İstanbul
"İş Dünyası Söyleşileri" kapsamında AA muhabirine açıklamalarda bulunan Yıldız, Türkiye'nin son 2 yılda çok önemli iki seçim yaşadığını, 31 Mart'ta sona eren mahalli idareler seçimlerinin ardından en azından 5 yıl boyunca seçimin olmayacağı bir sürece girildiğini söyledi.
Bunun var olan sorunlara odaklanma ve bunları çözecek politikaları hayata geçirmek için önemli fırsat olduğunu düşündüğünü belirten Yıldız, "Mevcut yönetim de bu fırsatı çok iyi değerlendirerek hem enflasyonla mücadeleye taviz vermeden devam etti hem de gelirleri artırmak amacıyla önemli adımlar attı." ifadesini kullandı.
Yıldız, bazı olumsuz gelişmelere karşın Türkiye ekonomisinin büyümeyi sürdürdüğünü kaydetti.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan son verilere göre, yılın ikinci çeyreğinde Türkiye ekonomisinin yüzde 2,5 büyüdüğünü anımsatan Yıldız, "Türkiye ekonomisi Kovid-19 salgını tedbirlerinin uygulandığı 2020'nin ikinci çeyreğinden sonra üst üste 17 çeyrek büyümüş oldu. Bu, aslında dünya genelinde eşine az rastlanır bir başarı." değerlendirmesini yaptı.
Bu yıl iş ortamına teknolojik yenilikler, sürdürülebilirlik odaklı büyüme ve yetenek yönetimi gibi konuların damga vurduğunu anlatan Yıldız, "2024 yılında özellikle ihracatçı şirketlerin Avrupa Birliği (AB) tarafından getirilen yasal düzenlemelere uyum için önemli sürdürülebilirlik yatırımları yaptığına tanık olduk. Aynı şekilde dijitalleşmeye dönük yatırımların da hızlandığını gördük." diye konuştu.
"Türkiye, ahşap ve mobilya ürünlerinde önemli ihracatçı konumunda"
Yıldız, şirketlerinin iştirak alanlarına yakından bakıldığında da benzer tablonun görüldüğüne işaret etti. Türkiye'de orman ürünleri sektöründe özellikle inşaat sektörüne bağlı talep olduğunu aktaran Yıldız, 2024'te inşaat sektöründeki toparlanmanın orman ürünleri talebini artırdığına tanıklık edildiğini söyledi.
Aynı zamanda mobilya ve kağıt ürünleri gibi diğer alt sektörlerde de büyümenin devam ettiğini belirten Yıldız, şöyle devam etti:
"Türkiye, ahşap ve mobilya ürünlerinde önemli ihracatçı konumunda. Özellikle Avrupa Birliği ve Orta Doğu pazarlarında Türk orman ürünlerine olan talep artıyor ancak Avrupa Birliğinin sürdürülebilirlik ve karbon ayak iziyle ilgili artan talepleri, üreticilerin daha yeşil üretim yöntemlerine yatırım yapmasını gerektirebilir. 2024'te sektör, dijitalleşme ve otomasyon süreçlerine daha fazla odaklandı. Orman yönetimi, hasat ve lojistik gibi alanlarda dijital araçların kullanımı arttı. Yeşil mutabakat ve sürdürülebilir orman yönetimi konuları daha fazla ön plana çıktı. Sürdürülebilirlik odaklı projelere ve sertifikasyon süreçlerine yatırım yapma eğiliminin artacağını düşünüyorum."
Türkiye'nin güçlü tarım ülkesi olmasının gübre sektörüyle doğrudan ilişkili olduğunu belirten Yıldız, 2024'te tarım ürünlerine yönelik iç talebin yanı sıra ihracat taleplerinin de gübre sektörüne olumlu yansıdığını kaydetti.
Hakkı Yıldız, bu yıl özellikle organik ve biyolojik gübreler gibi daha çevre dostu seçeneklere olan ilginin arttığına dikkati çekerek, "Enerji fiyatları ve ham madde maliyetleri, gübre üretiminde önemli maliyet unsuru, dolayısıyla enerji maliyetlerindeki dalgalanmalar sektörü doğrudan etkiliyor. Ayrıca jeopolitik riskler ve tedarik zinciri aksamaları, gübre ham maddelerinin tedariki üzerinde de baskı oluşturdu. Tarım teknolojilerindeki (agroteknoloji) ilerlemeler, hassas tarım uygulamaları ve akıllı gübreleme teknikleri gibi yeniliklerin sektördeki yerini sağlamlaştırıyor. Dijital çözümlerin yaygınlaşması bekleniyor. Tarımsal teşvikler, destekler ve vergi düzenlemeleri, gübre sektörünü etkileyebilir. 2024'te çevre dostu üretim süreçlerine yönelik teşvikler ve regülasyonlar artabilir." değerlendirmesinde bulundu.
Demir-çelik sektörünün inşaat ve otomotiv gibi büyük sanayi dallarına doğrudan bağlı olduğundan bahseden Yıldız, inşaat sektöründeki toparlanma ve sanayi üretimindeki artışın talebi olumlu etkilediğini, burada da küresel piyasalardaki dalgalanmalar ve ihracat kısıtlamalarının etkisini yaşadıklarını söyledi.
Yıldız, demir-çelik sektöründe küresel rekabetin oldukça yoğun olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Türkiye, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika'ya önemli ölçüde demir-çelik ihraç ediyor ancak ABD ve AB gibi büyük pazarlarda ithalat kotaları ve anti-damping vergileri gibi ticaret engelleri söz konusu. Üretim süreçlerinde verimliliği artırmaya yönelik teknolojik yatırımlar ve endüstri 4.0 uygulamaları, karbon ayak izinin azaltılması, sektördeki en büyük trendlerden biri olarak öne çıkıyor. Türkiye'de de karbon nötr hedeflere yönelik yatırımlar ve sürdürülebilir üretim teknolojilerine geçiş hızlanabilir."
Şirket olarak farklı alanlarda faaliyet gösteren iştiraklere sahip olmalarına rağmen ana işlerinin sanayi olduğunu vurgulayan Yıldız, "Orman ürünleri sektöründeki temsilcimiz Yıldız Entegre, kimya ve gübrede İGSAŞ, demir çelik sektöründe ise Yıldız Demir Çelik lokomotif şirketlerimiz. Yıldız Entegre, Türkiye'nin yanı sıra yurt dışında da üretim tesisleri olan bir şirket ve çok ciddi anlamda ihracat yapıyor. Burada hem ürün portföyünü genişletmek hem de verimliliği sağlamak amacıyla yatırımlarımızı sürdürüyoruz." dedi.
"Tarımsal gübrede Türkiye'nin en büyük üreticisi konumuna geldik"
İGSAŞ tarafında da ülke çapındaki üretim tesislerinin sayısını artırıp var olan tesislerine eklemeler yaptıklarını bildiren Yıldız, şunları kaydetti:
"Bu kapsamda Samsun'daki yeni fabrikamız, temmuz ayında üretime başladı. Organomineral adlı çok özel gübreler üretiyoruz, özellikle Karadeniz bölgesinin tarım portföyüne uygun gübrelerle bu bölgedeki çiftçilerimize daha da yakınlaştık. İGSAŞ'ın bir diğer yatırımı ise satın alma oldu. Hatay'ın Erzin ilçesindeki bir gübre tesisini alarak NPK gübre kapasitemizi artırdık. Şu anda tarımsal gübrede Türkiye'nin en büyük üreticisi konumuna geldik."
Hakkı Yıldız, Yıldız Demir Çelik'in yeni yatırım hazırlığında olduğu bilgisini paylaşarak, "Sıcak haddehane tesisi kurmak için yasal süreçlerin tamamlanmasını bekliyoruz. Öte yandan Yıldız Enerji de şirketlerimize yenilenebilir enerji temini için çalışmalarını sürdürüyor. Müsait olan tüm üretim tesislerimizin çatılarına güneş panelleri kurarak kendi enerjimizi yenilenebilir kaynaklardan sağlama noktasında önemli adımlar attık." diye konuştu.
Yıldız, "Yıldızlar Yatırım Holding, uzun yıllardır istikrarlı büyüme trendi içinde, bu yıl da aynı trendi sürdürüyoruz. Faaliyet gösterdiğimiz tüm alanlar ülke ekonomisinin yanı sıra yurt dışı piyasalarla da yakından bağlantılı olduğu için konjonktürden de etkileniyoruz. Büyümemiz sürüyor, beklentim; büyümemizin çift haneli olacağı şeklinde." ifadelerini kullandı.
2025'in ekonomik aktivitenin daha da hızlanacağı bir yıl olacağını dile getiren Yıldız, her sektörde daha hızlı büyümenin mümkün olduğunu sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com