak "umut kaydırması" (hopescrolling) kavramının kullanıldığını aktardı.
Prof. Dr. Sayar, haber içeriklerine ilişkin derin bir farkındalık geliştirilmesi gerektiğine işaret ederek, bu konuda medya okuryazarlığının önemine vurgu yaptı.

Sosyal medya algoritmalarının etkisi

Medipol Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İhsan Eken ise bireylerin özellikle felaket içerikli haberlerin tıklanmasına ve yayılmasına eğilimli olduğunu, beynin hayatta kalma içgüdüsüyle negatif olaylara daha fazla dikkat etiğini söyledi.
Bu eğilimin özellikle haber akışlarında karamsar içeriğin daha fazla temsil edilmesine sebep olduğundan bahseden Eken, "asrın felaketi" olarak isimlendirilen 6 Şubat 2023'teki depremlerde sosyal medya üzerinden yoğun haber takibi ile ikincil travmatik stres ve kaygı düzeyleri arasındaki ilişkinin akademik çalışmalarla ortaya konulduğunu anlattı.
Doç. Dr. Eken, "Sürekli negatif içerik tüketimi, toplumsal düzeyde güven erozyonuna, empati azalmasına ve genel ruh halinde kalıcı bir karamsarlığa neden oluyor. Medyanın sorumluluğu sadece gerçeği yansıtmakla sınırlı değil, gerçeği etik çerçeve ve toplumsal fayda içinde sunma zorunluluğu da var." ifadelerini kullandı.
İnsanların gelecek endişesi gibi baskılarla tetiklendiklerinde kaygılarını gidermek için sosyal medyaya yöneldiklerini vurgulayan Eken, bu platformlardaki algoritmaların ise daha fazla kaygı yaratan, negatif duygular aşılayan içerikler gösterdiğini kaydetti.
Sosyal medya algoritmalarının ekonomik çıkar doğrultusunda maksimum etkileşim için tasarlandığını dile getiren Eken, bu platformların tıklanma veya reaksiyon sayısının yanı sıra kullanıcının uzun vadeli memnuniyetini ve iyi oluş hallerini değerlendiren alternatif ölçüm geliştirmesi gerektiğini ifade etti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

500 bin sosyal konut projesinin detayları cuma günü İstanbul'da açıklanacak

2025-10-22 13:38 - Gündem

Yerli turistler yılın ikinci çeyreğinde 116,9 milyar lira seyahat harcaması yaptı

2025-10-22 10:48 - Çevre & Seyahat

Kolonya Cilde Zararlı mı? Doğru Kullanım ile Faydalarını Keşfedin

2025-10-16 13:32 - İnsan&Hayat

Milli robot köpek 2026 başında göreve hazır olacak

2025-10-19 11:42 - Teknoloji

Moskova’da sahne alan Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Rus devlet televizyonunda

2025-10-20 00:21 - Özel Haber

Moskova Borsası, ABD’nin yeni Rusya yaptırımlarının ardından düşüşle açıldı

2025-10-23 10:33 - Ekonomi

Beşiktaş'ta yeni divan kurulu başkanı Ahmet Ürkmezgil oldu

2025-10-19 20:58 - Spor

Türk savunma sanayisi NATO'da yeteneklerini konuşturdu

2025-10-18 12:29 - Teknoloji

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Sadettin Saran, TFF Başkanı Hacıosmanoğlu'nu ziyaret etti

2025-10-21 17:23 - Spor

ABD merkezli kuruluştan "Yapay Süper Zeka" araştırmalarının yasaklanması çağrısı

2025-10-22 12:33 - Teknoloji

İlgili Haberler

Hatay'da anne adayları doğum korkularını gebe okulundaki eğitimlerle aşıyor

12:13 - Sağlık

Çanakkale'de bu yıl yaklaşık 30 bin hastaya geleneksel tedavi yöntemleri uygulandı

11:43 - Sağlık

Balıkesir'de kurulan Düşme Kliniği ile yaşlılar hayata daha sıkı tutunuyor

12:37 - Sağlık

Müzik öğretmeni bestelediği şarkıyla öğrencilerine organ bağışı bilinci aşılıyor

12:27 - Sağlık

İki hastanın bacaklarından alınan kemik ve deri içeren dokular el ve ayağa nakledildi

12:13 - Sağlık

Günün Manşetleri

BM: Suriye'de Esed rejiminin devrilmesiyle 3 milyondan fazla kişi evine döndü

14:32 - Dünya

Rapor: Almanya'da Müslümanlar ve siyahi kişiler konut piyasasında sistematik ayrımcılığa uğruyo

14:27 - Dünya

TBMM Başkanı Kurtulmuş: 'Terörsüz Türkiye' bir devlet projesidir

14:23 - Gündem

Antalya'da 4,9 büyüklüğünde deprem

14:17 - Gündem

Tayland ile Kamboçya arasındaki son sınır çatışması, iki ülkenin askeri kapasitesini gündeme taşıdı

14:12 - Dünya