Genetik farklılıklar şehirdeki ağaçları ısınmaya daha hassas hale getiriyor

ÇOK OKUNAN HABERLER
Genetik farklılıklar şehirdeki ağaçları ısınmaya daha hassas hale getiriyor

ABD'de yapılan araştırmaya göre şehirdeki ağaçlar daha az genetik çeşitliliğe sahip oldukları için yapraklanma zamanı sıcaklığa daha duyarlı hale geliyor ve kırsaldaki ağaçlara göre 1 gün daha erken yapraklanmaya başlıyor

İstanbul

ABD'de yapılan bir araştırma, daha az genetik çeşitliliğe sahip olan şehirdeki ağaçların ormandakilere göre küresel ısınma karşısında daha hassas olduğunu ve ağaçların iklim değişikliğine nasıl tepki vereceğini sıcak şehirlerdeki ağaçlar üzerinden tahmin etmenin yanlış sonuçlar doğurabileceğini gösterdi.

Son yüzyılda bitkilerde ilkbaharla birlikte görülen yapraklanma, küresel ısınmanın etkisiyle her 10 yılda ortalama 2,8 gün daha erken gerçekleşirken bitkilerin bu döngülerindeki değişimler, atmosferdeki karbondioksit ile su buharı döngülerini ve yeryüzünün ışığı yansıtma kapasitesini etkileyebiliyor.

Yapraklanma zamanları başta olmak üzere ağaçların büyüme ve gelişim dönemlerini gözlemlemek isteyen Massachusetts Institute of Technology (MIT), Harvard Üniversitesi ve Virginia Üniversitesinden bilim insanları bu gözlemi hem kırsaldaki hem de kent merkezindeki kuzey kırmızı meşesi (Quercus rubra) ağacı üzerinden gerçekleştirdi. Kentsel alanda 15, kırsal alanda ise 43 ağaç seçen bilim insanları her bir ağacın gelişimini 3 yıl boyunca takip etti.

Kentlerin kırsal bölgelere göre 3-4 derece daha fazla ısınması nedeniyle, bilim insanları iklim değişikliğinin ağaçları nasıl etkileyeceğine dair öngörüleri sıklıkla kentteki ağaçları gözlemleyerek yapıyor. Yayımlanan çalışma ise ağaçların iklim değişikliğine nasıl tepki vereceğini sadece sıcaklık parametresiyle tahmin etmenin yanıltıcı olabileceğini, şehirdeki ağaçlarla kırsaldakilerin genetik farklılıklar taşıdığını ve bu farklılıklar nedeniyle de küresel ısınmaya farklı tepkiler verdiklerini ortaya koydu.

Araştırma, bu farklılıkların temel sebebini, şehirdeki biyoçeşitliliğin kırsaldakilere göre daha az olmasıyla ilişkilendirdi. Kırsal alanlardaki ağaçlar doğal olarak çoğalırken şehirlerdeki ağaçlar genellikle insanlar tarafından dikiliyor, çoğunlukla fidanlıklarda aynı genetik yapıya sahip şekilde çoğaltılıyor veya sınırlı sayıda ana ağaçtan üretiliyor. Bu nedenle, şehirlerdeki ağaç popülasyonlarının genetik çeşitliliği çok fazla olmuyor.

Araştırmaya göre, genetik farklar nedeniyle ağaçların yapraklanma zamanı sıcaklığa daha duyarlı hale geliyor ve şehirdeki ağaçlar kırsaldaki ağaçlara göre 1 gün daha erken yapraklanmaya başlıyor.

Bilim insanları küçük bir rakam gibi görünse de bu 1 günlük farkın iklim değişikliği tahminlerinde önemli sapmalara yol açabileceği uyarısında bulunuyor. Buna göre kentsel ısı adası etkisine dayalı modeller, genetik çeşitliliği düşük şehir ağaçları nedeniyle yapraklanma tarihini 1 gün geç tahmin ederek bitkilerin sıcaklığa verdiği tepkiyi olduğundan az gösteriyor.

Genetik faktörü dikkate almak neden önemli?

Çalışmanın yazarlarından Virginia Üniversitesi Çevre Bilimleri Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Meghan Blumstein, çalışmanın detaylarını
değerlendirdi.

Blumstein, şehirlerin kırsal alanlara kıyasla genellikle 2 ila 4 derece arasında daha sıcak olduğunu, bu durumun büyük ölçüde asfalt ve binaların fazla olması ve bu yapıların ısıyı emmesinden kaynaklandığını söyledi.

Çalışmalarında bilim insanlarının bu verilerden yola çıkarak şehir ağaçlarını geleceğe dair iklim projeksiyonlarında kullandıklarını aktaran Blumstein, araştırmaları sayesinde artık genetik farklılıkların da önemli bir etmen olduğunun ortaya çıktığını belirtti.

Küresel ısınma kaynaklı değişimler üzerine yapılan çalışmalarda en ufak hata paylarının tahminleri önemli ölçüde etkileyebileceğine dikkati çeken Blumstein, "Hata payı küçük görünebilir, ancak iklim modellerinde zamanla meydana gelen bu miktardaki bir değişiklik, önümüzdeki birkaç on yılda ne kadar ısınma olacağına dair tahminlerimizde büyük bir farka neden olabilir." dedi.

Genetik faktörünün dikkate alınmasıyla bu gibi kaymaların önüne geçilebileceğini kaydeden Blumstein, bunun sadece tahminleri geliştirmekle kalmayacağını, aynı zamanda kentlerin, gelecekteki iklim koşullarının etkilerinden en az etkilenecek şekilde oluşturulmasını ve buna uygun önlemlerin alınmasını sağlayabileceğini ifade etti.

Şehirlerin birçok açıdan genetiği daha çeşitli ağaçlara ihtiyacı olduğunu bildiren Blumstein, "Tek türe odaklı her habitatta olduğu gibi yeni bir hastalık ya da değişen çevresel koşullar şehirlerdeki çok sayıda ağacı yok edebilir çünkü bu ağaçlar birbirlerine çok benziyor. Doğal popülasyonlarda ise daha fazla genetik çeşitlilik bulunması sayesinde bazı ağaçlar değişime karşı daha dirençli olabilir." değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com

ÇOK OKUNAN HABERLER