Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’ın MİT TIR’larına ait görüntülerin yayınlanması ilişkin 5 yıl 10 ay hapse çarptırıldığı davada gerekçeli kararını açıklayan mahkeme, Anayasa Mahkemesi’nin hak ihlali kararıyla yetkisini aştığını belirtti.
Gerekçede, “AYM kararı, yasama, yürütme ve yargı organlarını bağladığından mahkememizce bu karara zorunlu olarak uyularak sanıkların tahliyesine karar verilmiştir” denildi.Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Erdem Gül, MİT TIR’larına ait görüntülerin yayınlanması ilişkin yargılandığı davada "devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından gizli kalması gereken bilgileri açıklamak" suçundan mahkum edilmişti. Dündar’ı 5 yıl 10 ay hapse çarptıran mahkeme Gül’e ise 5 yıl hapis cezası vermişti.
İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi 6 Mayıs 2015 tarihinde verdiği kararın 60 sayfalık gerekçesini açıkladı. Dündar ve Gül’ün tutuklu yargılanmasına ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin verdiği hak ihlali kararının da eleştirildiği gerekçeli kararda, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru için olağan kanun yollarının tüketilmiş olmasının gerektiği aktarıldı.
“ANAYASA MAHKEMESİ YEREL YARGI MAKAMINI ETKİLEMEYE ELVERİŞLİ KANAAT DE BİLDİRMEMELİDİR”
Gerekçeli kararda Anayasa Mahkemesi’nin kararına ilişkin şu ifadelere yer verildi: “Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvuruda üstlendiği yargı görevi ve denetimden dolayı devam eden yargılamalarla ilgili olarak kendisine yapılan başvuruların maksadını aşacak şekilde işin esasına girmeme kuralına bağlı kalması gerekmektedir. Maddi vakıa ve delil değerlendirmesi yapmamalıdır. Anayasa Mahkemesi yerel yargı makamını etkilemeye elverişli kanaat de bildirmemelidir. Anayasa Mahkemesi’nce Anayasa’da yer alan hak ve özgürlükler ihlal edilmediği sürece yerel mahkemelerin kararlarındaki kanunun yorumu ya da maddi veya hukuki hatalara dair hususlar bireysel başvuru incelemesinde ele alınamaz.”“MAHKEMEMİZCE ANAYASA MAHKEMESİ’NİN KARARINA ZORUNLU OLARAK UYULARAK SANIKLARIN TAHLİYESİNE KARAR VERMİŞTİR”
Gerekçeli kararda Anayasa Mahkemesi kararına ilişkin devamla şu ifadelere yer verildi:“Anayasa Mahkemesi tutukluluk konusunda ancak kanun veya Anayasa’ya bariz şekilde aykırı yorumlar ile delillerin takdirinde açıkça keyfilik bulunması halinde hak ve özgürlük ihlaline sebebiyet veren bu tür kararları başvuruda incelenmesi gerekir. Aksinin kabulü bireysel başvurunun getiriliş amacıyla bağdaşmaz. Anayasa Mahkemesi görev ve yetkisi kapsamında sanıkların tutuklanması ile tutukluluklarının devamına ilişkin kararları kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı bağlamında değerlendirerek hak ihlali sonucuna ulaştığından, bu karar Anayasa’nın yasama, yürütme ve yargı organlarını bağladığından mahkememizce bu karara zorunlu olarak uyularak sanıkların tahliyesine karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesi ifade ve basın özgürlüğü konusunu gerekçeli kararında geniş bir şekilde irdeleyerek hak ihlali yapıldığına ilişkin hüküm kurarak mahkememizin yargılama konusuyla ilgili sonuca yönelik değerlendirme yaparak yetkisini aşmıştır.”