'Ümit ederiz ki Suriye'de barışı sağlarız'

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, AK Parti Kastamonu İl Başkanlığınca bir düğün salonunda düzenlenen mayıs ayı İl Danışma Meclisi Toplantısı'na katıldı.

Ne kadar önemli olayların içerisinden geçildiğini insanların bazen kavrayamayabileceğini dile getiren Kurtulmuş, 16 Nisan referandumunun Türkiye’nin önemli dönüm noktalarından birisi olduğunu belirtti.

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, yeni sistemin herkesi etkileyecek bir değişiklik olduğuna dikkati çekerek "Biz artık, milletin tamamının hakkını, hukukunu koruyan bir anlayışla siyaset yapmak durumundayız. Sadece ‘evet’ oyu verenlerin değil, yeni sistem, ‘hayır’ veren vatandaşlarımızın da sistemidir, bütün Türkiye’nin sistemidir, hayırlı uğurlu olsun. İnşallah milletin büyük hedeflerin etrafında yürümesini sağlayacağız." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'de bundan sonra uzun dönemli hedeflerin hepsini gerçekleştirmenin çok daha kolay olacağını aktaran Kurtulmuş, şöyle konuştu:

"Şimdilerde bu anayasa değişikliğinin neler getirdiğini tam anlamıyor olabiliriz ama inanın ki birkaç sene sonra 16 Nisan’da kabul edilen sistemin ne kadar anlamlı olduğunu hep beraber göreceğiz. Hep beraber bütünleştirici bir dil ile siyaset yapacağız. Türkiye’den başka bir vatanımız yok. Bu aziz milletten başka bir milletimiz yok. Bu bayraktan başka bir bayrağımız yok. Bu ülkeden başka gidecek bir yerimiz yok. Bu ülkenin düşmanları da çok. Bu ülkenin çekemeyenleri de çok. Bu ülkenin ayak bağları da çok. Bütün bunların hepsini bilerek yolumuza devam edeceğiz. Yolumuz, güçlü ve büyük Türkiye yoludur. Küskünlükleri ve dargınlıkları bir tarafa bırakacağız. 'O şunu söyledi, bu bunu söyledi', bunların hepsini bir tarafa bırakacağız. Yeniden büyük güçlü Türkiye idealine inanları hep beraber bir araya getireceğiz ve yürüyüşümüzü daha sağlam bir şekilde inşallah gerçekleştireceğiz.”

Halk oylaması kampanyası sürecinde, bazı Avrupa ülkelerinin Türkiye aleyhindeki açıklama ve eylemlerine de işaret eden Kurtulmuş, kendilerinin kampanya sürecinde "Göreceksiniz, dünyanın birçok yerinden Türkiye’ye karşı müspet yaklaşımlar olur." dediğini hatırlattı.

Numan Kurtulmuş, şu görüşlerini dile getirdi:

"Şimdi Rusya ile ilişkilerimiz düzeliyor, tabii bir günde hepsini topyekun düzeltecek değiliz. Şimdi Cumhurbaşkanımızın Amerika ziyaretinin ardından Amerika ile birtakım gerginlikler de düzelecek. Avrupa Birliği gerdi gerdi gerdi, baktılar ki Türkiyesiz bir Avrupa Birliği olmaz. AKPM'de Türkiye aleyhine bir karar çıkmasına rağmen Avrupa Birliği’nin esas siyaset mekanizmasını oluşturanlar Türkiye ile ilgili olumlu sözler söylemeye başladılar çünkü herkes görüyor ki Türkiye bir istikamette gidiyor. Millet iradesini esas alan, milletin gücünü esas alan bir istikamette ilerliyor. Allah’ın izniyle Türkiye’nin çevresindeki Suriye ve Irak başta olmak üzere bütün bu karışıklıklarda da Türkiye, barışı sağlayacak inisiyatifi, elinden gelen bütün gücüyle ortaya koyacaktır. Çatışmasızlık alanlarının ortaya konulması bir günde gündeme gelmiş bir teklif değildir. Hazırlığı yapılarak, Suriye’nin belli bölgelerinde, Rusya ve İran ile birlikte Türkiye’nin garantörlüğü Astana sürecinde ortaya çıkmış bir sonuçtur. Ümit ederiz ki bazı çevreler, sahadaki bu oyunu bozmazlar ve Suriye’de bir barışı sağlarız. Türkiye bundan sonra uluslararası ilişkilerde de daha düzgün daha güçlü, dışarıdan Türkiye’ye karşı yan gözle bakanların da bir şekilde hizaya gelmesiyle ilişkilerini sürdürecektir. Biz demokrasimizi güçlendirdikçe, milletle devlet arasındaki bağı güçlendirdikçe, siyasette sözün de kararın da yegane sahibi olan milleti güçlendirdikçe, yatırımlarımızı yaptıkça, milletin önünü açtıkça, milletin sözünü kuvvetlendirdikçe Türkiye çok daha güçlü bir şekilde yoluna devam edecektir.”

Siyasetin artık daha güçlü olacağını bildiren Kurtulmuş, "Türkiye’de siyasetle ilgili olan insanların iki tane siyasi akımı oldu bugüne kadar. Bunlardan birisi, bugün AK Parti’nin temsil ettiği, Türkiye’nin milli siyaset geleneğidir." dedi.

Kurtulmuş, 150 yıldır devam eden bu geleneğin, bugün çok daha güçlü bir hale geldiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Fikir hayatında, siyaset alanında 150 yıl, çok büyük mücadeleler verdik. Nice zamanlardan geçtik. Osmanlı’nın son zamanlarında nice büyük mücadeleler verdik. Bir tarafta gönlü ve zihni Batı'da olanlar, 'Batı'da ne varsa bunu taklit edersek adam oluruz’ zannedenler, onun karşısında da ‘Hayır, bu millette ne varsa tarihimizde, kültürümüzde medeniyetimizde ne varsa ona sarılırsak adam oluruz.' diyen bizim siyasi çizgimizin, geleneğimizin önderleri. Türkiye bu noktaya kolay gelmedi. 150 yıldır çok çetin mücadele veriyoruz. Bu mücadelenin sonucu millet kazanmıştır, milli siyaset geleneği kazanmıştır, Türkiye’de medeniyetine, değerlerine, inançlarına sahip olanlar kazanmıştır, bundan sonra da böyle olacaktır. Sistem değişikliği bakımından bunun önemli adımlarından birisi de buydu. İnşallah millet, bundan sonra siyaseti çok daha güçlü bir şekilde yapacak."