Düzce
Görsel sanatlara ve Anadolu kültürüne merakı çocukluk yaşlarında başlayan Altay, lise eğitiminin ardından 2007'de yakınlarının, "Başka bölüm mü yok, mezun olduğunda boşta kalırsın." şeklindeki söylemlerine rağmen hayalinin peşinden giderek Dumlupınar Üniversitesi Kütahya Meslek Yüksekokulu Çinicilik Bölümü'nü kazandı.
Altay, üniversite yıllarından itibaren karo tablo, tabak, vazo ve çeşitli dik formda objelere çini sanatını uygulamaya ve verdiği özel eğitimlerle yakın çevresine bu sanat dalını sevdirmeye başladı.
Mezuniyetinin ardından memleketi Düzce'ye gelen Altay, kent merkezinde açtığı sanatevinde bir yandan eserlerine imza atmayı diğer yandan da çeşitli kamu kurumlarına bağlı kurslarda eğitim vermeyi sürdürüyor.
Altay, Selçuklu ve Osmanlı'dan gelen Anadolu kültürüne olan sevgisiyle çini sanatına başladığını söyledi.
Üniversite sınavına girdikten sonra çini sanatıyla ünlü Kütahya'da eğitim görmeye karar verdiğini belirten Altay, "Çevremdeki insanlar, arkadaşlarım, neden bu bölümü tercih ettiğimi soruyorlardı. Çini sanatı maddi gelir sağlamaz diye garipsediler ama yılmadım." dedi.
Devlet desteğiyle çini sanatını yaygınlaştırmaya çalışıyor
Altay, çininin kendisine her zaman farklı duygular aşıladığını dile getirerek, zamanla çevresindeki insanların bu sanat dalının değerini öğrendiklerini anlattı.
Devlet kurumlarının sağladığı olanaklarla çini sanatını yaygınlaştırmaya çalıştığına değinen Altay, şöyle devam etti:
"Bu çerçevede yaklaşık 15 yılda 500 kişiye eğitim verdim ve 300 eserin altına imzamı attım. Bu girişimlerimle Düzce'de çini sanatının daha çok ilgi görmesini ve sanat atölyelerinin yaygınlaşmasını sağladım.
Ecdadımızın geçmişte özen gösterdiği bu sanat dalını günümüzde de diri tutarak devam ettirmemiz gerektiğini insanlara aşılamak istedim."
Üniversite yıllarından itibaren yurt çapında birçok karma sergi ve sempozyuma katıldığını belirten Altay, birçok yerde hala daha tanınmayan çini sanatını daha da yaygınlaştırmayı hedeflediğini sözlerine ekledi.