?>

Yapay zekanın terapide artan kullanımı "risk" tartışmalarını artırıyor

Uzm. Dr. Onur Yılmaz, kolay erişim ve düşük maliyet gibi avantajlar sunan yapay zeka destekli sohbet robotlarının (chatbot), terapinin temelini oluşturan "insana özgü bağ" ve "empatiyi" karşılayamayacağını belirtti.

Teknoloji - 3 ay önce

İstanbul
Ruh sağlığı hizmetlerindeki yüksek maliyetler, uzun bekleme süreleri ve toplumsal damgalanma endişesi, milyonlarca kişiyi anonim ve kolay erişilebilir dijital alternatiflere yönlendiriyor. Bu durum, bilimsel araştırmalarla da destekleniyor. Stanford Üniversitesi tarafından 2024'te yayımlanan bir rapora göre, 16-25 yaş arası her dört gençten biri, duygusal destek almak veya bir sorununu danışmak için en az bir kez yapay zeka uygulamasına başvuruyor.
Ancak uzmanlar, bu denetimsiz ve insan bağından yoksun etkileşimlerin, özellikle hassas durumdaki bireyler için yarardan çok zarar getirebileceği konusunda uyarılarda bulunuyor.
????

"Pek çok umut verici olanak sağlıyor"

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Medipol Üniversitesi Esenler Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü'nden Uzm. Dr. Onur Yılmaz, bilgi üretimi ve kullanımının giderek arttığı bu çağda, yapay zekanın tüm alanlarda olduğu gibi ruh sağlığında da giderek yer edindiğini vurguladı.
Bu teknolojilerde temel çalışma prensibinin, insan zihninin bilişsel işlevlerini taklit ederek veri analizleri üzerinden öğrenme yeteneği kazanmak olduğuna değinen Yılmaz, "Yenilikçi teknolojiler tanı süreçlerini hızlandırma, tedavinin kişiselleşmesine yardımcı olma, psikolojik destek ve terapi hizmeti sunabilme, ruh sağlığı uzmanlarına yönelik eğitim programları hazırlama ve psikiyatrik ilaç geliştirme gibi pek çok umut verici olanakla ruh sağlığı alanına entegrasyon sağlıyor." dedi.

Chatbot programlarının, veri tabanlarında eşleşen anahtar kelimeleri simüle ederek insanların iletişim süreçlerini taklit edebildiğini, çıkarım yapabildiğini, çözüm üretebildiğini ve sorulan sorulara yanıtlar verebildiğini aktaran Yılmaz, "Yüz yüze terapi seçeneğine göre kolay ulaşılabilir ve düşük maliyetli olmaları, daha fazla kişiye ulaşabilmeleri, duygusal durumları takip etme imkanı sağlayan analiz yetenekleri gibi özellikleri sayesinde, yapay zeka destekli sohbet robotların kullanımı giderek yaygınlaşıyor." diye konuştu.
Yılmaz, sohbet robotları aracılığıyla sunulan psikoterapinin, yüz yüze terapide olduğu gibi depresyon ve anksiyete belirtilerini önemli ölçüde azalttığını, bireylere ihtiyaç duyduğu eğitim içeriklerine ulaşabilme, sorunlarına yeni bakış getirebilme ve bilişsel becerilerini geliştirebilme gibi olanaklar sağlayabildiğini dile getirdi.

"İnsan unsurunun yerini tam olarak dolduramaz"

Chatbotların, terapi alanında hem bağımsız bir terapist gibi davranabildiğine hem de mevcut bir terapi sürecine destek olarak kullanılabildiğine değinen Yılmaz, tüm bu avantajlarına rağmen bu teknolojilerin insan unsurunun yerini tam olarak dolduramayacağını ifade etti.
Yılmaz, "Terapi sürecinin ilişki odaklı ilerleyen doğası ve algoritmalardaki yanlılık riski, bireysel terapilerde güvenlik ve etik konularında endişeleri canlı tutuyor. Bu sistemler, bir terapist alternatifi olmaktan çok, terapist tamamlayıcısı gibi kullanılmalı." diye konuştu.
Gelecekte daha yüksek işlevli uygulamaların piyasaya sürülmesinin olası bir senaryo olduğuna değinen Yılmaz, şöyle devam etti:
"Terapinin sözel olmayan bağlamı düşünüldüğünde, chatbotların geleneksel terapinin yerini alması mümkün görünmüyor. Terapist ile danışan arasındaki insana özgü bağ, sezgi, sıcak ve empatik ilişki, ruh sağlığı sorunlarının çözümünde vazgeçilmez bir rol oynamaya devam edecek."
Yılmaz, psikoterapinin özünün "ilişki kurma sanatı" olduğunu, yapay zeka destekli sohbet robotlarının özellikle gençler için psikolojik riskler taşıdığını ve bu alanda denetim ihtiyacının arttığını belirtti.
Psikoterapinin temelinde insan faktörünün yattığını, terapistle kurulacak ilişkinin, iyileşme sürecini doğrudan etkileyen ortak bir unsur olduğunu vurgulayan Yılmaz, "Terapistin bazen anlatılanın ötesini sezgisel olarak dinlemesi ve zihinselleştirme gibi çıkarımlar yapması gerekir. İnsana has bu yönleri algoritmalara dökmek, pek olası gözükmüyor." değerlendirmesini yaptı.
Yılmaz, duyguların terapiste yansıtılması anlamına gelen "aktarım" kavramının yapay zekayla yürütülen bir terapide karşılık bulmasının güç olduğuna, bu nedenle algoritmik sistemlerin, özellikle karmaşık ruhsal süreçlerde yetersiz kalabileceğine değindi.

"Gençler, hassas ruh halindeyken olumsuz sonuçlarla karşılaşabiliyor"

Yılmaz, son araştırmalardan elde edilen verilerde, yapay zeka destekli sohbet robotlarının, arkadaş ve sırdaş olma, samimi sohbetlere katılım sağlama, duygusal destek sağlama, kişisel ve sosyal zorluklarla başa çıkma konularında gençlere yardımcı olan bir rol üstlendiğini belirterek, bu durumun faydaları olduğu kadar ciddi riskler teşkil ettiği değerlendirmesinde bulundu.
Bu risklerin içeriğinden bahseden Yılmaz, şöyle konuştu:
"Chatbotlar, gençler için kişilerarası ilişkilerden yoksun olma, bağımlılık, önyargıları pekiştirme ve manüplasyon ihtimalleri, hassas bilgilerin gizliliğinin korunması gibi konularda tereddütleri beraberinde getiriyor. Dahası, dikkatli bir şekilde geliştirilip kullanılmadıkları takdirde, yardım arayışıyla etkileşim kuran gençler, özellikle de hassas bir ruh halindeyken, olumsuz sonuçlarla karşılaşabiliyor."
Bu teknolojilerin oluşturduğu fırsatlar ve riskler nedeniyle ikileme neden olduğunu aktaran Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı:
"Geliştirilen yapay zeka sistemlerinin etik ve toplumsal değerleri gözetmesi, özerkliğe saygı duyması, gizliliği koruması, zarar vermemesi, yanlılık içermemesi, şeffaf ve denetlenebilir olması son derece önemli. Ayrıca, olası hataların sorumluluk alanlarının belirlenmesi ve hesap verebilir olması gerekiyor. Bu bağlamda, mutlaka etik kurullar oluşturulmalı ve yasal düzenlemeler getirilmeli."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, 81 ilde "İl Yaşlılık Çalıştayları" düzenleyecek

2025-08-08 13:13 - Gündem

Kadın girişimci babasından devraldığı atölyeden 35 ülkeye ihracat yapıyor

2025-08-09 12:23 - Çevre-Hayat

Van'da astronomi meraklıları meteor yağmurunu izlemek için Alandeşt Yaylası'nda buluştu

2025-08-13 22:42 - Magazin

Mauro Icardi, maçlarda forma giymek için sabırsızlanıyor

2025-08-13 13:42 - Spor

Kahramanmaraş'ta ağır hasarlı bina, yıkılırken iş makinesinin üzerine devrildi

2025-08-08 21:47 - Asayiş

Yargıtay, sebepsiz yere evi terk etmeyi boşanmada "tam kusur" saydı

2025-08-10 11:32 - Gündem

Azerbaycan ve Ermenistan arasında ortak deklarasyona imza atıldı

2025-08-08 23:42 - Dünya

Bakan Fidan, ABD'nin Afrika Kıdemli Danışmanı Boulos'u kabul etti

2025-08-08 16:52 - Siyaset

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Terörsüz Türkiye'yi sabırla, cesaretle, samimiyetle inşa ediyoruz

2025-08-13 16:38 - Siyaset

Tuğçe öğretmen "Yeşil Vatan" için alevlerle gönüllü savaşıyor

2025-08-13 12:18 - Çevre-Hayat

İlgili Haberler

Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ünüvar: Filomuzu güçlendirmek, temel hedeflerimizdendir

16:03 - Teknoloji

Sapanca Gölü'nde oluşan kabarcıkların su kalitesine zarar vermediği belirlendi

13:12 - Teknoloji

Nurus, İzmir'de mağaza açtı

12:52 - Teknoloji

Çin, Hollanda hükümetinin Nexperia'ya el koyma tedbirini askıya almasından memnun

12:13 - Teknoloji

LEVENT Hava Savunma Sistemi ilk hedefini vurdu

11:23 - Teknoloji

Günün Manşetleri

İstanbul merkezli 27 ildeki FETÖ operasyonunda 35 zanlı tutuklandı

21:23 - Gündem

Sahil Güvenlik Komutanlığından Türk balıkçı teknesine ateş açılmasıyla ilgili açıklama

21:07 - Gündem

Ankara'da kamu denetiminde yeni yaklaşımların ele alındığı "3. Denetim Şurası" düzenl

21:03 - Gündem

Google'dan Türkiye'ye yeni Google Cloud bölgesi kapsamında 2 milyar dolarlık yatırım

20:58 - Ekonomi

Esenyurt'ta binada yapılan ilaçlama sonrasında fenalaşan 4 kişi hastaneye kaldırıldı

20:53 - Gündem