Diyarbakır'da 6 sivilin şehit düştüğü terör saldırısının sanıkları için istenen cezalar belli oldu

Diyarbakır

Diyarbakır'ın Sur ilçesindeki tarihi On Gözlü Köprü yakınında 4 yıl önce çevik kuvvet polislerini taşıyan aracın geçişi sırasında PKK'lı teröristlerce bomba yüklü araçla düzenlenen, 5'i aynı aileden 6 sivilin şehit düştüğü, 17 kişinin yaralandığı saldırıya ilişkin biri tutuklu 2 sanık hakkında 7'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ile çeşitli suçlardan 279 yıldan 556 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca, tutuklu Mehmet Eliaçık ve tutuksuz sanık Cihan A. hakkında hazırlanan iddianame 4. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

İddianamede, terör örgütü PKK/KCK'nın kuruluşu, yapılanması ve gerçekleştirdiği saldırılar hakkında detaylı bilgiye yer verilerek, 10 Ağustos 2016'daki terör saldırısının sahte plakalı ve çalıntı araçla gerçekleştirildiği belirtildi.

Saldırıda 6 sivilin şehit olduğu, 9'u polis memuru 17 kişinin yaralandığı ifade edilen iddianamede, patlamanın meydana geldiği bölgede yaklaşık 50 santimetre derinliğinde çukur oluştuğu ve elektrik direğinin yıkıldığı kaydedildi.

İddianamede, olay yeri kriminal inceleme raporuna ilişkin şu ifadeler yer aldı:

"Olay yerinde elde edilen maddeler üzerinde yapılan kimyasal incelemede olaya karışan patlayıcıda RDX, TNT, pikrik asit, amonyum nitrat ve mazot maddeleri tespit edilmiştir.

Aracın bombanın nakliyesi, parça tesiri ve kamuflaj malzemesi amacıyla, plastik bidonların ve tüplerin ise dış kap ve parça tesiri oluşturmak amacıyla kullanıldığı, söz konusu patlayıcı maddenin canlılar üzerinde öldürücü ve yaralayıcı, cansızlar üzerinde yakıcı, yıkıcı ve tahrip edici özelliklere sahip olduğu belirlenmiştir."

İddianamede, söz konusu terör saldırısında yakınlarını kaybeden, yaralanan ve malları zarar gören 25 mağdur müştekinin, sanıklardan şikayetçi olduğu belirtildi.

Yaralanan polisi çevredeki vatandaşlar hastaneye götürmüş

Saldırıda yaralanan polis memuru H.K. ifadesinde, şunları kaydetti:

"İl Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğünde geçici görevle çalışıyordum. Olay günü görev yerine giderken On Gözlü köprü civarına geldiğimizde patlama oldu. Şoför hemen araçtan indi. Ben ise inmek istedim ancak bacaklarımı hissetmiyordum.

Çevredeki vatandaşlar beni kucaklayarak bir araca alıp, hastaneye götürdü. Olayın faillerinden şikayetçiyim."

Polis memuru M.B. ise saldırıda ağır yaralandığını, büyük ölçüde hafıza kaybı yaşadığını belirterek, sanıklardan şikayetçi oldu.

"Saldırıdan önce keşif yaptılar"

İddianamede, 5 tanığın sanık Eliaçık ile ilgili, "Sur ilçesinde meydana gelen çukur ve barikat saldırılarına bizzat katıldığı, terör örgütü adına ideolojik eğitimler vererek örgüte eleman temin etmeye çalıştığı, öldürülen terör örgütü mensupları için saygı duruşunda bulunup anma etkinlikleri düzenlediği, terör örgütü PKK adına sözde mahkeme kurarak mahallede yaşanan sorunları çözmeye çalıştığı, sorumlu olduğu şehir yapılanması ile kırsal alanda bulunan teröristler arasında devamlı irtibat kurduğu" yönünde beyanları yer aldı.

İddianamede bir tanık, sanık Eliaçık'ın saldırının planlamasını yapan ve bombanın düğmesine basan örgüt mensubu olduğunu ileri sürdü.

Tanık, ifadesinde şu bilgileri paylaştı:

"Bu örgüt mensubu, eylem öncesi bir arkadaşıyla kendisinin kullandığı motosikletle o bölgelerde gezdi ve bombalı arabayı bırakabilecekleri uygun bir yerin keşfini yaptılar.

Bomba yüklü aracı normalde Bağıvar uygulama noktasındaki polis noktasına götürüp patlatacaklardı ancak son anda vazgeçtiler. Neden vazgeçtiklerini bilmiyorum.

Daha sonra bomba yüklü aracı On Gözlü Köprü yakınına götürüp bırakmaya ve polis otosu geçerken patlatmaya karar verdiler. Çevik kuvvete ait otobüs geçerken bu örgüt mensubu uzaktan kumandanın düğmesine bastı ve bombayı infilak ettirdi.

Bu eylemi bu örgüt mensubunun gerçekleştirdiğini kesin ve net olarak biliyorum. Eylemden birkaç dakika önce bu örgüt mensubu kendisinin kullandığı motosikletle olay yerinden geçmişti ve motosikletin arkasında ise yine o arkadaşı oturmaktaydı. Bomba yüklü aracın yanından uzaklaştılar ve arkadaşının iş yerine gidip kumandaya oradan bastılar."

Telefonu olay yerinde sinyal vermiş

İddianamede, sanık Eliaçık'a ait cep telefonunun saldırı günü olay yeri yakınlarında defalarca, saldırı anında da 750 metreden sinyal verdiğinin belirlendiği kaydedildi.

Sanıklar Mehmet Eliaçık ile Cihan A'nın saldırı öncesi ve sonrası farklı saatlerde görüştükleri ve bir araya geldikleri aktarılan iddianamede, "Tanık ifadelerindeki teşhis beyanlarıyla şüphelilerin kullanmış oldukları telefonlarına ait baz bilgilerinin örtüştüğü, olay günü olay yerinde ve olay sonrasında çevrede bulundukları, devamlı suretle olay yerinden baz verdiklerinden bahse konu bomba yüklü araç ile saldırı eylemini şüphelilerin gerçekleştirmiş olabilecekleri değerlendirilmiştir." denildi.

İddianamede şu değerlendirmede bulunuldu:

"Şüphelilerin bu saldırıyı bilerek, isteyerek, tasarlayarak, bomba kullanmak suretiyle ve kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle gerçekleştirdiği anlaşılmıştır. Saldırıyı terör örgütü PKK/KCK'nın amacı doğrultusunda, devletin bağımsızlığını zayıflatmaya, birliğini bozmaya ve devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya yönelik fiil ve amaç kapsamında gerçekleştirdikleri tespit edilmiştir."

İstenilen ceza

İddianamede tutuklu sanık Mehmet Eliaçık ve tutuksuz sanık Cihan A. hakkında "devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmak", 6 kişiye yönelik "kasten öldürmek", 9 polis memuruna yönelik "kamu görevlisine karşı nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs etmek", 8 sivile karşı "nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs etmek", "tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi" ile "mala zarar vermek" suçlarından 7'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 279 yıldan 556 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Saldırıda anne, 2 kızı ve 2 torunu da şehit düşmüştü

Diyarbakır'ın Sur ilçesindeki tarihi On Gözlü Köprü yakınında 10 Ağustos 2016'da gerçekleştirilen saldırıda anne Behiye Yıldırım (52), kızları Derya Yıldırım (23) ve Demet Yıldırım Aydın (31), torunları Ceylinaz (3) ve Oğuz Kaan Aydın (8) ile Veysel Eroğlu (25) şehit düşmüş, aralarında polislerin de bulunduğu 17 kişi yaralanmıştı.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com