'Yılmayalım, hasetçi münafıkların tuzaklarına düşmeyelim'

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Millet Camisi'nde irad ettiği Cuma hutbesinde, "Kardeşlerim, gelecek günler birbirimize daha çok vefa göstermenin, birbirimizi farklılıklarımıza rağmen sevebilmenin sınandığı günler olacaktır. Gevşemeyelim, sinsi fitnecilerin vesveselerine asla kulak vermeyelim. Yılmayalım, hasetçi münafıkların tuzaklarına düşmeyelim." dedi.

Görmez, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi içinde bulunan Beştepe Millet Camisinde, "Salaların Şahit Olduğu Direniş 15 Temmuz" başlıklı cuma hutbesinde vatandaşlara birlik mesajı verdi.

FETÖ'nün 15 Temmuz hain darbe girişiminin birinci yılında, Türkiye genelinde tüm vatandaşların katılımıyla okunan hatmi şeriflerin duası edildi.

Şehitler için okunan hatmi şeriflerin duasını yapan Hafız Osman Şahin, "Şehitlerimiz için camilerimizde okuduğumuz 100 bin hatmi şerifle, ayrıca yurdun dört bir yanında vatandaşlarımız tarafından okunmuş olan binlerce hatmi şerifle huzuru ilahide, bu gazi mabette, icabet vakti cuma vaktinde ellerimizi açtık sana iltica ediyoruz. Canı gönülden yalvarıyoruz. Bizleri huzurundan boş çevirme Allahım." ifadelerini kullandı.

15 Temmuz gecesinde milletçe büyük bir felaketten kurtaran Allah'a sonsuz hamdüsenalar ettiklerini dile getiren Şahin, şu duayı okudu:

"15 Temmuz gecesi ülkemizin birlik ve bütünlüğüne, milletimizin hürriyet, irade ve bekasına yönelik ihaneti püskürten, hiç tereddüt etmeden tankların önüne yatan silahlara meydan okuyan, bedenlerini bu vatan için siper eden, canlarını dini devlet, mülki millet, istiklal ve istikbalimiz için feda eden ve şehadet mertebesine ulaşan aziz şehitlerimizin her birini sonsuz rahmetine gark eyle. Allahım, sureti haktan görünerek din görüntüsü altında bu milletin arasına fitne, fesat tohumları ekenleri kahru perişan eyle. Bizi dinle, imanla, Kur'an'la, Peygamberle, Allah ile aldatanlardan ve aldananlardan eyleme Allahım. Bu aziz millete karşı hile, oyun ve tuzak kuranların tuzaklarını kendi başlarına çevir ya Rabbi. 15 Temmuz gecesi hainlere, zalimlere, ihanet şebekelerine karşı milletçe yekvücut olduğumuz gibi bundan sonra da bu birlik ve beraberliğimizi, huzur ve kardeşliğimizi daim eyle. Bölünüp parçalanmaktan, dağılıp bozulmaktan bizleri muhafaza eyle. Yaşadığımız bu meşum hadiseden ders alarak milletçe birbirimize kenetlenmemizi lütfeyle Allahım."

Türk milletine feraset ve basiret ihsan eylemesi için dua eden Şahin, "Asırlardır İslam'ın sancaktarlığını yapan, senin adının gök kubbede yankılanması için çabalayan bu aziz milleti sen mahcup etme Allahım! Her daim mağdurların yanında yer almış, umut olmuş, muhacirlere kucak açmış bu milletin üzerinden rahmet ve nusretini eksik etme" dedi.

Duanın ardından Diyanet İşleri Başkanı Görmez, "Salaların Şahit Olduğu Direniş 15 Temmuz" başlıklı cuma hutbesini irad etti.

Maide Suresi 11. ayetinin "Ey iman edenler, Allah'ın size olan nimetini hatırlayın. Hani bir topluluk size el uzatmaya yeltenmişti de Allah, onların ellerini sizden çekmişti. Allah'a karşı gelmekten sakının. Müminler yalnızca Allah'a güvenip tevekkül etsinler." mealini paylaşarak hutbesine başlayan Görmez, bu ayetin Hendek Savaşı esnasında nazil olduğuna dikkati çekti. Görmez, o gün melekleriyle İslam ordusunu teyit eden Allah'ın vaadinin tahakkuk ettiğini söyledi. İslam tarihine bakıldığı zaman Allah'ın bu vaadi ve rahmet elinin nice zamanlarda tahakkuk ettiğini dile getiren Görmez, Allah'ın rahmet elinin Çanakkale'de milletin üzerinde olduğunu, Malazgirt'te rahmetini milletten esirgemediğini, Kurtuluş Savaşında, Dumlupınar'da, Sakarya'da Türk milletine yönelen menfur elleri üzerinden aldığını söyledi.

Allah'ın 15 Temmuz'da ihanet teşebbüsünü ortadan kaldırmada Türk milletine yardım ettiğini vurgulayan Görmez, 15 Temmuz'un seneidevriyesinde millete düşen en büyük vazifenin "Allah'ın rahmetini, inayetini, nusretini unutmamak" olduğunu söyledi.

"Bizlere düşen seferlerdir. Zaferler Allah'ındır" diyen Görmez, cemaatten Allah'a hamd, şükür ve senanın artırılmasını önerdi.

Milletin ikinci vazifesinin o gece yeryüzündeki bütün mazlum, mahrum ve mağdurların Türk milletiyle beraber gözyaşı döktüğünün unutulmaması olduğunu ifade eden Görmez, "İslam kardeşliği gereği yeryüzündeki bütün kardeşlerimizin bizimle beraber selalara durduklarını, secdeye kapanıp ağladıklarını asla unutmamalıyız. Buna Kerkük'ün bütün minareleri şahittir. Buna Saray Bosna'nın bütün camileri şahittir. Buna Gazze'nin, Somali'nin bütün camileri, mabetleri, minareleri şahittir. Buna 15 Temmuz'dan sonraki cuma günü İslam aleminin bütün minberleri şahittir. Bütün minberlerde okunan hutbeler şahittir." dedi.

Görmez, 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonraki ilk cuma gününde Gazze'de Hazreti Ömer Camisi'nde hatibin hutbede, Filistinlilere, "Ey Gazzeliler, bugün bizim hamd, şükür günümüzdür. Zira eğer geçen hafta Türkiye'nin semalarını kuşatan zulmet ve karanlık ihanet başarılı olsaydı, biz bugün Gazze'de cuma namazını kılamayacaktık." diye hitap ettiğini anlattı.

Somali'de bir camide hatibin aynı cuma günü "Bugün bizim, Allah'a şükretme günümüzdür. Geçen hafta hainler, kardeş ülke Türkiye'de başarılı olsaydı biz bir kez daha yetim, sahipsiz kalacaktık." diye gözyaşı döktüğünü aktaran Görmez, aynı cuma Sudan'da da benzer şekilde hutbe irad edildiğini söyledi.

Görmez, "O kardeşlerimiz için daha büyük bir birlik, daha büyük kardeşlikler inşa etmeliyiz." ifadelerini kullandı.

15 Temmuz gecesi milletin ortaya koyduğu birlik ruhunun unutulmaması gerektiği üzerinde duran Görmez, "Biz o gece topyekün bir milletin şehadet arzusuna şahit olduk. Biz, bizi bir araya getiren en büyük gücün imanımız olduğunu asla unutmayalım. Biz o gece meydanlarda sütüne şehadet şerbeti karışmış annelerimizi unutamayız. Yeni dünyaya gelmiş yavrusunun kulağına ezan okumadan, sela seslerini duyunca tekbirler getirerek şehadet meydanlarına koşan gençlerimizi unutamayız." değerlendirmesinde bulundu.

Allah'ın verilen şehitlerin hatırına Türkiye'ye büyük bir birlik bahşettiğine dikkati çeken Görmez, "Ne kadar şükretsek azdır. Yıllardır aramıza nifak sokmaya çalışanların tuzağı işlemedi. Tuzakları bozanların en hayırlısının tuzağına düştüler. Rabbimize hamdolsun. Yıkacaklarını umdukları anda millet olarak ayağa kalktık. Elhamdülillah düşeceğimizi sandılar, doğrulduk. Öldürmeyi planladılar, hiç ölmemek üzere dirildik elhamdülillah."

Allah'ın Türk milletine, hainlerin gözlerini parçalayacak, düşmanları hasede düşürecek yeni bir ruh üflediğini dile getiren Görmez şunları kaydetti:

"Şimdi bu eşsiz mazhariyetin hakkını verme zamanıdır. Aziz milletimizin aziz evlatları, şimdi yeniden keşfettiğimiz kardeşliğimize ihtimam gösterme zamanıdır Allah için. Şimdi şehitlerimizin canlarıyla bahşettikleri bu zaferi kardeşliğimizle, birliğimizle taçlandırma zamanıdır Rabbimiz için. Aramıza ayrılık ateşleri düşüren şer odaklarını mağlup etme zamanıdır. Bizi birbirimize karşı kışkırtacak şeytani fısıltıları, bütün fısıltıları susturma zamanıdır. Şehitlerimizin kanlarıyla imzaladığımız, gazilerimizin sancılarıyla perçinlediğimiz bu muazzam kardeşliğe sahip çıkarak varlığımızı cümle mazlumlara, cümle mağdurlara ümit diye adama zamanıdır. Kardeşlerim, gelecek günler birbirimize daha çok vefa göstermenin, birbirimizi farklılıklarımıza rağmen sevebilmenin sınandığı günler olacaktır. Gevşemeyelim, sinsi fitnecilerin vesveselerine asla kulak vermeyelim. Yılmayalım, hasetçi münafıkların tuzaklarına düşmeyelim. Vazgeçmeyelim, bana ne demeyelim, bahanelere sığınmayalım. Var olduğumuz her yerde, nefesimizin yetiştiği her anda İslam'ın nezaketini, adaletini, merhametini, imanın şefkatini, adanmışlığın cesaretini hep birlikte ayağa kaldıralım. Allah Resulünün davası artık omuzlarımızdadır, düşürmeyelim. Düşürmeyelim ki biz düşmeyelim. Düşürmeyelim ki İslam ümmeti düşmesin."