Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Soçi zirvesinde tüm dünyaya mesaj verdiklerini belirterek, “Aldığımız her tedbir geleceğimizi yakından ilgilendiriyor. Suriye’deki en küçük yalpalamanın ileride nelere mal olacağını biliyoruz.
Doğu Akdeniz’de, Kıbrıs’ta, Ege’deki gelişmelerde ülkemizin haklarını, menfaatlerini sıkı bir şekilde korumadığımızda ileride karşımıza nasıl bir manzara çıkacağını çok iyi biliyoruz” dedi. Nevşehir’de Peri Bacaları’nın yanındaki inşaatı görünce hemen devreye girdiğini de anlatan Erdoğan, “Şu hale bak. Sen ne denli böyle kalkıp da beri bacalarının oraya beton yığınlarını sokarsın.
Peri bacalarının yanında kaçak ne kadar yapı varsa, hepsini yıkacağız. Sağolsun Kültür Turizm Bakanı’na talimat verdim anında müdahale etti, bölgedeki tüm kaçak yapıları yıkacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 31 Mart seçimleri öncesi Bursa’da Gökdere Meydanı’nda soğuğa rağmen coşkulu bir kalabalığa hitap etti.
Erdoğan, Türkiye’ye olan yaptırım tehditlerine aldırmayacaklarını ifade ederek, “Türk milletinin önünü Malazgirt’te, Bursa’da, Edirne’de, Çanakkale’de kesemediler. Darbeciler vesayetçiler başarılı olamadı. Irak ve Suriye sınırına teröristleri yığanlar, siyasette, diplomaside, ekonomide oyun oynayanlar bundan sonra da Türk Milleti’nin önünü kesemeyecekler” diye konuştu.
Komşu ülkelerdeki gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirten Erdoğan, “Ülkemizin ve milletimizin beka meselesi olarak gördüğü konuları yakından takip ediyoruz. Dün Rusya’daydım. Soçi’de 3’lü zirvenin dördüncüsünü yaptık. Oradan bütün dünyaya mesajlarımızı verdik.
Ülke olarak öyle bir dönemden geçiyoruz ki, yaptığımız her tedbir geleceğimizi yakından ilgilendiriyor. Suriye’deki en küçük yalpalanmanın ileride nelere mâl olacağını biliyoruz. Doğu Akdeni’zde, Kıbrıs, Ege’deki gelişmelerde ülkemizin haklarını, menfaatlerini sıkı bir şekilde korumadığımızda ileride karşımıza nasıl bir manzara çıkacağını çok iyi biliyoruz.
Diplomaside olduğu gibi ekonomide sağlam durmamız gerektiğini iyi biliyoruz. Bütün bunların yolu ülkemizin siyasî istikrarından geçiyor. Onun için çok çalışacağız. Onun için 31 mart seçimleri önemlidir. Kale içeriden fethedilir.
Gençler, kadınlar, tüm arkadaşlara ulaşıyoruz. Şehirlerimizi yönetecek, Bursa’mızda 1+17 belediye başkanı belirleyeceğiz. Birileri ellerini ovuşturarak başkanlık seçimi sonuçlarının bizim aleyhimize sonuçlanması için gayret sarf ediyor” dedi.
“CHP’YE DE, DİĞERLERİNE DE 31 MARTTA OSMANLI TOKADI ATIN”
CHP’nin HDP ile el ele verdiğini söyleyen Erdoğan, “CHP’nin yanında kim var? Kandil’in tayin ettiği, desteklediği HDP var. Ah, ah! Benim vatansever, milleyetperver kardeşlerim! Acaba bu CHP ile el ele, kol kola olan, bu Kandil’in desteklediği, bölücü terör örgütünün desteklediği HDP’ye oyunu nasıl verir?
İyi Parti bir taraftan milliyetçiyim diyor. Milliyetçiyim derken, bir taraftan bu hanımefendi, bu CHP ile, bu terör örgütünün temsilcisi olan HDP ile nasıl oluyor da el ele, kol kola dolaşıyor? Öbür taraftan Saadet Partisi’nin bunlarla el ele, kol kola, omuz omuza yürümesini siz anlayabiliyor musunuz?
Ben bu partilere gönül veren kardeşlerime sesleniyorum. Eğer bu vatanı, milleti seviyorsak, gelin bu CHP’ye de, diğerlerine de 31 Martta tam bir Osmanlı tokadını sandıkta atın. Bursa’ya da bu yakışmaz mı? Öyleyse koşacağız. Bunlar Gezi olaylarında sokakları karıştırarak aynı hesabı yapmışlardı. Tokadı yediler mi? yediler.
Bunlar FETÖ’nün 17-25, emniyet-yargı darbe girişimiyle hükümeti düşürmeye çalışırken de aynı beklenti içindeydiler. Bunlar PKK çukur eylemleriyle birlik ve beraberliğimize saldırırken de beraberdiler. Ben Yeşilköy’e Atatürk Havalimanı’na indiğimde gece saat 00.15’de yüz binler orada. Ama Bay Kemal saat 23.15’te oraya gelmiş.
Tankların koruması altında oradan Bakırköy Belediyesi’ne gitmiş. Bakırköy Belediyesi’nde de bir taraftan kahvesini yudumlarken, diğer taraftan izliyor. Biz F 16ların üstümüzde dolaştığı, helikopterlerin üstümüzde dolaştığı bir anda, damadım, kızım, eşim, torunlarım, biz beraberce oraya gittik. Niye? Milletim neredeyse biz oradaydık? Biz bir şeye inanmıştık.
Sevgili Peygamberimiz Hira’da mağaradayken, yanında Ebubekr-i Sıddık vardı, müşrikler mağaranın kapısına geldiklerinde, Ebubekr-i Sıddık korkar gibi olmuştu. Peygamber efendimiz bunu hissetti. Müşrikler de hissetti. Kapıda örümcekler ağı örmüş. Hemen birbirlerine şunu söylediler: ‘Buraya insan girmiş olsa burada örümcek ağı olmaz. İçeriye girmeye gerek yok.
Ne diyor peygamberimiz? ‘Korkma ya Ebâbekr, Allah bizimle beraberdir’. Sonra müşrikler çekip gittiler. Vâkıa bu. ‘Yol onun, varlık onun, gerisi hep angarya. Yüz üstü çok süründün, ayağa kalk Sakarya!’ dedik ve yola devam ettik. Bursa’yı da tarihinden bugüne böyle görüyorum” şeklinde konuştu.
BURSA’YA TANZİM SATIŞ AÇILIYOR
Bursa’ya da tanzim satış merkezi açılacağını kaydeden Erdoğan şunları söyledi:
“Bunlar bize dövizle saldırdılar. Faizle saldırdılar. Ne oldu? Hiçbir şey olmadı. Şimdi de domates, patlıcan, biber ile saldırıyorlar. Ne oldu? Biz de bir karar aldık. Biz tanzim satışlarımızı kuruyoruz. Bursa’da da yapacağız. Yapacağız.
Derdimiz şu; kimse benim vatandaşıma zulmedemez. Biz de ne yaparız? Bunları en uygun, en ucuz fiyatla vatandaşımıza getiririz. Marketler, zincir marketler rahatsız oluyorlar. Kusura bakmayın. Sen kalkar da bir yıl önceden tarlada bu ürünü satın alıp bire iki, bire üç fiyatla benim vatandaşıma satarsan karşında bizi bulursun.
Çıkmış birileri ne diyor? Profesör falan, bu diyor, serbest piyasaya ters. O serbest piyasa dediğin, haftalık 10 günlük, 15 günlük ürünlerle alâkalı değil. Kalıcı ürünlerle alâkalı.
Buzdolabında zorlama yaparsan haklısın. Bir haftalık üründe böyle bir zulme gidersen, üç kat fiyat çekersen karşında bizi bulursun. Çünkü biz vatandaşımıza depolarda çürütülen, patatesleri, sarımsakları değil, soğan, patlıcan bunları değil. Bu kararı aldık. Bir anda fiyatlar yarıya indi. Daha da inecek.
Bizler üretici ile tüketici arasındaki bu bağı kuracağız. Bursa’da bugün 3 yerde tanzim satış noktası faaliyete geçiyor. Yakında bu 10 rakamına ulaşacak. Bakliyat ve temizlik ürünlerindeki fahiş fiyat artışları için diğer kalemlerde de aynı uygulamaya geçiyoruz. Hiç kimsenin milletimize karamsarlık aşılamasına, milletimizin ekmeğiyle oynamasına izin vermeyeceğiz.
Doğrudan Türkiye ekonomisi, doğrudan Türkiye’yi hedef aldılar. Olumsuzluğu büyük ölçüde kontrol altçına aldık. Geçtiğimiz ayın cari açığı son 9 yılın en düşük rakamı 27 milyara geriledi. İhracatta 170 milyar dolara gidiyoruz. Özellikle hizmet ihracatımızın 48 milyar dolara ulaşması turizm başta olmak üzere bu alanda elde ettiğimiz başarıların bir ifadesidir”.
“PERİ BACALARI’NDA KAÇAK İNŞAATLAR YIKILACAK”
Peri Bacaları’ndaki kaçak inşaatların yıkılacağını belirten Erdoğan, “Nevşehir’de Peri Bacaları’nın orada otel yapıyor. Şu hale bak? Sen ne denli böyle kalkıp da Peri Bacaları’nın oraya beton yığınlarını sokarsın ya?
Sağ olsun Kültür Turizm Bakanını aradım, anında müdahalesi yapıldı. Vali beyle görüştüm. Ertesi gün yıkım başladı. Ne kadar buralarda kaçak göcek yapı varsa, bunların hepsini yıkacaksınız. Seçimden sonra ben oradayım. Yıkım başladı” dedi.
“TÜRKİYE’NİN ÖNÜNÜ KESEMEYECEKLER”
Türkiye’nin önünü kesmeye kimsenin gücünün yetmeyeceğinin altını çizen Erdoğan, “Geçtiğimiz yıl uluslararası doğrudan yatırımlarda yüzde 14 artışla 13,2 milyar dolara ulaştık. Küresel düzeyde doğrudan yatırımlar yüzde 19’a geriledi. Türkiye’nin yüzde 14’lük artış yakalaması, duyulan güvenin işaretidir.
Merkez Bankası’nda bir ara 80 milyar dolara döviz rezervi inmişti. Başbakanlığım döneminde 136 milyar dolara çıkmıştık. Tekrar yeniden 98,8 milyar dolara çıkarak 100 milyar dolar sınırını zorlamaya başladı. Bizim IMF borcumuz 23,5 milyar dolardı. IMF ile ilk anlaşmayı CHP yaptı.
23,5 milyar dolarla borcu kucağımızda bulduk. Geldiğimizden bu yana ödedik, ödedik ve Mayıs 2013’te 23,5 milyar dolar borcu sıfırladık. Ne yaparlarsa yapsınlar, hangi araçları kullanırlarsa, nereden saldırırlarsa saldırsınlar, Türkiye’yi durdurmayı başaramıyorlar. Çünkü bu millet sadece Rabbinin katında eğilir. Biz sadece Rabbimizin huzurunda secdede eğiliriz.
Biz kimseye dikleşmiyoruz. Sadece inancımızdan, tarihimizden aldığımız güçle dimdik ayakta durmaya devam edeceğiz. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız. Birbirimizi Allah için seveceğiz. Hep birlikte Türkiye olacağız.
Bize olan yaptırım tehditlerine hiçbir zaman aldırmayacağız. Bizim önümüzü Malazgirt’te kesebildiler mi?
Bu milletin önünü, Bursa’nın, Edirne’nin önünde kesemeyenler, bu milletin önünü Çanakkale’de, İstiklal Harbi’nde kesemeyenler, darbelerle, cuntalarla, vesâyetle kesemeyenler, bu milletin önünü Irak, Suriye sınırına teröristleri yığarak kesemeyenler, bu milletin önünü siyasette, diplomaside, ekonomide oynadıkları oyunlarla kesemeyenler, bundan sonra da kesemeyecekler” şeklinde konuştu.
Artık eski Türkiye’nin olmadığını ifade eden Erdoğan, “Artık eski Türkiye yok. Fırat kalkanında gereğini yaptık. Zeytin dalında gereğini yaptık. İdlib’de gereğini yaptık. İnşallah Münbiç’te, Fırat’ın doğusunda da bunu yapacağız” dedi.