?>

Sudan'da geçiş hükümeti meşruiyetini güçlendirdi ancak süreç zor

Sudan'da uzun yıllar hükümetle çatışan silahlı grupların barış anlaşmasını kabul etmesi, meşruiyetini kuvvetlendirmek isteyen geçiş hükümetine rahat bir nefes aldırırken, uzmanlar anlaşmanın, tüm sorunların bittiği anlamı taşımadığı uyarısını yaptı.

Dünya - 5 yıl önce

İstanbul
Doğu Afrika'nın en büyük ülkelerinden biri olan Sudan'da geçen yılki askeri darbenin ardından kurulan geçiş hükümeti, bir yandan Batı ülkeleriyle ilişkileri geliştirmeye, diğer yandan da uzun yıllardır devlet güçleriyle çatışma halinde olan yerel kuvvetlerle yaşanan sorunları bitirmeye uğraşıyor.
Hükümet ile çok sayıda silahlı muhalif grubu bünyesinde barındıran Sudan Devrimci Cephesi arasında 17 yıllık çatışmaya son veren barış anlaşmasının 31 Ağustos'ta imzalanmasını yorumlayan uzmanlar, anlaşmanın ülkenin geleceği açısından "umut verici" olduğunu ancak Libya'ya taşınan Darfurlu paralı askerlerin ve anlaşmaya imza atmayan iki silahlı grubun kalıcı barışın önünde engel teşkil edebileceğini belirtti.
On binlerce insanın hayatını kaybettiği, yüz binlercesinin evlerinden olduğu çatışmaları sonlandıracak nitelik taşıması açısından büyük önem arz eden anlaşma, güvenlik, toprak mülkiyeti, yerinden olanların geri dönüşü, geçiş dönemi adaleti, tazminatlar, göçebeler ve çobanların desteklenmesi, servet ve iktidar paylaşımı ile mülteciler ve sığınmacılar gibi çatışmaların temel nedenlerinde mutabakatı vadediyor.
"Dönüm noktası olacak"
Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Doğu ve Afrika Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Enver Arpa, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, anlaşmanın uygulanabilirse Sudan tarihinde önemli bir dönüm noktası olacağını dile getirdi.
Arpa, "Bu anlaşma, Sudan'ın ABD ve diğer ülkelerle olan ilişkilerinde bir dönüm noktası olacak. Sudan'ın teröre destek veren ülkeler listesinden çıkarılması bu anlaşmanın imzalanmasına bağlanmış bulunuyor. Mutabakat, hem Sudan'ın iç istikrarı hem de dış ilişkileri açısından son derece önemli bir gelişme olarak değerlendirilebilir." dedi.
Anlaşmanın tam anlamıyla uygulanmasının diğer grupların dahliyle mümkün olabileceğini ve gelecek günlerde bu gruplar üzerinde bir baskı oluşturulması ve onların da imzaya zorlanmasının ihtimal dahilinde olduğunu ifade eden Arpa, "Uluslararası toplumun anlaşmaya yeterli desteği vermesi durumunda bu gruplar tamamen marjinalleşme tehlikesiyle karşı karşıya kalacak." diye konuştu.
Arpa, seçimle işbaşına gelmediği için meşruiyet sorunu hisseden mevcut hükümetin, bu ve benzeri gelişmelerle uluslararası desteği güçlendirmeye çalışacağına işaret ederek, anlaşmanın hükümette ve yeni oluşturulacak mecliste de önemli değişiklikler gerektirdiğini, şu anda hükümetin önündeki en önemli sorunun bu hususların nasıl çözeceği olduğunu belirtti.
"Libya'ya giden paralı askerler yeni bir soruna yol açabilir"
İHH İnsani ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (İNSAMER) Afrika Araştırmacısı Dr. Serhat Orakçı, Mavi Nil, Darfur ve Güney Kurdufan'da görülen krizlerin her birinin birbirinden farklı ve kökleri geçmişe dayanan problemler olduğunun altını çizdi.
Darfur'daki krizin 2004 ve sonrasında dünya kamuoyunu meşgul ettiğinin hatırlatılması üzerine Orakçı, "Darfur'daki savaş, rejimin üzerinde baskı aracı olarak kullanıldı. Darfur'daki olayları kullanarak Güney Sudan'ın bölünmesini kolaylaştırdılar." ifadesini kullandı.
Devletle çatışan grupların etnik milliyetçilikten beslendiğini ve pragmatist bir siyaset izlediğini belirten Orakçı, anlaşmayla birlikte başlayacak geçiş sürecinde atılacak adımların kalıcı barışı da getirebileceğine işaret etti.
Orakçı, "Libya'da Hafter saflarında yer alan Darfurlu savaşçılar ülkelerine silah ve parayla, daha güçlü dönme planları yapıyor, bu gruplar ilerleyen yıllarda yeni bir soruna yol açabilir." diye konuştu.
Hükümetin iç sorunların üstesinden gelerek meşruiyetini kuvvetlendirmek istediğini ifade eden Orakçı, yönetimin dışarıdan ekonomik desteğe ihtiyacı olduğunu, Batı'yla ilişkileri normalleştirerek bu desteği sağlama hesapları yaptığını aktardı.
"Anlaşmaya katılmayan grupların dahli için Türkiye'nin desteğine ihtiyaç var"
Güvenlik Stratejileri Uzmanı Dr. Tirab Abbkar Tirab da yıllardır ülkedeki iç savaşın getirdiği istikrarsızlığın bölgeyi olumsuz etkilediğini ancak bu anlaşmanın Sudan için istikrarlı bir dönemin başlangıcı olabileceğini söyledi.
Anlaşmaya katılmayan Abdulvahid Nur liderliğindeki Sudan Kurtuluş Hareketi (SLM/AM) ile SPLM-N örgütünün Güney Kurdufan lideri Abdulaziz el-Hılu'nun, bölgelerinde oldukça söz sahibi olduğunu hatırlatan Tirab, "İki grubun anlaşmaya katılmaması, barışın eksik kalması anlamına geldiği gibi önümüzdeki süreçte iki bölgede savaşın tekrar başlaması anlamına da gelebilir." dedi.
Sudan'daki kritik süreçte barışın tam anlamıyla sağlanması ve anlaşmaya katılmayan grupların dahli için Türkiye'nin desteğine ihtiyaç olduğunu kaydeden Tirab, "İki ülkeyi de yakından bilen ve o bölge insanının gönüllerinde Türkiye'nin yerini gören biri olarak bu rolü oynayabilecek en uygun ülkenin Türkiye olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim." ifadesini kullandı.
Anlaşmayla bölgeye kendini yönetme ve ciddi anlamda gelir elde etme imkanı verildiğine dikkati çeken Tirab, "İlk bakışta herhangi bir sorun yok gibi görünse de bu anlaşma eğer gerçek anlamda barışı getirmezse ülkeyi tekrar bölünmeye kadar götürebilir. Ülkenin yaşadığı bu ekonomik şartlarını göz önünde bulundurduğumuzda durum daha da karmaşık hal alıyor." uyarısında bulundu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

Putin, Mihriban Aliyeva'yı doğum günü vesilesiyle kutladı

2020-08-28 07:25 - Özel Haber

Yapay zeka ekonomisi 2030'da 15,7 trilyon olacak

2020-08-31 14:16 - Ekonomi

İş seyahatleri küresel büyümenin itici gücü oluyor

2020-08-27 18:33 - Genel

Chelsea, Thiago Silva'yı transfer etti

2020-08-28 17:21 - Spor

Paris'te maske kullanımı zorunlu hale gelecek

2020-08-27 19:01 - Dünya

Honor IFA 2020’de yeni ekosistem ürünlerini tanıtacak

2020-08-28 14:08 - Genel

Kuzey Makedonya'da yeni hükümet güvenoyu aldı

2020-08-31 10:21 - Dünya

Büyük zafer 300 İHA ile göklere yazıldı

2020-08-31 02:56 - Gündem

Belçika'da eski Başbakan Danışmanı'ndan Doğu Akdeniz konusunda Türkiye'ye destek

2020-08-29 19:56 - Dünya

Rusya Devlet Başkanı Putin: Belarus bize çok yakın bir ülke orada olanlara kayıtsız kalamayız

2020-08-27 20:11 - Dünya

İlgili Haberler

Zelenskiy: Yoğun bir diplomasi haftasına hazırlanıyoruz

23:28 - Dünya

Zelenskiy: Şu anda çok yoğun bir haftaya, bir diplomasi haftasına hazırlanıyoruz

22:33 - Dünya

Kanada, Avustralya, İngiltere ve Portekiz, Filistin Devleti'ni tanıdıklarını duyurdu

22:27 - Dünya

İsrail ordusu, Gazze kentine yönelik işgalini genişletme hazırlığı yapıyor

20:22 - Dünya

Kanada, Avustralya ve İngiltere, Filistin Devleti'ni tanıdıklarını duyurdu

16:28 - Dünya

Günün Manşetleri

Zelenskiy: Yoğun bir diplomasi haftasına hazırlanıyoruz

23:28 - Dünya

Ayder Yaylası'na alternatif güzergahtan ulaşım çalışmaları sürüyor

23:23 - Gündem

Bakan Uraloğlu: Ayder'den 18 vatandaşımız tahliye edildi

23:02 - Gündem

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'deki Türkevi'ne girişinde sevgi gösterileriyle karşılandı

22:53 - Siyaset

Samsunspor, Fatih Karagümrük'ü mağlup etti

22:42 - Spor