ANKARA
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi (YBÜ) Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yılmaz Bingöl, 16 Nisan'da halk oylamasına sunulacak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi değişikliğinin rejim değil yasama, yürütme ve yargı arasındaki işleyişe ilişkin bir sistem değişikliği olarak değerlendirdi.
Fakültede düzenlenen "Siyaset Bilimcilerin Gözüyle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Paneli"nde yaptığı konuşmada Bingöl, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin Türkiye'de bir ihtiyaca karşılık vermek üzere tasarlandığını belirtti.
Bingöl, mevcut sistemin felsefesiyle ilgili herhangi bir tartışma veya değişiklik önerisi olmadığını ifade ederek "16 Nisan'da halk oylamasına sunulacak değişiklik rejim değil, yasama, yürütme ve yargı arasındaki işleyişe ilişkin bir sistem değişikliğidir." dedi.
Mevcut parlamenter sistemin Türkiye'de, özellikle yürütmenin işleyişi açısından sorun ve tıkanıklıklara yol açtığını dile getiren Bingöl, mevcut sistemin kriz üretmeye çok müsait olduğunu öne sürdü.
"Türkiye'de parlamenter sistem işlemiyor"
Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gonca Bayraktar Durgun da Türkiye'de anayasa değişikliği ve anayasa referandumlarının tarihine bakıldığında, 1961 ve 1982 anayasalarının senato, ordu gibi çeşitli kurumların vesayeti altında kaldığını, bu bağlamda halkın tercihlerinin geri planda tutulduğunu aktardı. Durgun, geçmiş anayasaların bu bağlamda yarattığı sorunların "vesayet" kavramı ekseninde yeniden düşünülmesinin önemli olduğunu söyledi.
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haluk Alkan ise 1982 Anayasası'nın başından itibaren sembolik yetkilerle donatılması gereken cumhurbaşkanına çok önemli yetkiler verdiğini, bu tarihten itibaren ülkede gerçek anlamda bir parlamenter sistemin işlemediğini ve bunun da sistem bakımından çeşitli krizlere yol açtığını kaydetti.
Panelin ardından Bingöl, Durgun ve Alkan, katılımcılara "Sorularla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi" adlı kitabı imzaladı.