Kırklareli
Edirne'nin Uzunköprü ilçesinde 1951 yılında dünyaya gelen Şener, 1958'de ailesiyle İstanbul'a göç etti. Gençlik yıllarında çalıştığı restoranlarda sahne alan Zeki Müren, Adnan Şenses ve Arif Şentürk gibi sanatçılardan etkilenen Şener, müziğe olan ilgisini artırdı.
Sanatçıların repertuvarını ezberleyen Şener, 7 yıldır kaldığı huzurevinde mini konserler düzenliyor. Huzurevi sakinlerinin "Assolist Cemal" diye hitap ettiği Şener, kimi zaman arkadaşlarını duygulandırıyor kimi zaman ise neşelendiriyor.
Şarkı söylerken yaptığı mimik ve hareketlerle de ilgi gören Şener, huzurevinde farklı bir atmosfer oluşturuyor.
"Şarkılar bana zevk veriyor, hüzünlerimi bertaraf ediyor"
Şener, şarkıları seslendirirken kendisini çok mutlu hissettiğini söyledi.
Bir çocuk ile dört torun sahibi olduğunu aktaran Şener, gençlik yıllarında çok güzel bir hayatının olduğunu anlattı.
Genç yaşta İstanbul'da restoranlarda garson olarak çalışmaya başladığını ifade eden Şener, "Şarkıları da orada öğrendim. Assolistler, şarkıcılar, sanatçıların hepsiyle çalıştım. Hepsinin tavırlarını, sahneye çıkışlarını, el ve hareketlerini orada öğrendim. Şimdi şarkılarımı okurken onlardan ilham alıyorum." diye konuştu.
Zeki Müren'in birçok şarkısını bildiğini dile getiren Şener, mikrofonu eline aldığında mutluluktan adeta havaya uçtuğunu belirtti.
Şarkı söylemeyi çok sevdiğini ifade eden Şener, "Güzel bir şey yapıyorum. Sesimi beğenenler de oluyor, beğenmeyenler de tabi oluyordur. Daha çok Zeki Müren'in şarkılarını seslendiriyorum. Onunla çok uzun yıllar çalıştık çünkü. Şarkılar bana zevk veriyor, hüzünlerimi bertaraf ediyor." dedi.
Huzurevi sakinlerinden Mehmet Taşçı ise mini konserlerle keyifli zaman geçirdiklerini anlattı.
Şener'in sesini beğendiğini söyleyen Taşçı, şarkıları dinlerken gençlik yıllarının aklına geldiğini kaydetti.