Osmaniye
Kadirli ilçesine bağlı Yalnızdut köyünde yaşayan 66 yaşındaki Akkaya, 35 yıl önce nehir kıyısından topladığı taşlara şekil vermeye başladı.
Hobi olarak başladığı sanatı tutkusu haline gelen Akkaya, işlettiği bakkaldan emekli olunca evine 5 metrekarelik bir atölye yaptı.
Haftada 2-3 kez Ceyhan Nehri kıyısına giderek işlemeye uygun taşları tek tek seçen Akkaya, bunları önce tornada düzenliyor.
Daha sonra kendi yaptığı keskiyle taşı oyan Akkaya, hayal gücüyle taşları adeta sanat eserine dönüştürüyor.
Bugüne kadar 5 binden fazla taşa şekil veren Akkaya, satmaya ve hediye etmeye kıyamadığı eserlerini atölyesinde saklıyor.
Süleyman Akkaya, taşlarla ilgilenerek kendini daha iyi hissettiğini söyledi.
Yıllardır süren hobisiyle bugüne kadar hayvan figürlerinden heykellere ve kolye uçlarına kadar çok sayıda eser ortaya çıkardığını anlatan Akkaya, yaptığı çalışmaları kimseye vermediğini belirtti.
Çalışmalarını parayla almak isteyenleri de geri çevirdiğini ifade eden Akkaya, "Gelip soran çok oldu ama satmadım. Adam gelecek, seçip gidecek buna gönlüm razı olmadı. Bir taşla 2-3 gün bazısıyla 10 gün uğraştığım oluyor. O nedenle vermeye kıyamıyorum." dedi.
"Müze gibi bir şey olsa Kadirli'de çok güzel olur"
Taşı eline aldığında nasıl bir şekil vereceğini o an düşündüğünü anlatan Akkaya, şöyle devam etti:
"Önce bulduğum taşa bir bakarım, ne yapabilirim buna diye. Üstüne de desenleri kafamdan, bir yere bakmadan yapıyorum. Tamamen kafamdan, hiçbir yerden kopya yok. Bu sanata edebildiğim yere kadar devam edeceğim. Devam etmek zorundayım, yapmazsam duramıyorum. Müze gibi bir şey olsa Kadirli'de çok güzel olur. Burada 5 binden fazla irili ufaklı taş var. Bunları insanlara göstermek isterdim."
Ömrü yettiği sürece taşlara şekil vermeyi sürdüreceğini belirten Akkaya, bu sanatı öğrenmek isteyen herkese kapısının açık olduğunu söyledi.