Muş
Üniversite yerleşkesinde kurulan Genç Ofis'te (Gençlik ve Spor Bakanlığınca üniversitelerde, yurtlarda ve bazı kriterlere göre belirlenen mahallelerde kurulan ofis) geçen yıl açılan atölyede öğrenciler, hem sanat öğreniyor hem de çeşitli aktivitelerde bulunuyor.
Usta öğretici Aysun Özbay'dan eğitim alan üniversite öğrencileri, 1071'de Türklere Anadolu'nun kapılarını açan Sultan Alparslan'ın zırhı ve atını simgeleyen hediyelik ürünler üretmeye başladı.
Haftanın belirli günleri atölyede çalışma yürüten öğrenciler, taş tozunu harç haline getirdikten sonra kalıplara dökerek kurumaları için güneşte bekletiyor.
Kuruduktan sonra kalıplardan çıkarılan mini zırh ve at heykellerine, zımpara, boya ve vernik işlemlerinin ardından eskitme yöntemi uygulanıyor.
Öğrenciler, Selçuklu motifleri, "Allah" ve "Muhammed" isimlerini işledikleri hediyelik ürünleri Genç Ofis'te sergileyerek kentin tanıtımına katkı sağlıyor.
"Sultan Alparslan'ın aziz hatırasını yaşatıyoruz"
Gençlik ve Spor İl Müdürü Mehmet Arif Taşdemir, Genç Ofis'te sanatsal kurslar düzenlediklerini söyledi.
Heykelcilik atölyesinde şimdiye kadar 1000'e yakın gencin eğitim aldığını belirten Taşdemir, şunları kaydetti:
"Burada çıkan ürünler, Malazgirt Zaferi etkinliklerinde sergilenecek. Tüm gençlerimizi atölyelerimizi aktif olarak kullanmaya, eğitim görmeye davet ediyorum. Atölyemizin asıl amacı, gençlerimize tarih, kültür ve sanat ruhunu aşılamaktır. Sultan Alparslan temalı ürünleri yaparak onun aziz hatırasını burada yaşatıyoruz. Her yerde Sultan Alparslan'ın bir figürünün ve onu anımsatacak bir heykelin olması bizleri mutlu ediyor."
Usta öğretici Aysun Özbay ise "Öğrencilere heykel yapma tekniklerini öğretiyoruz. Heykelleri yaparken alçı tozu kullanıyoruz. Daha sonra boyuyoruz. Öğrencilerimizin yaptığı ürünleri sergileyeceğiz. Kursa yoğun ilgi var ve bundan mutluyum. Öğrencilerimizle Malazgirt ve Sultan Alparslan'ın aziz hatırasını yaşatıyoruz." dedi.
Öğrencilerden Naciye İrem Eraslan da "Taş tozunu bir kaba koyuyoruz ve sonra üzerine su ekleyip seyreltiyoruz. Uygun kıvama geldikten sonra kalıplara döküyoruz. Bir süre sertleşmesini bekliyoruz. Sertleştikten sonra kalıptan çıkarıyoruz ve sonra belirli ince işlemlerle detaylandırıyoruz. Sonra boya ve vernikle destekliyoruz. Burada tarihimizi yaşatıyoruz ve sahip çıkıyoruz." diye konuştu.