?>

TİHEK Başkanı Arslan, 'postmodern darbenin' insan hakları ihlallerini anlattı

TİHEK Başkanı Arslan, "Bu süreçte dinin görünür alanlarda bulunması menedildi. 'Özel hayatta kimsenin dinini yaşamasına engel olmayız ama kamusal hayata dini görünürlükleriyle çıkamaz' gibi bir yaklaşım öne çıkarıldı." dedi.

Çevre-Hayat - 5 yıl önce

Ankara
Avukatlık yaptığı yıllarda orta öğretimde başörtüsü yasağının kaldırılması için etkin çalışmalar yürüten ve başörtüsüne özgürlük yolunu açan ilk Danıştay kararına vesile olan Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Başkanı Süleyman Arslan, "postmodern darbe"nin 24. yılı dolayısıyla  açıklamalarda bulundu.
Arslan, Refahyol Hükümeti'nin başarılı icraatlarıyla ön plana çıktığı bir dönemde kamuoyunda irtica ve laiklik sendromu oluşturulduğunu anımsatarak, Müslüm Gündüz, Fadime Şahin, Ali Kalkancı senaryolarıyla halkın dindar insanlardan soğumasına neden olabilecek ve bunun arkasında iktidarın olduğu hissini uyandıracak çalışmalar yürütüldüğünü söyledi.
Bu süreçte dindar insanların fişlendiğini, görevlerinden uzaklaştırıldığını, ekonomik ve ticari faaliyetlerinin engellenmeye çalışıldığını hatırlatan Arslan, özellikle Milli Eğitim Bakanlığında görev yapan başörtülü öğretmenler hakkında "kılık kıyafet kanununa" uymadıkları gerekçesiyle disiplin işlemleri yapıldığını, daha sonra "çalıştıkları kurumun huzur ve sükununu bozdukları" gerekçesiyle memuriyetten çıkarıldıklarını anlattı.
Bunun, laikliğe sahip çıkarak götürülmeye çalışılan bir proje olduğunu ancak laikliğin, toplumu dinden uzaklaştırmak şeklinde uygulanmaya çalışıldığını dile getiren Arslan, şunları kaydetti:
"Laikliği aslında kimsenin taktığı yoktu. O, darbecilerin sadece bahanesi oldu. Toplumu dinden arındırma, uzaklaştırma projesine dönüşmüş oldu. Bu süreçte dinin görünür alanlarda bulunması menedildi. İşte 'özel hayatta kimsenin dinini yaşamasına engel olmayız ama kamusal hayata dini görünürlükleriyle çıkamaz' gibi bir yaklaşım öne çıkarıldı. Bu, tabii insan hakları açısından kabul edilebilir bir şey değil.
Bizim kanunumuzda devletin laik olduğu tanımlanmıştır ama toplum laik olarak tanımlanmamıştır. Toplum laik değil, demokratik toplumdur. Demokratik toplum, herkesin inançlarını özgürce, hürce yaşadığı toplumdur. Dolayısıyla toplumu laikleştirme projesi altında siz, insanları dinden uzaklaştırmaya çalıştığınız zaman bu aslında din ve vicdan hürriyetine vurulmuş en büyük darbedir."

"İnsan hakları savunucuları iyi bir sınav veremedi"

Bu durumun demokrasiyi zarara uğrattığını ve toplumda devlet-millet çatışması yaşanmaya başladığını ifade eden Arslan, insan hakları savunucularının da bu noktada iyi bir sınav veremediğine dikkati çekti.
Arslan, dindarlara yönelik postmodern darbe yapıldığı için insan hakları kurumları, sendikaları ve örgütlerinin de demokratik davranamadığını ve darbecilerle iş birliği yaptığını aktardı.
Arslan, "28 Şubat süreciyle eğitim hakları ihlal edildi, din ve vicdan hürriyeti ihlalleri oldukça fazla oldu. Vatandaşların, kamu hizmetlerine girme hakları engellendi. Ayrımcılık yasağı ihlalleri çok fazlaydı. Toplantı ve dernek kurma özgürlüğü ortadan kaldırıldı, onlara müdahaleler oldu ve tabii bu süreç devam ederken halkın seçme ve seçilme hakları da ihlal edildi." diye konuştu.
İlerleyen dönemde, halkın seçim zamanında iradesini ortaya koyduğunu anlatan Arslan, böylece yeni bir hükümetin ortaya çıktığını ve özgürlükçü bir yaklaşımla 28 Şubat'ta alınan kararların ortadan kaldırıldığını vurguladı.

"Türkiye'nin insan hakları alanında kendine geldiği dönemleri görüyoruz"

Arslan, 2012'de Türkiye İnsan Hakları Kurumu ve Kamu Denetçiliği Kurumunun kurulduğunu, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkının getirildiğini, bunların, Türkiye'nin insan hakları mücadelesinde önemli bir kazanım olarak ortaya çıktığını belirtti.
Şu anda yargıda reform çalışmaları yapıldığını ve gelecek hafta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, İnsan Hakları Eylem Planı'nı açıklayacağını hatırlatan Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'nin insan hakları alanında kendine geldiği dönemleri görüyoruz. Bu nasıl oldu? Devlet ve millet kaynaşmasıyla oldu.
Devlet ve millet artık enerjisini kendi içinde tüketmek değil, o birlik ve beraberlik ruhuyla ülkemizi çağdaş, muasır medeniyet seviyesinin çok üstüne çıkarmaya çalışıyor. Tabii bu süreç zaman içerisinde yine akamete uğratılmaya çalışıldı.
Mesela 15 Temmuz hain darbe girişimi de bunlardan birisiydi ama bütün bunlara rağmen biz, ülke olarak içeride birliği, beraberliği sağladığımız için bütün terör örgütlerine karşı mücadelelerimizde başarılı olduk, başarılı oluyoruz."
Öte yandan Arslan, 1960 darbesinin sonuçlarını ortadan kaldırmak için kurulan "27 Mayıs 1960 Askeri Darbe Mağdurlarının Zararlarının Tazmini Amacıyla Kurulan Komisyon" uygulamasını anımsatarak, bunun benzerinin 28 Şubat mağdurları için de hayata geçirilmesi gerektiğini ifade etti
Kaynak: AA

dikGAZETE.com

Haftanın Öne Çıkanları

ASO Başkanı Özdebir: 2020 yılında dünyanın en yüksek büyüme oranına ulaşmamız mümkün gözüküyor

2021-02-24 15:31 - Ekonomi

Türkiye'deki ekonomik reformlar Alman yatırımcıların ilgisini artırıyor

2021-02-25 14:51 - Ekonomi

Libya Başbakanı Dibeybe, hükümet listesini güvenoyu için Temsilciler Meclisine sundu

2021-02-26 01:16 - Dünya

Uğur Okulları'ndan İzmir’e yeni bir kampüs

2021-02-25 15:19 - Genel

Gartner'dan Kaspersky’e “Müşterinin Tercihi“ unvanı

2021-02-22 14:25 - Genel

Ressam Cemal Toy, sanat yaşamını ve eserlerini anlattı

2021-02-25 16:54 - Gündem

'Postmodern darbe'nin failleri cezasız kalmadı

2021-02-27 16:16 - Gündem

“Tarımsal üretimi geliştirmeye yönelik finansman“ webinarı

2021-02-27 19:06 - Ekonomi

Fatih Karagümrük evinde 3 puanı aldı

2021-02-27 19:11 - Gündem

Kazakistan’da 2020'de yeni doğan sayısında rekor kırıldı

2021-02-23 16:46 - Dünya

İlgili Haberler

Amasya Yalıboyu Evleri'nin Yeşilırmak'a yansıması eşsiz manzara oluşturdu

15:27 - Çevre-Hayat

Çocuklar aile kavramını "geçmişin izini sürerek" öğreniyor

13:57 - Çevre-Hayat

Bakırcılığın Kahramanmaraş'taki son temsilcileri mesleği yaşatmaya çalışıyor

13:47 - Çevre-Hayat

Yüksekten düşerek damağı yarılan kedi nadir uygulanan teknikle tedavi edildi

13:37 - Çevre-Hayat

Trabzonlu yorgancı Mehmet usta, mesleğini 60 yıldır aynı dükkanda sürdürüyor

13:33 - Çevre-Hayat

Günün Manşetleri

İstanbul merkezli 27 ildeki FETÖ operasyonunda 35 zanlı tutuklandı

21:23 - Gündem

Sahil Güvenlik Komutanlığından Türk balıkçı teknesine ateş açılmasıyla ilgili açıklama

21:07 - Gündem

Ankara'da kamu denetiminde yeni yaklaşımların ele alındığı "3. Denetim Şurası" düzenl

21:03 - Gündem

Google'dan Türkiye'ye yeni Google Cloud bölgesi kapsamında 2 milyar dolarlık yatırım

20:58 - Ekonomi

Esenyurt'ta binada yapılan ilaçlama sonrasında fenalaşan 4 kişi hastaneye kaldırıldı

20:53 - Gündem