Dünya Kadınlar Günü'nde Batı Şeria'daki Filistinli kadınlar zorla yerlerinden edilmenin acısını yaşıyor

ÇOK OKUNAN HABERLER
Dünya Kadınlar Günü'nde Batı Şeria'daki Filistinli kadınlar zorla yerlerinden edilmenin acısını yaşıyor

Batı Şeria’da İsrail’in askeri saldırı ve ihlalleri sonucu evlerinin büyük bir kısmı yıkılıp tahrip edilen ve zorla yerlerinden edilen Filistinli kadınlar, Dünya Kadınlar Günü'nde evlerinden uzakta zor koşullar altında yaşam mücadelesi veriyor

BATI ŞERIA

Dünya, her yıl 8 Mart’ta Dünya Kadınlar Günü’nü kutlarken, Filistinli kadınlar, İşgalci İsrail’in yaşama, barınma ve güvenlik gibi en temel haklarını ihlal etmesi sebebiyle büyük zorluklar ve acılar içinde bulunuyor.

İşgalci İsrail tarafından mülteciye dönüştürülerek zorla yerinden edilen ve zor hayat şartlarıyla karşı karşıya kalan, hiçbir özel alanı kalmayarak mülteci merkezlerinde yaşayan Filistinli kadınlar, 21 Ocak’tan bu yana devam eden İsrail saldırılarının sona ermesinin ardından gelecekleriyle ilgili büyük endişe içinde.

Filistinli kadınlar, Cenin, Tulkerim ve Nur Şems mülteci kamplarında yaşadıkları zorluklarla birlikte, gelecekteki yaşantıları konusunda büyük kaygılar taşıyor.

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı'na (UNWRA) göre, İsrail saldırıları nedeniyle Batı Şeria’nın kuzeyindeki mülteci kamplarında yaklaşık 40 bin Filistinli yerinden edildi.

Zorla yerinden edilme acısı...

Filistinli Fethiye Şahhade, İşgalci İsrail’in saldırıları ve ateş açma tehdidi altında, Batı Şeria’nın kuzeyindeki Cenin Mülteci Kampı'ndaki evinden zorla yerinden edildiğini söyledi.

Yaklaşık 40 gün önce evinden ayrıldığını ve zor şartlarda yaşadığını ifade eden Şahhade, evinin yıkılıp yıkılmadığını bilmediğini kaydetti.

Zorla yerinden edilmesinden bu yana “göçmen merkezlerinde” yaşadığını belirten Şahhade, "Göçmen merkezlerinde kış soğuğunda büyük sıkıntı çekiyorum. Ramazan ayını her yıl olduğundan tamamen farklı bir şekilde geçiriyorum. Burada 'hayatsız bir yaşantım' var" dedi.

Adının açıklanmasını istemeyen bir diğer Filistinli kadın ise 90 yaşındaki annesiyle birlikte Cenin Mülteci Kampı'ndan zorla yerinden edildiğini söyleyerek "Komşuların yardımı olmasaydı kaçamazdık. Kamp yıkıldı ve bugün bilmediğimiz bir kaderi yaşıyoruz." dedi.

İsrail askerleri alay etti...

Filistinli Ensam Ebu Zehra ise, Nur Şems Mülteci Kampı’ndaki el-Menşiye Mahallesi’nden zorla yerinden edildiğini belirterek, “Bilinmezlik içinde yaşamak çok zor. Kaderinin ne olacağını bilmiyorsun, evin yıkıldı ve artık bir sığınağın yok.” dedi.

Ailesiyle birlikte evinden zorla göç ettirildiğinde, İsrail ordusunun kendilerine “alaycı” bir şekilde davrandığını belirten Ebu Zehra, askerlerin acılarını küçümseyerek kahkahalar attığını söyledi.

Ayrıca, bu saldırının sona ermesinin ardından bile devam edecek “karmaşık” sonuçlarından endişe duyduğunu dile getiren Filistinli kadın birçok ailenin “evsiz ve eşyasız” kaldığını vurguladı.

Ebu Zehra, bazı kişilerin altınlarını yanlarına almayı unuttuğunu, bunun ise hayata dair son umutları olduğunu ifade etti.

“Ev yıkılmış olsa bile kampa döneceğim”

Zorla yerinden edilen Filistinli kadın Ümmü Ahmed Gannam, Nur Şems Mülteci Kampı’ndaki evinin televizyon ekranlarında yıkıldığını gördüğünü kaydederek, şu anda yaşadığı koşulları ise “zor” olarak tanımladı.

Gannam, şöyle devam etti:

“Bu duygu çok zor, bilinmezlik içinde yaşıyorum. Emekle inşa ettiğimiz evimiz yok oldu, tüm hayatımızı, anılarımızı ve her şeyimizi ona adadık.”

Ordu bölgeden çekildiğinde kampa geri dönme konusunda kararlı olduğunu vurgulayan Gannam, “Ev yıkılmış olsa bile kampa döneceğim ve evimin yerine bir çadır kuracağım. Onu asla terk etmeyeceğim.” dedi.

Ramazan ortasında zorunlu göç...

Nur Şems Mülteci Kampı’ndan zorla yerinden edilen Filistinli Nihaye el-Cundi de yaşadığı zorlukları anlatarak, “Hayatımın en zor anı ramazanın ilk iftar günüydü. Hem ben hem de eşim ve kızım gözyaşlarına boğulduk.” diye konuştu.

Her kadın ve her ev sahibinin, bu zorunlu göç sırasında derin bir hüzün yaşadığını aktaran Cundi, “Bizi kucaklayan evimizi kaybettik, eşyalarımızdan, hayatımızdan ve mahremiyetimizden uzak düştük.” İfadelerini kullandı.

Cundi, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bana bu acıyı ve bu zulmü yaşatanları asla affedemem. Hele ki evleri yıkılan ve ramazanın ilk gününde yakılan insanlar için, bu asla affedilemez.”

Kaynak: AA

.

dikGAZETE.com

ÇOK OKUNAN HABERLER