Türkiye Bankalar Birliği'nin 59'uncu Olağan Genel Kurulu bugünn yapıldı. Toplantıda konuşan Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın, faiz dışı gelir gider dengesinin yeterince iyileştirilemediği ve faiz marjının sektörün karını etkileyen en önemli gelir kalemi olmaya devam etmekte olduğunu söyledi. Faiz marjının toplam aktiflere oranı faiz oranlarındaki düşüşe bağlı olarak gerileme eğiliminde olduğunu dile getiren Aydın, “Düşen kar marjı artan iş hacmi ile dengelendiği sürece sağlıklı olan da budur. Sektörün daha makul net faiz marjı ile çalışmasının; düzenlemelere uygun olmak ve müşterileri tam olarak bilgilendirmek kaydıyla, sunduğu ürün ve hizmetlerden sağladığı ücret ve komisyon gelirlerinin artırılması ile ilgili olduğu da göz önünde bulundurulmalıdır” dedi.
“FAİZ MARJININ DÜŞMESİ BEKLENEN BİR DURUM”
“TÜRKİYE’DE BÜYÜME HIZLANDI”
“BİLANÇO BÜYÜMESİ YAVAŞLIYOR”
Hüseyin Aydın, bankacılık sektörünün bilanço büyüklüğünün Mart 2016 itibariyle yıllık bazda, reel olarak yüzde 5 oranında artarak 2,4 trilyon TL olduğunu söyleyerek “Dolar bazında ise 852 milyar dolardır. Bilançonun milli gelire oranı yüzde 120 düzeyindedir. Ölçeğimiz hala küçüktür. Dünyanın aktif toplamı en büyük bankalarının toplam aktifleri dikkate alındığında, 36 bankanın tekil olarak bilanço büyüklüğü sektörümüzün toplam aktiflerinden daha fazladır. Varlıkların yüzde 63’ü özel sektöre açılan kredilerden, yüzde 14’ü ise kamuya açılan kredileri gösteren menkul kıymet portföyünden oluşmaktadır. Diğer bir değişle, bilançonun dörtte üçünden fazlası ekonomik faaliyetin doğrudan finansmanında kullandırılmıştır” şeklinde konuştu.
“MEVDUATIN BİLANÇOYA ORANI YÜZDE 53”
“BANKACILIĞI DOĞRUDAN VEYA DOLAYLI İLGİLENDİREN TÜM DÜZENLEMELER YAPILIRKEN BANKACILIK DÜZENLEME VE DENETLEME KURUMUNUN DEĞERLENDİRMESİ ALINMALIDIR”
Bankacılık ile ilgili denetim yapma yetkisine sahip kurumlar ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu arasında çok yakın işbirliği ve koordinasyon olması gerektiğini söyleyen Aydın,”Olağanüstü durumlar tanımlanmalı ve ortaya çıktığında otomatik uygulamaya izin verecek genel bir düzenleme yapılmalıdır. Düzenlemeler; basit, uygulanabilir tutarlı olmalı, bankacılık sektörünü büyütmeli, rekabeti ve rekabet gücünü desteklemelidir. Özkaynakları aşındırmamalı, güçlendirmelidir. Yeni teknolojiler ile desteklenen ürün ve hizmetlerin geliştirilmesini kolaylaştırmalıdır. Sorunlu alacakların tahsilatını hızlandırmalı, serbest sermayenin daha verimli sektörlere yönlendirilmesini ve yatırımların sürdürülmesini özendirmelidir. Aracılık maliyetini düşürmelidir. Kredi verme iştahını düşürmemelidir. Risk alınmasına müdahale etmemeli, riskin daha iyi yönetilmesini gözetmelidir. Risk primini düşürmeli, sektöre duyulan güveni sağlamlaştırmalıdır. Piyasaları büyütmeli ve derinleştirmelidir” şeklinde konuştu.
dikGAZETE.com