?>

Teröre psikolojik olarak kaybetmeyin

Psikiyatrist/Psikoterapist Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney, teröre psikolojik olarak kaybedilmemesi uyarısında bulundu.

Gündem - 10 yıl önce

Terörün Latince kökenli Fransızca bir sözcük olduğunu ve “korkudan titreme“ anlamına geldiğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney, “İlk olarak Fransız İhtilali'nde kullanılmıştır. Genel olarak terör toplum içinde endişe, korku, huzursuzluk, güvensizlik ve karmaşa yaratan, fiziksel ve psikolojik şiddet barındıran her türlü eylemdir” dedi.
Bugün terörizmle baş etmede tüm dünya ülkelerinin sorun yaşadığını anlatan Üney, “Hem terör eylemlerini engelleme, hem de sonuçlarıyla baş etme her devletin zorlandığı bir konudur. Son 5 ayda ülkemizde özellikle büyük şehirlerde hepimizin yaşadığı alanlara yönelik terörist eylemler yapılmıştır. Esasen bu terörist faaliyetlerin ana amacı bireylerin, hatta toplumun psikolojisini etkileme olduğu bilinen bir konudur. Terörist eylemin hedefleri bireyin ve toplumun davranışlarını değiştirmek, korku ve dehşet oluşturmak, teröre karşı toplumsal direnci kırmak, ülke ekonomisine zarar vermek sayılabilir” diye konuştu

Yrd. Doç. Dr. Üney, terörist eylemlerin kişilerde oluşturduğu durumları şöyle sıraladı:

"İşe gitmeme: Birçok kişi terör eyleminden sonra gerek korku, gerekse güvenlikle ilgili belirsizlik nedeniyle işe gitmekten bir süre için uzak durabilmektedir.
Okula gitmeme/göndermeme: Hem öğrenciler, hem de aileleri terör eylemlerinin okulları da etkileyebileceğini düşünmektedirler. Bu nedenle korku ve kaygı okula gitmeyi etkileyebilir.Toplu alanlarda bulunmaktan kaçınma: Alışveriş ya da buluşmalar için tercih edilen mekânlar genellikle kalabalık alanlardır. Terörist eylemlerle kalabalık alanların ilişkisi nedeniyle birçok kişi alışveriş merkezleri ve şehrin kalabalık mekânlarından uzak durabilmektedir.
Aşırı tedbirli olma: Kişiler bu eylemler sonrası aşırı tedbirli olabilmektedirler. Çocuklarının dışarı çıkmalarını kısıtlayabilmekte, arkadaşlarıyla, akrabalarıyla görüşmekten kaçınabilmektedirler.
Kuşkuculuk: Bu olup biten olaylar nedeniyle kişiler birbirlerine kuşkuyla bakabilmektedirler. Daha önce otobüs durağında dikkatimizi çekmeyen, farklı giyinmiş ya da farklı davranan kişilerden kaçınmaktadırlar. Sürekli etrafı bir dedektör gibi tarama eğilimi olabilir. Bunun dışında trafikte farklı plakalı bir araç bile kişileri korkutabilmektedirler.
Huzursuzluk ve gerginlik: Kişiler bu dönemlerde kendilerini gergin, umutsuz ve huzursuz hissedebilirler. Ayrıca bu dönemlerde uykusuzluk gibi sorunlar daha sık yaşanabilmektedir.
Kötü bir şey olacak hissi: Birçok kişi bu olaylar nedeniyle sürekli kendilerinde durup dururken ortaya çıkan kötü bir şey olacak duygusu hissedebilir. Bu esasen aşırı kaygının bir sonucudur.
Haberlere aşırı yoğunlaşma: Olaylar sonrası hemen herkes haberlere yoğunlaşır. Hatta başka kişilerin haberlerde duyduklarını konuşurken duyduklarına kulak kabartması, konuşulanları yanlış anlaması mümkündür. Bu durum kişinin aşırı alarm halinde olmasından kaynaklanmaktadır.
Fısıltılar ve sosyal medya: Terörist eylemler insanları hassaslaştırır. Bir bilginin kaynağının doğru olup olmadığına bakmaksızın, onu gerçek olarak algılar. Bazıları iyi niyetli, bazıları kötü niyetli bu fısıltılar ve sosyal medya paylaşımları, kişilerde korku ve panik duygularını artırmaktadır.
Seyahat zorlukları: Bu dönemde birçok kişi ya tehlikeli bölgeden uzak yerlere gidip bir dönem orada yaşamayı tercih edebileceği gibi bir kısmı da evinden hiç çıkmamayı tercih edebilir.
Daha önce psikolojik tedavi görenler: Psikolojik tedavi gören kişiler içi bu dönem stresin artışıyla birlikte tedavide gerileme, sorunlarda artış olabilir.”
Geçirdiğimiz dönemin hepimiz açısından en temel parçası olan temel güven duygusunu zedelemiş olabileceğini ifade eden Üney, "Dünyaya, ülkemize ve geleceğe karşı karamsar olmamıza neden olabilir. Verdiğimiz tepkilerin nedeni olayların çok taze olması ve hala etkisinin devam etmesi ile ilişkilidir. Yani, bu stresli olaylara verdiğimiz ilk tepkidir. Yoğun duygusal tepkiler, endişe ve korku tepkileri vermemiz bu durumun doğasında vardır. Şunu unutmamak gerekir; terörizmin ilk ilkesi kaosun, korkunun ve dehşet duygusunun oluşmasını ve bunun sonucu olarak davranış değişikliklerinin gelişmesini sağlamaktır. Yapılacak uygulamalar bireyin bu durumla baş etmesini, toplumun ortak tepkileriyle birleştirerek artırmak yönünde olmalıdır” şeklinde konuştu.
dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

"Hükümet terörle mücadelede samimiyse destek veririz"

2016-03-18 13:44 - Politika

Dolar 2,93 sınırında

2016-03-16 17:02 - Ekonomi

Konya’ya su verilmeye başlandı

2016-03-16 14:54 - Genel

Şehit babaya son dokunuş

2016-03-22 16:24 - Asayiş

Askeri araçlar o bölgede konuşlandırıldı

2016-03-17 01:25 - Asayiş

EuroCup’ta çeyrek final zamanı

2016-03-21 11:22 - Spor

Millilerin rakibinde aday kadro açıklandı

2016-03-22 14:12 - Spor

Terör destekçisi akademisyenlerin tutuklanmasına isyan etti

2016-03-17 15:10 - Politika

Diyarbakır Valiliği'nden Nevruz kararı

2016-03-17 19:04 - Gündem

Ülkü Ocakları’ndan yıl boyu Ahmet Yesevi etkinlikleri

2016-03-16 16:21 - Genel

İlgili Haberler

Dışişleri Bakanlığından "15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü"ne ilişkin kutlama mesajı

14:37 - Gündem

Aralık ayı "Sosyal ve Ekonomik Destek" ödemeleri hesaplara yatırıldı

13:52 - Gündem

Doğu'da "kar kaplanları" kış mesaisine hazır

13:33 - Gündem

İstanbul'da düzenlenen uyuşturucu operasyonlarında 26 kişi gözaltına alındı

13:27 - Gündem

Yerli ve milli veri merkeziyle kritik veriler daha güvende olacak

13:22 - Gündem

Günün Manşetleri

Orman Genel Müdürlüğü, bugüne kadar Ankara'da 320 okulun bahçesine fidan dikti

14:42 - Ekonomi

Dışişleri Bakanlığından "15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü"ne ilişkin kutlama mesajı

14:37 - Gündem

Kırgızistan'dan Türk yatırımcılara işbirliği çağrısı

14:32 - Ekonomi

Serie A'da Inter zirvenin yeni sahibi oldu

14:27 - Spor

AB Komisyonu: Gazze'ye yardım damla damla değil, sel gibi akmalı

14:22 - Dünya