?>

'Zayıf benlik algısı bağımlılığa yol açıyor'

Uzman Psikolog Naciye Tokaç, zayıf benlik algısının bağımlılığa yol açtığını söyledi.

Sağlık - 9 yıl önce

Bağımlılığın kullanılan psikoaktif maddenin kişiye zarar verici sonuçlar doğurmasına karşın, ısrarcı bir şekilde maddeyi arama ve sürekli kullanma ile karşımıza çıkan, tekrarlayan bir bozukluk olduğunu belirten Psikoterapist/Aile, Çift Ve Evlilik Terapisti Psikolog Naciye Tokaç, “Bağımlılık Nörobiyopsikososyal bir bozukluktur. Buradan anlaşılmaktadır ki; bağımlılığa sadece nörolojik bir sorun olarak bakılamamakta; aynı zamanda psikoaktif madde kullanımının biyolojik işleyişi etkilerinden de bahsetmekteyiz. Psikoaktif maddeleri kullanmaya başlamak ve sürdürmekle ilgili psikolojik faktörler çok önemlidir. Bağımlı kişinin; sadece kendisi durumdan etkilenmekle kalmaz, aynı zamanda sosyal çevresi de olumsuz etkilenmektedir. Kişiyi bağımlılığa iten sebeplere baktığımızda ise; oldukça fazla etkenin rol oynadığını söyleyebiliriz. Bağımlılığın özellikle genç yaşlarda başlandığı durumlarda gencin ilgisinin akran gruplarına yönelik olduğu ve kabul edilme, beğenilme dürtüsünün yoğunluğu etkilidir. Özellikle sigara ve uyuşturucu / uyarıcı madde kullanımının bu etkenlerden beslendiğini söyleyebiliriz” diye konuştu.

"Sevgisizlik ve ilgisizlik"

Psikoaktif madde kullanımını etkileyen en önemli etkenin kişilik özellikleri olduğunu dile getiren Psikolog Naciye Tokaç, “Çoğunlukla kullanılan “zayıf kişilikli” tabiri bu kişileri yeterli tanımlamaya uymayan ve oldukça inciten bir tabirdir. Bu kişiler; yaşadıkları hazzı ertelemek istemeyen, anında ve çocuksu hazlar deneyimleyerek böylece yetişkinliğin sorumluluk ve mücadelesinden bilinçdışı kaçmak isteyen kişilerdir. Bu kişilerde doğal hayatın getirdiği olumsuzluklarla baş etme mekanizmasında yetersizlik düşünülmektedir. Psikoaktif madde kullanımına kişiyi yönelten bir diğer etken ise özellikle çocukluk yıllarından itibaren devam eden ve artan şiddetli aile içi çatışmalar ile sosyal çevrenin kişiyi destekleyici olmaktan uzak olmasıdır. Aile içerisinde ebeveynleri başta olmak üzere yeterli sevgi ve ilgiyi göremeyen bireyler, ilgi arayışını dış dünyada yapmaktadır. Bu kişilerin daha çok içe dönük, duygularını kolaylıkla ifade edemeyen, sevgiyi gösteren değil, sevginin gösterilmesini bekleyen, sosyal uyumlu, hayır deme becerisinde yetersizlik olan bireyler olduğu düşünüldüğünde; psikoaktif madde kötüye kullanımına yönlendirilmeleri kolay olacaktır. Psikoaktif madde kullanımının en kötü durumu ise kişinin korku ve merak duygusuyla başladığı maddeye bağımlılık kazandığını geç fark etmesidir. Psikoaktif madde kullanımı bir kısırdöngü halinde devam eder. Kişi ’bir kereden bir şey olmaz’ diyerek başladığı maddeyi kullanmaya ’bir daha asla’ diyerek devam etmek istemese de, kendisinin bağımlı olmayacağına, istediğinde bırakabileceğine dair yanlış inançları nedeniyle devam eder. Ve bu kısır döngü daima böyle devam eder” diye konuştu.

"Tedavi olmayı istemelidir"

Bağımlılığın çok yönlü bir bozukluk ise tedavisinin de aynı şekilde sürdürülmesi gerektiğini kaydeden Psikolog Naciye Tokaç, “Öncelikle psikoaktif madde kullanan kişinin kullandığı maddenin kendisini kötü etkilediğini kabul etmesi ve tedavi olmak için gönüllü olması gerekmektedir. Buradaki gönüllüden kasıt; kesinlikle tedaviyi kendisinin onaylaması ve bu yönde istekli olmasıdır. Ardından bağımlılık tedavisi konusunda uzman Nörolog, Psikiyatrist ve Psikoloğun bir takım olarak çalışması ve bağımlı ile sosyal çevresinin de bu tedaviye katılımı, bozukluğun tedavisi için çok önemlidir. Son yıllarda bağımlılık bozukluğunun tedavisi konusunda oldukça fazla yol katedilmesiyle birlikte; bu tedavinin sadece bağımlı kişiyi ilgilendirmemeli; ailesi, sosyal çevresi, okul - iş yaşamı ve arkadaşlarının da tedavide destekleyici rol oynaması gereklidir. Tedavideki en önemli nokta ise psikoterapi ile kişinin zayıf benlik algısının ve yetersizlik hislerinin çalışılarak, kişinin değerlilik algısının yükseltilmesidir” şeklinde konuştu.

dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

Yakın Doğu Üniversitesi, Tüm Kıbrıs Üniversiteleri arasında birinci seçildi

2016-07-14 19:27 - Eğitim

'Askeri Casusuluk' davasında binbaşı tutuklandı

2016-07-11 13:07 - Yerel haber-Şirket Haber

Safrandolu’ya ’Avrupa Plaketi’

2016-07-13 21:43 - Kültür Sanat

Çeşme ve Bodrum 'Out', Marmaris 'İn'!

2016-07-14 18:36 - Magazin

Otomotivde toplam üretim yüzde 9 arttı

2016-07-15 21:02 - Ekonomi

Drone için eğitim şartı geliyor

2016-07-11 13:07 - Gündem

Londra’da ilk Türk üniversitesi

2016-07-15 13:17 - Eğitim

OECD Genel Sekreteri’nden Türkiye’ye övgü

2016-07-15 17:13 - Ekonomi

"Rusya’ya yaptırım uygulamayan tek NATO ülkesiyiz"

2016-07-15 18:09 - Politika

Sedat Peker Alanya’da nöbette

2016-07-16 12:22 - Yerel haber-Şirket Haber

İlgili Haberler

İstanbul'da 2024'te 1 milyonu aşkın sağlık turizmi hizmeti verildi

11:53 - Sağlık

"Kuru cilt" böbrek hastalıklarında belirti olabilir

15:22 - Sağlık

Kolesterol seviyesi sabit olmayan kişilerin demansa yakalanma riski daha yüksek

13:48 - Sağlık

"Obezite merkezi" sağlıklı ve kalıcı kilo vermek isteyenlerin adresi oldu

13:37 - Sağlık

Araştırmalara göre, uykunun REM evresine geçişte zorlanmak Alzheimer belirtisi olabilir

12:38 - Sağlık

Günün Manşetleri

Antalya ile Konya'yı bağlayan Alacabel Tüneli'nde çalışmalar sürüyor

13:03 - Gündem

Türkiye'nin ihracatı 2024'te 261 milyar 855 milyon dolara yükseldi

12:57 - Ekonomi

Sanayi kapasite raporuna sahip tesislerde çalışanların sayısı 4 milyonu aştı

12:53 - Ekonomi

Türkiye'nin Birleşik Krallık'a ihracatı 12,7 milyar dolara ulaştı

12:48 - Ekonomi

SGK, geçen yıl 33,7 milyar lira "rapor ödemesi" yaptı

12:43 - Ekonomi